Önerge sahibi olarak söz alan Adıgüzel, ‘geçinemiyoruz’ eylemlerine katılan öğrencilerin burslarının kesilmesini eleştirdi. Adıgüzel “Yirmi yıl önce, üniversite önlerinde yaptığınız eylemlerle övünürken bugün öğrencilerin burslarını kesmeye hiç mi utanmıyorsunuz” dedi. Adıgüzel, şöyle konuştu:
“Türkiye’de 207 üniversitede 8 milyon 240 bin öğrenci eğitim görüyor. Yani nüfusun yüzde 10’unu oluşturan öğrenciler beslenme, barınma, hayat pahalılığı ve gelecek kaygısıyla karşı karşıya bırakılmış.
Sizin Genel Başkanınız çıkıyor, diyor ki gençlere: ‘Yurt dışına gidin’ Herhâlde farkında değilsiniz, Adalet ve Kalkınma Partisi öğrencilere fiilî bir yurt dışına çıkış yasağı koydu; dövizle, harçlara yaptığı zamlarla öğrenci yurt dışına çıkamıyor. Ama şaşıyorum, bu öneriyi yaparken sokaktan, öğrenciden bihabersiniz. Türkiye'de öğrenciler ‘Bayramda annemin babamın yanına nasıl giderim?’ diye, ‘Otobüs bileti parasını nasıl denkleştireceğim?’ diye düşünüyor ama siz bihabersiniz. Çünkü çevrenizdeki bütün öğrencileri AK gençler gibi keyfi yerinde zannediyorsunuz.
"Menemen lüks oldu"
AKP milletvekilleri öğrenci evlerine gidiyorlar tevazu göstermek için menemen yapıyorlar. Menemen lüks oldu. Domatesin fiyatı 30, biber 35, bir koli yumurta 40-45 lira. Bir tabak menemen 50 lira. Öğrenciye 850 lira burs veriyoruz diyecekler birazdan. 850 lira bursa menemen lüks. Tabii, öğrenci içine bir iki tane sucuk atmış, alkış bekliyorlar. Ama Türkiye'yi getirdikleri noktadan tek kelime bahsetmiyorlar. Yirmi yıllık iktidarınızda Türkiye'yi açlıkla, yoksullukla baş başa bıraktınız.
Bugün üniversitelerdeki en büyük sorun yemekhane şikayetleri. Vakıf üniversitelerindeki öğrenciler diyor ki: ‘60-70 liraya geliyor günlük beslenmemiz. Artık, masraflardan okula gidemiyoruz.’ Makarnaya öğrenci yemeği derler; makarna 7 lira oldu. Artık, öğrenci markete gidemiyor ki makarna alsın. Sinema, kafe demiyorum, markete gidemiyor. Yirmi yıl sonunda ustalık eseriniz: Öğrenci artık, 3 öğünü 2 öğüne düşürdü; kahvaltı yaparsa öğle yemeği yemiyor, öğle yemeği yerse kahvaltı yapmıyor.
Üniversitelerde bu büyük sorunlar varken iktidar diyor ki öğrencilere: ‘Uysal koyun olun, ‘barınamıyoruz’ demeyin, ‘beslenemiyoruz’ demeyin; ‘bursunuzu keseriz, sizi yurttan atarız.’ Çünkü öğrencilerin haklı talepleri karşısında söyleyecek sözleri yok. Ne yapıyorlar? Bursların kesilmesi karşısında mahkeme kararına rağmen 12 Eylül’ün ceberut uygulamalarına devam ediyorlar. Cengiz İnşaat’a, Demirören’e gösterdikleri toleransı, bonkörlüğü öğrencilere göstermiyorlar. Siz nasıl bu hâle geldiniz, siz nasıl bu kadar vicdansızlaştınız, siz nasıl bu kadar muktedir oldunuz? Yirmi yıl önce, üniversite önlerinde yaptığınız eylemlerle övünürken bugün öğrencilerin burslarını kesmeye hiç mi utanmıyorsunuz?”
