Muhalif. Özel
AK Parti'nin seçim stratejilerini belirlemede önemli bir isim olan Faruk Acar geçtiğimiz aylarda İYİ Parti'ye transfer oldu.
Geçişinin ardından Gazeteci Semra Topçu'ya konuşan Acar, "İnandığım tek lider sadece Akşener. Onun kazanacağını düşünüyorum" dedi.
Acar, elbette Akşener'e inanıyordur, dürüstlüğünden bir şüphemiz yok fakat İYİ Parti için hazırladığı Ömer'in Yolu reklam filmine seçmen inanıyor mu?
AK Parti 2019 yerel seçimlerinde Türkiye'nin en büyük şehirlerini kaybettikten sonra kuruluşunun 18. yıl dönümünde Cumhurbaşkanı Erdoğan “Bize Ömerler lazım. Bu Ömerleri bulduğumuzda, şu anki konumumuzdan daha ileriki bir konuma geleceğiz, hiç endişeniz olmasın." demişti.
Ve bundan 3 yıl sonra İYİ Parti kuruluş yıldönümünde karşımıza Hz. Ömer figürü ile çıktı.
AK Parti'nin sıkça kullandığı ve Erdoğan'ın da ifade ettiği Hz. Ömer elbette bir partinin tekelinde olacak bir figür değil.
Fakat Hz. Ömer, dini bir figür değil mi?
Sayın Devlet Bahçeli'nin üslubu ile sormak gerekirse; Sayın Acar ne yapmak? Nereye varmak istemektedir?
Basit sorulara basit cevaplar vermek çoğunlukla işe yarar ve vurucudur.
Acar’ın stratejisi AK Parti seçmenini hedefliyor yani çok kişinin merkez seçmen olarak atfettiği seçmeni.
Peki bu seçmen gerçekten merkez de mi? Yoksa sağda mı?
Politikyol yazarı Nezih Onur Kuru'nun Toplumsal Etki Araştırmaları Merkezi’nin (TEAM) 2020 Seçmen Grupları ve Eğilimleri raporundan derlediği verilere göre; AK Parti'ye oy veren seçmenin yüzde 74,6'sı sağ, yüzde 22'si merkez ve sadece yüzde 3,3'ü sol seçmen.
Eldeki verilere bakınca merkez seçmen profiline hitap ettiği söylenen AK Parti aslında sağ seçmene hitap ediyor.
Peki İYİ Parti'ye oy veren seçmen dağılımı nasıl? Yüzde 45,8 merkez , yüzde 17,6 sağ ve yüzde 36,7 ile sol seçmen.
Peki, merkez ve sol seçmenden önemli yüzdeleri olan İYİ Parti'nin seçmeni için Türkeşli ve Hz.Ömer'li bir reklam filmi ne ifade ediyor?
Faruk Acar, 24 Ekim’de yayımlanan reklam filminin ardından Ahmet Hakan’ın eleştirilerine 28 Ekim tarihinde ODAtv’de yanıt verdi.
Acar, konunun kendisi ve Ahmet Hakan olmadığını, öznenin Akşener ve İYİ Parti olduğunu söyledi ve Türkiye'de merkez parti yoktur diyerek İYİ Parti'nin merkezi temsil ettiği iddiasını ortaya koyduğunu söyledi.
Fakat merkez parti yoksa... Eldeki verilere göre AK Parti seçmeni sağdaysa ve AK Parti'nin benimsediği Hz. Ömer figürünü kullanmak İYİ Parti'yi merkeze mi taşıyacaktır yoksa sağa mı?
Merkez seçmen havuzu yoğun olan bir partinin merkezi hedeflemek için strateji yapması doğrudur elbet ancak kullanılan dil merkeze değil... Merkeze hitap etmek, her kesimin dilini ortaya koymak ve her figürü reklamda kullanmak hiç değil…
Ve merkezden sonra en çok sol seçmenden oy aldığını düşünürsek "Ömer’in Yolu" ne sola ne merkeze çıkıyor...
Yayımlanan videoda Muhsin Yazıcıoğlu ve Adnan Menderes'e yer verilmemişti. Ancak Acar, bu durumu "fark etmiş" olacak ki Bilboard reklamlarında bu iki isme de yer verdi.
Metropoll araştırmanın kurucusu Özer Sencar, 14 Kasım'da Gerçek Gündem’e verdiği demeçte, merkez seçmenin dini değerlere değil ekonomiye baktığını söyledi. Kendi ifadesi ile, "Bu seçmen camiye de gider, denize de gider, kimisi içkisini de içer ama orucunu da tutar" diyerek merkez seçmen profili tanımladı. Bu profilin AK Parti’den kaçtığını ifade etti.
Faruk Acar ise 15 Kasım'da EuroNews’de eleştirilere cevap verdi. Kampanyalarını kanaat önderlerinin duymak istediği gibi değil seçmene göre planladıklarını ifade etti.
Sayın Acar'a sormak lazım Erdoğan 2002 yılında geldiğinde seçmenin duymak istediği neydi? Erdoğan “milli görüş gömleğini” neden çıkarttığını söyledi?
Halk adaletin ve ekonominin sesini duymak istiyor. Seçmen bu sese yönelecektir.
Ömer'in Yolu söylemi AK Parti’nin söylemi gibi dursada DEVA ve Gelecek Partisine daha uygun görünüyor.
Bunların yanında 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP'nin ve MHP'nin çatı aday olarak Erdoğan'a karşı gösterdiği Ekmeleddin İhsanoğlu'nun yenilgisinden sonra CHP'nin, ittifak ortağı İYİ Parti'nin bu stratejisi hakkında ne düşündüğü merak konusu oldu.
Kılıçdaroğlu'nun "helalleşme" çıkışı da çokça tartışılıyor. Korkusuz yazarı Barış Yarkadaş hem helalleşme hem de Ömer'in yolunu bugünkü köşe yazısına taşıdı. Yarkadaş, "Seçmen, orijinali varken, taklidine neden oy versin?" diyerek sertçe eleştirdi.
Siyasette birkaç günün bile değil 24 saatin uzun olduğunu düşünürsek, İYİ Parti hala güçlü bir oy potansiyeli vaad ediyor.
Ömer'in Yolu çokça eleştirilebilir fakat bu İYİ Parti'nin yüksek bir oy oranı potansiyeline sahip olduğu gerçeğini değiştirmez.
Mesele İYİ Parti'den çok Sayın Acar'ın ortaya koyduğu reklam stratejisi…