Prof. Dr. İonnaa Kuçuradi, Yayın Kurulu Üyemiz Leyla Emeç Tavşanoğlu'na dünyada ve ülkemizde insan haklarının durumunu, demokrasilerin nasıl kolayca otokrat rejimlere dönüşebildiğini, insan haklarının hukukun nasıl temelini oluşturduğunu anlattı.
Sizce aydınlanma nedir?
Kuçuradi, sözlerine şöyle başlıyor:
"Kant’ın bir cümlesini söyleyeyim. Onsekizinci yüzyılda bir gazete aydınlanma nedir konusunda bir anket düzenliyor. Kant şöyle diyor:
“Aydınlanma insanın kendini mahkum ettiği, kendi isteğiyle içine düştüğü toyluktan sıyrılmasıdır. Bilmeye cesaret edilmelidir.”
Toplumlar ya da insanlar kendilerini mahkum ettikleri toyluktan sıyrılabiliyorlar mı?
"Bana göre bugün insanlık hiç parlak bir durumda değil. Son zamanlarda insanlarda yanlış bir özgürlük anlayışı olduğunu görüyorum. Pandemiyle bu durum daha da açık hale geldi.
Pandemi ortaya çıktı. Aşılar geliştirildi. Derken bir takım insanlar aşıya karşı gösteri yaparak, bu beden benimdir, diye pankart açtılar. O insanlar bunu özgürlük sanıyor. Ama özgürlük bu değil.
Bazılarının özgürlük anlayışı da, başkasına zarar vermeden istediğimizi yapmak. Bu da özgürlük değil. Özgürlük değerler tarafından belirlenmelidir. Özgürlk hırslarımızla, çıkarlarımızla belirlenmemelidir. Bunu yapabiliyorsak gerçek özgürlüğe ulaşırız. Ben hep şunu söylerim: Düşünce alışkanlıkları sigara alışkanlığından beterdir." dedi
Röportajın tamamını Muhalif Youtube kanalından izleyebilirsiniz.