İstanbul
Hafif yağmur
15°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
37,9710 %-0.05
41,1532 %-0.16
3.804,28 % 0,96
82.731,73 %0.525
Ara
Muhalif. GÜNDEM Orhan Pamuk: Olayları başlatan Erdoğan’ın gelecek seçimlerde kendisinden daha çok oy alacağı belli olan Ekrem İmamoğlu’ndan kurtulmaya karar vermiş olması ve bir bahaneyle onu hapse tıkması

Orhan Pamuk: Olayları başlatan Erdoğan’ın gelecek seçimlerde kendisinden daha çok oy alacağı belli olan Ekrem İmamoğlu’ndan kurtulmaya karar vermiş olması ve bir bahaneyle onu hapse tıkması

Nobel ödüllü yazarımız Orhan Pamuk, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun diploma iptaliyle başlayan ve halk protestolarının tüm Türkiye’yi sardığı süreci dünyaca ünlü gazetelere yazdı. Pamuk, yaşananların sebebini de tek bir cümle ile özetledi: “Olayları başlatan şey Başkan Erdoğan’ın gelecek başkanlık seçimlerinde kendisinden daha çok oy alacağı belli olan İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan kurtulmaya karar vermiş olması ve bir bahaneyle onu hapse tıkması.”

Okunma Süresi: 3 dk

Orhan Pamuk'un yeni yazısı aynı anda İtalya’da Corriere della Sera, Almanya’da Die Zeit, Britanya’da The Guardian’da ve Türkiye’de T24’ye yayınlandı. İşte o yazıdan bir bölüm:

“Son 50 yılda İstanbul sokaklarında bu hafta gördüğüm kadar “güvenlik önlemi” alındığına hiç tanık olmadım. Şehrin en büyük turistik yeri ve siyasal gösteri alanı Taksim Meydanı beş gündür polis kordonu altında ve bomboş. Şehre araba ve otobüs girişleri valilik tarafından sınırlandırıldı: Polis araçlarda, otobüslerde protesto toplantılarına katılmak için şehre gelen şüphelileri görürse onları geri çeviriyor. Yalnız İstanbul değil, bütün Türkiye’de televizyonlar her yerde açık, canlı yayınlar sayesinde herkes günlük hayatını sürdürürken göz ucuyla televizyona bakıyor ve dehşet verici siyasal gelişmeleri izliyor. Yürüyüşler, protesto toplantıları, buluşmalar yapılmasın diye internet yavaşlatıldı. Valilik bir haftadır sokaklarda yürüyüş ve protesto toplantısı yapmayı –bu anayasal hakkı– yasakladı ama toplantılar, korsan yürüyüşler, çeşit çeşit protesto ve tabii ki polisle çatışmalar, polisin amansızca göz yaşartıcı gaz sıkması ve gözaltılar ve tutuklamalar bütün şiddetiyle sürüyor.

Olayları başlatan şey Başkan Erdoğan’ın gelecek başkanlık seçimlerinde kendisinden daha çok oy alacağı belli olan İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan kurtulmaya karar vermiş olması ve bir bahaneyle onu hapse tıkması. İmamoğlu, Erdoğan’ın partisi AKP’nin adayını bundan önceki üç belediye başkanlığı seçiminde daha çok oy alarak geçmişti. 2019 Nisan’ında yapılan seçimlerde İmamoğlu Erdoğan’ın adayını geçince, Erdoğan teknik bahaneler göstererek seçimi yeniletti. İmamoğlu üç ay sonra yapılan ikinci 2019 İstanbul Belediyesi seçimini Erdoğan’ın hiç beklemediği şekilde daha büyük farkla kazandı. 
İmamoğlu beş yıllık İstanbul Belediye Başkanlığı'ndan sonra 2024’te yapılan seçimlerde de Erdoğan’ın adayını üçüncü kere geçerek yeniden İstanbul Belediye Başkanı seçilmişti. Bu başarılarından ve popülerliğinden dolayı kendisine gelecek cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan’ı yenecek muhalefet adayı olarak bakılıyordu. Erdoğan’ın yıldızı hızla yükselen ve geniş kitleleri peşinden sürükleyen İmamoğlu’nu ancak hukuki bir müdahale ile hapse atarak durdurabileceğine karar verdiği, bugün İstanbul’da hem iktidar hem muhalefet herkesin ifade ettiği bir şey.

Burada trajik ya da trajikomik olan şey, aynı şeyin bundan 27 yıl önce Erdoğan’ın da başına gelmiş olması. 1998 yılında Tayyip Erdoğan İstanbul’un sevilen ve seçilmiş başarılı belediye başkanıyken onun siyasal İslamcılığını tehlikeli bulan laik kurulu düzen ve ordu, halka okuduğu siyasi bir şiiri bahane ederek onu mahkemeye verip 10 ay hapse mahkûm ettirmişti. Erdoğan İstanbul Belediye Başkanlığı’ndan alınmış ve dört ay hapis yatmıştı. Ama hapse atılması, kurulu düzene boyun eğmeden meydan okuması onu halk kitlelerine tanıtmış, popüler bir siyasetçi olma yolundaki ilk zor adımları atmasına da yardım etmişti. Bugün kendisine 27 yıl önce yapılan şeyi, İmamoğlu’na yaparak onun siyasal kariyerine Erdoğan’ın yardım ettiği bazı yorumcular tarafından çok sık tekrarlanıyor.”

Orhan Pamuk’un T24’ye yayınlanan yazısının tamamını okumak için tıklayınız.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *