İstanbul
Orta şiddetli yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,4864 %0.01
36,6208 %0.08
3.436.127 %0.177
3.065,65 0,40
Ara
MUHALIF GAZETECILIK GÜNDEM Zafer Partisi sokak hayvanlarının uyutulması konusunda ne düşünüyor?

Zafer Partisi sokak hayvanlarının uyutulması konusunda ne düşünüyor?

Sokak hayvanlarının uyutulmasına yönelik tartışmalara ilişkin olarak Zafer Partisi Sözcüsü Azmi Karamahmutoğlu, ”2021 yılında çıkartılmış yasa gerektiği şekilde uygulanabilseydi sorun bugünkü boyutuna ulaşmazdı. Ülkemizdeki barınak sayısı sadece 254. Oysa bin 389 belediyemiz var. Bin 389 belediyenin bin 135’inde barınak, hayvan bakımevi yok. Öyleyse sorunun kaynağının meseleye eğilmemekle, ilgilenmemekle ilgili olduğunu, çözümüne dair hiçbir şey yapmamakla ilgili olduğunu anlıyoruz” ifadelerini kullandı.

Karamahmutoğlu, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Sahipsiz sokak hayvanlarının uyutulmasına ilişkin tartışmalara değinen Karamahmutoğlu, şunları söyledi:

”Belediyeler yetersiz”

”Zafer Partisi olarak, her canlının yaşaması ve yaşatılmasının yanındayız. Canlılara yönelik hiçbir vahşi saldırının yanında değiliz. Sorunun doğması ve büyümesi ele alınmadan bugünü ele alınıyor. Ülke genelinde ilişkin kurumların verdiği rakama göre 3 buçuk milyon sahipsiz sokak köpeği var. Oysa belediyelere yasanın yüklemiş olduğu yükümlülükler var. Belediyeler; bakımevi, hayvan barınağı bulundurmak zorunda ve bunu sağlayabilmek için de bütçelerinden belli bir oranda kaynak ayırması kanunla kayıt altına alınmış. Ancak ülkemizdeki barınak sayısı sadece 254. Oysa bin 389 belediyemiz var. Bin 389 belediyenin bin 135’inde barınak, hayvan bakımevi yok. Öyleyse sorunun kaynağının meseleye eğilmemekle, ilgilenmemekle ilgili olduğunu, çözümüne dair hiçbir şey yapmamakla ilgili olduğunu anlıyoruz. 2021 yılında çıkartılmış yasa gerektiği şekilde uygulanabilseydi sorun bugünkü boyutuna ulaşmazdı. Bundan sonrası için, elbette ki sahipsiz sokak hayvanlarının kendi tabii yaşam alanlarında ve korunaklı bir şekilde kısa ömürlerini tamamlamaları insanlık görevimiz olmalı.” 

Gönüllü katılım çağrısı

Karamahmutoğlu, ”Belediyeler şehrin dışında, çevresinde, ormanlık alanlarda çevrili, koruma altına alınmı yerlerde barınaklar tesis edebilir. Bunların bakımı hayvanseverler ve hayvanların ihtiyaçlarına dönük eşya, mama üreten firmaların da gönüllü katkılarıyla sağlanabilir. Bunun belediyelere yükleyeceği külfet çok yüksek maliyetler değildir. Bizim canlılara karşı uygulayacağımız muamele, gelecek yıllarda bizim karşımıza çıkartılacak olan davranış kalıbımız olacaktır.” şeklinde konuştu.

”İşleri güçleri kendisi gibi düşünmeyenleri de ihanetle, memlekete düşmanlıkla suçlamak”

Karamahmutoğlu, etki ajanlığı tartışmaları konusunda da ”AKP’nin etki ajanlığına ilişkin yasayı getirmekteki maksadının hiç de iyi olmadığını biliyoruz. Zira toplumsal muhalefeti, medyayı ve aydınları daha da susurmak ve baskı altına almak için bunu yapıyor. İstatistiki rakamların bile yayınlanmasının yasak hale geleceği bir Türkiye’ye, daha da kendi içine kapanmış, karanlığa itilmiş, konuşmayan, düşünmeyen bir Türkiye’ye doğru götürülmek isteniyoruz. Bunun için hükümetin 22 yıldır beslediği medyası var, kendi eliye yarattığı sermayederler var. Parlamentoya taşınıp vekil yapılan aydınlar var. Bunların işi gücü, çocukluk sanrılarını büyüyünce de taşımak ve bunu kabul ettirmek, kendisi gibi düşünmeyenleri de ihanetle, memlekete düşmanlıkla suçlamak.” değerlendirmesinde bulundu. 

”Nüfus hızının düşmesi ekonomik koşullardan kaynaklanıyor”

Türkiye’de doğurganlık hızının düşmesine ilişkin de Karamahmutloğlu, ”Nüfus artış hızımız Türkiye geneline yüzde 1 buçuk. Bu oran, nüfusun kendini yenileme hızı olan 2,1’in çok altında. Bu gidişat Türkiye nüfus yapısı bakımından gelecek için tehlike çanları çalıyor. Ne yazık ki Birleşmiş Milletler’e göre Türkiye artık yaşlı ülke statüsünde. Bu sorunu doğuran nedenlerin başında ekonomik koşullar gelmekte” dedi. 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *