İstanbul
Orta şiddetli yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,4702 %-0.05
36,5529 %-0.12
3.529.021 %2.978
3.072,37 0,62
Ara
MUHALIF GAZETECILIK GÜNDEM Türkiye’nin otomobil markasının ülke imajına etkisi ve yöntemi

Türkiye’nin otomobil markasının ülke imajına etkisi ve yöntemi

Türkiye’nin kendi otomobil markasını yaratması ülke imajına olumlu etki yapacaktır ama bu yöntemle ve kafa ile olur mu?

Türkiye’nin otomobil markası üretimi konusunda değişik görüşler var. Örneğin ünlü bir otomobil ithalatçısı grubunun bir yöneticisi şu görüşte:

“Bugün otomotiv endüstrisi artık doymuş bir endüstri. Bunun yerine, geç kalmanın avantajını kullanıp belki başka bir sektöre girmek lazım. Türkiye'de yetişmiş genç bir insan gücü var. Nüfusun yarısı 28 yaşın altında. Böyle bir ülkenin otomobil üretmemesi lazım. Çünkü otomobil düşük iş gücü ile üretilen bir iş. Robotlar, makineler. Ama mesela yazılım sektörü, bilgisayar sektörü gibi bir sonraki aşamasına atlayabileceğiniz sektörler var. Makroekonomik açıdan böyle bakmak lazım”.

Kanımızca bu görüş konuya sadece makro açıdan bakan ve otomobil üretimini sanki devlet yapıyormuş gibi bir izlenim veriyor. Biz Türkiye Cumhuriyeti devletinin otomobil markası üretmesinden bahsetmeyeceğiz, tam aksine özel girişimin bunu yapmasından yanayız. Bu görüşler belki ekonomi politikaları konusunda bir çağrı niteliğinde, altyapı yatırımları vs. gibi konulara bakıldığında. Bizim de aynı konudaki görüşlerimiz, yani ülkenin ekonomi politikaları konusunda buna çok yakın. Sadece borsa-döviz-kur üçgenindeki gündelik gelişmelere bakıp ülke ekonomilerinin bunalımlardan çıkacağı görüşlerine katılmıyoruz. Biz yatırımların artmasından, tasarruf eğiliminin çoğalmasından ve istihdam kaynaklarının çoğalmasından yanayız. Ama bu konuların otomobil markası yaratmaya karşı olmadığını da belirtmek istiyoruz.

Ülke imajı ve ulusal otomobil markası ilişkisi- Bilimsel Araştırmalar ne diyor?

Önce konuya ülke imajı ile ulusal otomobil markası arasındaki ilişkileri ele alarak girmek istiyorum. Bu konuda bilimsel nitelikli değişik çalışmalar yapıldı. Ülke özelinde imaj konusu ile otomobil markası arasındaki ilişkileri inceleyen bilimsel çalışmalarda elde edilen sonuç, ulusal otomobil markası olan ülkelerin imajının güçlendiğini ortaya çıkarıyor. Yani otomobil markası olan ülkeler ve ülke imajı arasında doğru orantılı bir ilişki mevcut. Ülke imajının artması ise ülkenin diğer ürünlerine ve markalarına karşı duyulan talebi de artırdığını ortaya koydu. Bu sonuç daha önce yapılan ve kaynak ülke sendromu adını verdiğimiz –country of origin phenomenon- konusu  ile de doğrudan ilgili.

Yani bir ülkenin ülke dışındaki imajı olumlu ise o ülkede üretilen mallara ve markalara karşı duyulan dış talep de olumlu. Otomobil markası ise, “en pahalı tüketim ürünü”olduğu için insanlar otomobil alırken çok dikkatli olurlar ve çoğu kez ailenin tüm fertleri otomobil konusunda tıpkı ev alımında olduğu gibi satın alma ile ilgili karara katkıda bulunurlar. Bu karar ile ilgili her aşamada ülke imajı ile otomobil markası birlikte anılır. Markanın imajı iyi ise ülkenin imajı da iyi algılanır. Proton’dan sonra Malezya’nın, Hyundai’den sonra Güney Kore’nin Tata ile de Hindistan’ín ülke imajlarının arttığı bir gerçek...

Köşe yazısının tamamını aşağıdaki linkten okuyabilirsiniz.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *