Sancar, hakkında kapatma davası açılan partisinin Çankaya'daki hukuk bürosunu ziyaret etti. Davaya ilişkin yürütülen çalışmalar hakkında bilgi alan Sancar, partililer ve parti avukatlarıyla basın açıklaması yaptı.
İddianamenin kendilerine resmi yoldan tebliğini beklediklerini belirten Sancar, iddianamede kendileriyle ilgili isnatların neredeyse tamamının yaptıkları konuşmalar olduğunu, partililerin anayasal haklarını kullandıkları her eylemden bir kapatma gerekçesi üretildiğini ileri sürdü.
Sancar, "Bu iddianamenin bir temeli yok. Bu iddianameyi hukuk üzerinden tartışmak meselenin özünü gözden kaçırma sonucunu doğuracaktır. Bunun farkındayız. Ama önümüzde bir süreç var ve bunun da hukuki bir boyutu bulunuyor. Biz de bu hukuki boyutu ciddiye alıyoruz. Bu ofiste farklı çevrelerden hukukçu arkadaşlarımızla yapacağımız çalışmalar, tarihe kayıt olarak geçecek bir belge üretme amacına yönelik olacaktır." diye konuştu.
AYM üyelerini ikna etmek gibi bir hedefleri olduğunu belirten Sancar, "Ben hala AYM üyelerinin büyük çoğunluğunun vicdanla ve hukuk temelinde hareket edecekleri beklentimi koruyorum. AYM'nin bu süreci, sürecin işleyiş şeklini ve iddianamenin kendisini dikkate aldığı takdirde davadan bir kapatma kararı çıkmaması gerekiyor." dedi.
İddianamenin hazırlanma sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Sancar, davanın siyasi bir kampanyanın sonucunda açıldığını iddia etti.
Sancar, çok güçlü bir savunma yapacaklarını, kendileri için hukuk mücadelesinin, demokratik siyasal mücadelenin önemli bir alanı olduğunu söyledi.
HDP'yi kapattırmayıp yaşatacaklarını, hukuk mücadelesinde kararlı olduklarını belirten Sancar, "Bütün meşru ve demokratik zeminlerde en güçlü mücadeleyi yürüteceğiz ve bu davayı boşa çıkaracağız. Ama eğer HDP kapatılırsa o zaman en başta seçimlerde, Türkiye'nin geleceğini belirleyecek şekilde ağırlığımızı, etkimizi, gücümüzü en net şekilde ortaya koyacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın." şeklinde konuştu.
