İstanbul
Parçalı az bulutlu
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,7549 %0
37,3001 %-0.61
101.854,42 %2.576
3.176,44 0,81
Ara
Muhalif. GÜNDEM TTB: Son 10 yılda toplam 4891 genç doktor yurt dışına gitti

TTB: Son 10 yılda toplam 4891 genç doktor yurt dışına gitti

2021’in ilk dokuz ayında Türk Tabipleri Birliği (TTB) gidecekleri ülkelere vermek üzere iyi hal belgesi alan doktor sayısı 967 oldu. TTB Başkanı Şebnem Korur Fincancı, "10 yılda 4 bin 891 genç doktorumuz yurt dışına göçtü" açıklamasını yaptı. 

Okunma Süresi: 2 dk

Fincancı Diken'den Mesude Erşan'ın sorularını yanıtladı. 

Fincancı, "Son 10 yıl, özellikle 2017’den itibaren belirgin bir artış var. Gidecekleri ülkelerin istediği iyi hal belgelerini meslek örgütü olarak biz veriyoruz. Bu taleplerden takip ediyoruz. 2012’de 59 doktora belge vermişiz. 2017’de ciddi bir talep artışı oldu. 2019’da 1047, 2020’de 931, bu yılın ilk dokuz ayında da 967 doktora iyi hal belgesi verdik. Demek ki son 10 yılda toplam 4891 genç doktorumuz yurt dışına gitti. Çok üzücü ve dramatik. Donanımlı gençlerimiz gidiyor. Gittikleri ülkelerde başarılı da oluyorlar. Eğitimdeki sıkıntılar, yaşanan sorunlarla beraber Türkiye’de bir model gelişti. Aslında çok önemli olan birinci basamak değersizleşti. Böyle olunca, tıp fakültesi öğrencileri Tıpta Uzmanlık Sınavı’na (TUS) çalışmaya yönlendiler. Uzmanlık eğitimleri almak için büyük bir çaba içine girdiler. Okullarındaki eğitimin içeriğine değil, TUS’a yönelik bir çalışma modeli benimsediler. Tıp fakültesinin son iki yılında TUS dersanelerine gitme, dolayısıyla asıl tıp öğrenimini önemli ölçüde eksik bırakma gibi bir yaklaşım oldu gençlerde. Çünkü bu sistem içinde kendilerini uzman olmaya mecbur hissettiler. Kazanamamayı başarısızlık olarak algıladılar." dedi.

Fincancı şunları kaydetti:

"Nisanda, "Güvenlik soruşturmasını kaldırdık, arşiv taraması yapıyoruz" dediler. Arşiv taramasının 30 iş günü içinde tamamlanması gerekiyor.

Gençler aylardır, işsiz, maaşsız bekliyor. Nisandan ağustosa kadar 500’ün üzerinde doktor bekliyordu. Öğrencilik dönemlerinde suça karışmış mı diye bakıyorlar. Ama suç diye tanımladıklarının ne olduğu da belirsiz.

Öğrenciyken üyesi oldukları kitap kulübünde, iktidarın beğenmediği bir kitabın tartışılmasının programlarında bulunmasından dolayı suçlu olarak görülebiliyorlar. Tıp öğrencileri kolunda emek verenler de arşiv taramasından geçemeyebiliyor. Çünkü kolun meslek örgütüyle yani bizimle ilişkisi var. Ne kadar sürede atanacakları belirsiz. Bu dönemde maaştan yoksun kalıyorlar. Ailelerinin zaten koşulları belli. Çocuklar bir an önce işe başlamak istiyor. Ama atama gerçekleşmiyor bir türlü. Bu bile kendi başına sıkıntı verici bir durum."

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *