İstanbul
Orta şiddetli yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,5014 %0.06
36,6793 %0.24
3.533.750 %2.973
3.076,93 0,08
Ara
MUHALIF GAZETECILIK GÜNDEM Türk basınında yeni bir nefes, İkinci Yüzyıl Dergisi'nin ilk sayısı çıktı

Türk basınında yeni bir nefes, İkinci Yüzyıl Dergisi'nin ilk sayısı çıktı

Cumhuriyet Halk Partisi olağan kurulunda kabul edilen “İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi”ni esas alan İkinci Yüzyıl Dergisi yayın hayatına başladı. İkinci Yüzyıl Derneği de yayın hayatına yeni başlayan dergiyi desteklemek amacıyla Yayın Kurulu'nda yer almak üzere, dernek sözcüsü Melih Morsünbül'ü görevlendirdi. Aylık periyotlarla yayımlanacak olan derginin ilk sayısının konuğu ise Cumhuriyet Halk Partisi lideri Kemal Kılıçdaroğlu oldu.

Gazeteciliğin ve dergiciliğin büyük sıkıntılar yaşadığı, basılı siyasi dergilerin giderek “yok olmaya” yüz tuttuğu, düşünsel açılımların önemsizleştirilmeye çalışıldığı bir ortamda İkinci Yüzyıl Dergisi, Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılını demokrasiyle taçlandırabilmek için düşünsel açılımların, yeni fikirlerin önemine inandığı için yayına başladı. Aylık periyotlarla okuyucuyla buluşacak olan İkinci Yüzyıl Dergisi’ne hem basılı haliyle hem de dijital haliyle ulaşmak mümkün olacak.

İkinci Yüzyıl Dergisi, CHP’nin geçmişte önemli izler bırakan “Halkçılık Programı, Dokuz Umde, 12 Temmuz Beyannamesi, İlk Hedefler Beyannamesi, Akgünlere” gibi belgelerinin günümüz koşullarındaki devamı niteliğinde olan “İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi”ni tartışmaya açıyor: Dergi her sayıda beyannamede 13 maddede ifade edilen temel görüşlerden birini gündeme taşıyacak…

CHP İstanbul Milletvekili Doç. Dr. Yunus Emre’nin yayın koordinatörü olduğu derginin Yayın Kurulu şu isimlerden oluşuyor: Alican Özer, Doç. Dr. Burak Cop, Dr. Düzgün Arslantaş, Ferhat Öz, Hüseyin Can Güner, Dr. Kerem Kılıçdaroğlu, Melih Morsünbül (İkinci Yüzyıl Derneği’ni temsilen), Necdet Saraç, Doç. Dr Yunus Emre.

İkinci Yüzyıl Dergisi’nin ilk sayısında “Yeni bir Anayasa ile Güçlendirilmiş Demokratik Parlamenter Sistem” masaya yatırıldı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile geniş bir söyleşi yapıldı.

Derginin birinci sayısında Kılıçdaroğlu söyleşisinin dışında CHP’nin yazılı belgelerinden derlenen “Demokrasi, anayasa, parlamenter sistem ve yargı için CHP ne diyor” başlıklı makale, Yunus Emre, Burak Cop, Şule Özsoy Boyunsuz ve Burak Bilgehan Özpek parlamenter demokratik sistemi masaya yatırdıkları “Yuvarlak Masa Toplantısı”, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu’nun “Örgütlü toplum demokratik Türkiye”, Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı Can Güleryüzlü’nün “Günümüzde toplumsal mücadelenin en önemli halkası, basın özgürlüğü”, Akademisyen Murat Sevinç’in “Nisan 2017’de kaybettiğimiz ne idi”, Ömer Faruk Gençkaya’nın “Popülist yönetimler çağında parlamentonun güçlendirilmesi”, Burak Cop’un “Akademik özgürlükler halk için lüks mü, yaşamsal mı”, Alican Özer’in, “İkinci Yüzyıl’da dijital dünya üzerine”, Ümit Alan’ın “İkinci Yüzyıl’da yeni medya uygulamaları nasıl ele alınmalı”, Necdet Saraç’ın “21. Yüzyıl’da yeniden sosyal demokrasi” başlıklı yazıları yer alıyor…

KILIÇDAROĞLU: TEK KİŞİNİN İKTİDARINI ORTAK BİR İKTİDARA DÖNÜŞTÜRMELİ

Derginin ilk sayısında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Anayasa ile ilgili güncel tartışmalara yönelik olarak “Bizim bu aşamada oturup yeni bir anayasa yazmak gibi bir hedefimiz yok, bu çok da yanlış olur. Çünkü Anayasa yazarken herkesin görüşü alınmalı” belirlemesi yaparken, çağrının amacından ittifak politikasına, milletvekillerinin ön seçimle belirlenmesinden 21. yüzyılın sosyal demokrasi yüzyılı olacağına kadar birçok konuda açıklamalar yaptı. Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından öne çıkan bazı başlıklar şöyle:

“İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi Türkiye’yi düşünen herkesi kapsıyor. Bu çağrı toplumun her kesimine kolektif bir çağrı, bütün herkesi hem duyarlılığa hem de çözüm ortaklığına davet ediyoruz…

Bir dikta yönetimini belki de dünya siyaset tarihinde ilk kez sandığa giderek yeneceğiz, devr-i sabık da yaratmayacağız. Çünkü demokrasiyi savunanlar ya da demokrasiyi getirme iddiasında olanlar kinle, öfkeyle hareket etmezler. Dolayısıyla demokrasi aslında kinle, öfkeyle değil; akılla, bilimle, bilgiyle, saygıyla, erdemle hareket eden insanların alanıdır…

Bütün medya çalışanları için sendikalaşmanın zorunlu olması gerektiğine inanıyoruz. Çünkü haberi yapan gazeteci patronuna karşı da bağımsız olabilmeli, sendikal güvencesi olabilmeli…

Milletvekili ön seçimle belirlenirse, halk kendi milletvekilini kendi seçerse, milletvekili, parlamentoda rahatlıkla kendi partisinin belli konudaki politikalarını da çıkıp eleştirebilir, böylece parlamento üzerindeki lider vesayeti de büyük ölçüde ortadan kalkmış olur!

Güçlendirilmiş parlamenter sistemi savunan partilerin ortak ilkeler yanında bir de takvim açıklamaları lazım. “Biz, iktidar olduğumuzda şu ilkeleri hayata geçireceğiz şu takvim içinde” demeliler…

Meclis iç tüzüğüne “yasa yapımına sivil toplum örgütlerinin, meslek kuruluşlarının katılması zorunludur’’ diye bir düzenleme koymak lazım. Böylece süreç her kesimin görüşünü beyan ettiği bir sürece evrilmiş olur, katılımcı demokrasi dediğimiz aslında biraz da budur…

Demokrasi için mücadele sadece bir ülke için değil, dünya için bir ortak mücadeleye dönüşmeli, bu mücadele 21. yüzyılın en önemli siyasi mücadelesidir. Eşitliği, adaleti, insan haklarını geliştireceksek demokratik standartları mutlaka geliştirmek zorundayız. Demokrasi bütün ülkelerin ortak sorunu olmalı…

21. yüzyılda insanların ortak seslendirmesi gereken kavram “Sosyal Demokrasi”dir. Çünkü sosyal demokrasiyle hem insanın geleceğini, kişiliğini, özgürlüğünü güvence altına alıyorsunuz, sosyal devleti yaratarak ekonomik açıdan da güvence sağlıyorsunuz, hem de onun özgürce düşünmesini, davranmasını, düşüncelerini ifade etmesine güvence sağlıyorsunuz…

Almanya’da sosyal demokrat olmak çok kolay, Norveç’te, İsveç’te olmak çok kolay, Kanada’da olmak çok kolay. Ama asıl zorluk Türkiye’de. Çünkü Türkiye’de üç katmanlı bir toplum var: Bir, orta çağ koşullarında yaşayanlar İki, “Mavi yakalılar”, Üç, kişi başına geliri 60 bin dolar, 100 bin dolar, 150 bin dolar olanlar var…”

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *