Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) kadın milletvekilleri ortak bir açıklamayla İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık’a istifa çağrısı yaptı. CHP Milletvekilleri, "İçişleri Bakanının çocuk pornosunu normalleştirmesi, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanının kadına şiddeti tolere edilebilir olarak değerlendirmesini kabul etmiyoruz. Kadına şiddeti küçümseyenler o koltuklarda oturmamalıdır" açıklaması yaptı. Milletvekilleri, "İstanbul Sözleşmesi Yaşasın" çağrısını da yineledi.
ANKA’da yer alan habere göre, CHP'li kadın milletvekilleri, Meclis'te düzenledikleri basın toplantısında, "İstanbul Sözleşmesi'nin tek taraflı fesih kararına" tepki gösterdi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun katıldığı televizyon programında, suç örgütü lideri Sedat Peker’in videolarının izlenme oranları anımsatılınca söylediği, "Milyonlarca insan çocuk pornosu da izliyor" sözleri ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık'ın, "Kadına yönelik şiddetteki artış tolere edilebilir düzeyde" söylemi CHP milletvekillerinin gündemindeydi.
CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin, "Bakanın, kadına şiddeti tolere edilebilir olarak değerlendirmesini kabul etmiyoruz. Bakana yakışan koltuğunu bırakması veya uygun şekilde görevini yapmasıdır" dedi. Şevkin, Bakan Soylu'ya da "Bakanın çocuk pornosunu normalleştirmesini kabul etmiyoruz. Kadına şiddeti küçümseyenler o koltuklarda oturmamalıdır" sözleriyle tepki gösterdi.
Milletvekilleri, açıklamada, Hollanda'nın başkenti Amsterdam'da kadına yönelik şiddete dikkat çekmek için öldürülen kadınların ayakkabılarının şehir meydanına dizildiği fotoğrafları gösterdiler ve kürsüye de temsili bir çift kırmızı ayakkabı koydular.
‘İSTANBUL SÖZLEŞMESİ'NDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ’
Şevkin, "Tek taraflı fesih kararı ülkemizde kadınlara sorulmadan vurulan büyük bir darbedir. Cumhurbaşkanlığı kararı yanlış ve hukuksuzdur. İstanbul Sözleşmesi’nin daha etkin uygulanması için mücadelemize devam edeceğiz" dedi. Şevkin, "Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nde kadınların kazanımlarından geri adım atılmasına asla müsaade etmeyeceğiz ve mücadelemizden asla taviz vermeyeceğiz" diyerek, "Yaşasın İstanbul Sözleşmesi. İstanbul Sözleşmesi yaşatır. Kadın cinayetlerini durdurun" çağrısını yineledi.
