İstanbul
Parçalı az bulutlu
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,7549 %0
37,3001 %-0.61
101.854,42 %2.576
3.176,44 0,81
Ara
Muhalif. GÜNDEM Rüzgar kanatlı kızlar

Rüzgar kanatlı kızlar

İranlılar, 1979 devriminden sonraki en büyük başkaldırış olarak niteliyorlar gösterileri. İsyanın adı Masha Amini.

Okunma Süresi: 2 dk

“Koşan kadınların bacaklarını kırdılar

 Rüzgar kanatlı kızlar doğurdu onlar “

Nijeryalı kadın şair Ljeoma Umebinyou’nun  bu dizeleri İranlı kadınların sesinden tüm dünyaya yayılıyor bugünlerde.

Şah’a karşı devrim türkülerini yükselttiklerinde, İran devriminin ulusal lideri olarak kabul ettikleri Humeyni’yi özgürlük, bağımsızlık, yolsuzluklara, eşitsizliklere karşı yeni bir dönem umuduyla karşılayan annelerinin hayal kırıklığı ve öfkesinin bayrağı bugün onların rüzgar kanatlarında.

İranlılar, 1979 devriminden sonraki en büyük başkaldırış olarak niteliyorlar gösterileri.

 İsyanın adı Masha Amini.

Başörtüsünü gerektiği gibi takmadığı için Ahlak Polisi tarafından dövülerek öldürülen 22 yaşında genç bir kadın.

ŞİDDETİN İLK HEDEFİ KADINLAR

Din maskesi ardına sığınan aslında devlet şiddeti.

Tarih boyunca, iktidarların emrinde olan devlet şiddetinin ilk hedefi her zaman ve her yerde kadınlar.

Halkın sorunları ile uğraşmak ve onları aşmak gibi bir derdi olmayan iktidarların başvurdukları en kolay yol, bir üst zorlayıcının tokmağı ile en kırılgan kesimlerin bileğini bükerek sessiz, itaatkar bir toplum yaratmak.

Afganistan’da olduğu gibi.

Sanki bu yoksul ülkenin, yıllardır Rusya, ABD ve Batı’nın postalları altında toplumsal yapısı, zenginlikleri lime lime edilmemiş, hiçbir sorunu yokmuş gibi Taliban gelir gelmez kadınları hizaya sokmaya çalıştı.

Kadınların giyim kuşamlarına karışmakla kalmadı, kız okullarını kapattı, üniversiteleri kadın öğrencilere yasakladı. Erkek ve kadınlar arasında kalın duvarlar çekti. Televizyonlarda kadın yüzlerini kararttı. Kadınlar iş hayatından tecrit edilerek evlere kapatılıyor.

Ekonomik, sosyal sorunlar üzerine eğilip, halka nefes aldırmak yerine Taliban, kendi yorumladığı dini gerekçelerle kadınları toplumdan silip,  erkek egemenliğini sağlamlaştırarak siyasi destek yaratmaya uğraşıyor.

Özgürlükler, hak ve adalet önce kadınların başları üzerinde ezilip  parça parça ediliyor.

İran’da ve Afganistan’da açıkça, birçok yerde çeşitli kılıflara bürünerek.

Örneğin, kadına yönelik şiddete ve eşitsizliğe karşı devlet güvencesi sağlayan İstanbul Anlaşması’nı da bir gecede yırtmadılar mı?

Gerekçeleri inceleyince, yaldızlar hemen dökülüyor ardından İran ve Afganistan’daki gerici kafa çıkıyor.

Köşe yazısının tamamını aşağıdaki linkten okuyabilirsiniz.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *