20 yıl sonra, CHP Bursa'yı AK Parti'den geri alabilir mi?

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
20 yıl sonra, CHP Bursa'yı AK Parti'den geri alabilir mi?
Abone ol

31 Mart yerel seçimlerine kısa bir süre kala Türkiye’nin dördüncü büyük kenti Bursa’da  adaylar başa baş bir mücadele sürdürüyor. 20 yıldır AK Parti’nin elinde olan Bursa Büyükşehir Belediyesinin CHP’ye geçip geçmeyeceği oldukça merak ediliyor.

Osmanlı mirası, bir zamanlar ”yeşil Bursa” olarak bilinen ama hızlı sanayileşme ile yeşilini kaybetmeye yüz tutan Bursa’da 31 Mart’ta Büyükşehir Belediye Başkanı’nın yanı sıra 17 ilçenin belediye başkanları ile meclis üyeleri seçilecek.

2 milyon 366 bin 370 kayıtlı seçmenin bulunduğu kentte, seçmen sayısı en yüksek ilçe Osmangazi, en az seçmenin olduğu ilçe ise Harmancık. Seçmen sayısı açısından en büyük üç ilçe olan merkezdeki Osmangazi’de 645 bin, Yıldırım’da 475 bin, Nilüfer’de 384 bin kayıtlı seçmen bulunuyor.

Adaylar arasındaki dengeler nasıl?

2019 seçimindeki ittifaklar dengesi 14 Mayıs sonrasında Millet İttifakı’nın dağılmasıyla muhalefet aleyhine bozulmuş olsa da Bursa’da bu kez Büyükşehir Belediyesinin el değiştirebileceği beklentiler arasında.

31 Mart’ta Büyükşehir Belediye Başkanlığı için 22’si siyasi parti, 5’i bağımsız olmak üzere toplam 27 aday yarışırken, en önemli iki rakip mevcut AK Parti’li Belediye Başkanı, Cumhur İttifakı adayı Alinur Aktaş ile CHP’nin adayı Mustafa Bozbey.

Söz konusu iki aday 2019’da da yarışmış; Aktaş yüzde 49,62 oy alırken, Bozbey yüzde 47,03 oy toplamıştı. İki aday arasındaki oy farkı 2019’da 46 bin 932 olmuştu.

2019 yerel seçimlerinde AK Parti, Büyükşehir Belediyesinin yanı sıra 17 ilçe belediyesinin 13’ünü kazanmıştı.

Seçimde başa baş geçer görünen dengeyi değiştirme potansiyeli olan başka adaylar ise İYİ Parti’den Yüksel Selçuk Türkoğlu, DEM Parti adayları İhsan Seylan ile Bilmez Erbağ ile Yeniden Refah Partisi (YRP) adayı Sedat Yalçın.

YRP adayı Yalçın, Bursa’da beş yıl boyunca AK Parti’nin il başkanlığı yapan ve 2021 yılında ”partide liyakat sisteminin terk edildiğini” söyleyerek istifa eden bir isim.

Bursa’da DEM Parti ile CHP arasında kent uzlaşısı için yapılan görüşmeler ise sonuçsuz kalmıştı. Bu nedenle DEM Parti kendi adaylarını çıkartarak seçmenlerini konsolide etmek için çalışıyor.

2019 seçiminde Millet İttifakı’ndaki İYİ Parti’den ve DEM Parti’den Bozbey’e gelen oyların önemli bölümünün bu kez gelmeyeceği düşünülüyor. Ancak uzun yıllar Nilüfer İlçe Belediye Başkanı olarak görev yapan Bozbey’in bu iki partinin yönetimleri destek vermese de seçmenlerinden belli bir oranda oy beklentisi sürüyor.

Zafer Partisi’nden Bayram Kazancı ve Saadet Partisi’nden İkram Akkaya da Bursa’da Büyükşehir Belediye Başkanlığı için yarışan başka adaylar.

MAK Araştırma’nın 21 Şubat-5 Mart tarihleri arasında yaptığı ankete göre Aktaş 4 puan Bozbey’in önünde görünürken, CHP’li yetkililer seçmen tercihlerinin son birkaç haftada netlik kazandığına ve bu dengenin değişmiş olabileceğine işaret ediyor.

Aksoy Araştırma’nın 11-14 Mart tarihlerindeki anketine göre de kararsızlar dağıtıldıktan sonra CHP adayı Bozbey’in oyları yüzde 45,2, AK Parti adayı Aktaş’ın oyları ise yüzde 38,8 oranında görünüyor.

Bozbey ile Aktaş’tan hangisi kazanacak?

Aktaş’ın Bozbey’in önünde az bir farkla kazandığı 2019’daki seçimlerde olduğu gibi tekrar Aktaş’ın karşısında yarışan CHP adayı Bozbey, Bursa’da tanınan bir isim.

Esnaf ziyareti sırasında yakaladığımız Bozbey’e son durumu sorduğumuzda her kesimden vatandaşın kendilerine hep ekonomik sıkıntılarla geldiğini belirterek, kazanması durumunda esnafları, öğrencileri, emeklileri ve tüm kesimlerdeki dar gelirlileri rahatlatacak destekler sunacaklarını belirtiyor.

”İstanbul, Ankara ve başka CHP’li belediyeler nasıl yaptıysa biz de yapacağız. Bu kesimleri rahatlatmak bütçenin yaklaşık yüzde 7-8’ini oluşturuyor. Bu parayı da bulmak çok basit. Sadece israfı ve belediyenin yanlış projelerini önleyeceğiz. Bir de başka yerlere akan muslukları vatandaşa çevireceğiz. Bunlar yetiyor da artıyor bile.”

Bozbey aynı zamanda kente ulaşım sorununu çözmek için metrobüs, füniküler ve şehir hatları vapuru getirmeyi vaat ediyor.

CHP’li yetkililerin ellerindeki son anketlere göre Bozbey önde görünüyor ancak son haftanın kritik olduğuna da dikkat çekiliyor.

Aktaş ise yaptırdığı anketlerde kendisinin arayı açtığını savunurken, deprem riskinin derinden hissedildiği Bursa’ya kentsel dönüşüm vaadinde bulunuyor.

Bursa’nın köklü gazetelerinden Olay yazarı Ahmet Emin Yılmaz’ın köşesinde aktardığına göre Aktaş, Altıparmak-Merinos arasındaki bölgedeki binaların riskli olduğunu söyleyerek, seçilirse Altıparmak, Orhangazi, Gemlik ve Mudanya’nın kentsel dönüşüm için öncelikli ilçeler olacağını belirtiyor.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki ve Bursa Milletvekili Mustafa Varank gibi isimler de şehre gelerek Aktaş’a kampanyasında destek veriyor. 

Yeniden Refah Bursa’da yükseliyor mu?

Bu arada Türkiye genelindeki eğilime uyumlu şekilde Bursa’da da Yeniden Refah Partisi oylarında belirli bir yükseliş gözleniyor.

Aksoy Araştırma anketine göre YRP adayı Sedat Yalçın yüzde 4,1 oranında oy topluyor.

DW Türkçe'nin konuştuğu Yalçın genel olarak tüm anketlerin bilimsel kriterlere uygun şekilde yapılmadığında yanlış sonuç verdiğini söyleyerek, 31 Mart’ta bu gösterilenlerden çok daha fazla oy almayı beklediğini aktarıyor.

Yalçın, beş yıl AK Parti Bursa İl Başkanlığı yaptığını ve bu nedenle sahayı iyi bildiğini söyleyerek, ”Halkta bu kez siyaset ötesi özel bir durum var, o da ekonomik kriz. Bu krize küçük esnafın, emeklilerin çok büyük bir tepkisi var ve geri dönüştürülecek bir tepki değil. Seçmeni iktidara oy vermemekte kararlı gördüm ama kime oy verecekleri çok net değil” diyor.

AK Parti’den Refah’a yönelik ”kaybettiren olmayın” eleştirilerinin hatırlatılması üzerine ise Yalçın ”Bize böyle diyeceklerine; AK Parti adayı çekilsin yüzde 60 oyla kazanacağıma eminim” sözüyle iddiasını ortaya koyuyor.

Yalçın için bu seçimde ön plana çıkan bir başka husus ise tüm Türkiye’de olduğu gibi emeklilerin durumu. ”Emekliler siyasi bir tavır içinde değil, bizzat içinde yaşadıkları bir durum var. Gerçekten geçinemiyorlar ve maaş artışlarındaki adaletsizliğe de çok tepkililer” diyen Yalçın, Bursa’nın öne çıkan iki adayı Aktaş ve Bozbey’i seçim harcamalarının yüksekliği sebebiyle eleştiriyor.

Kentin sorun ve ihtiyaçları neler?

Yaklaşık 3 milyon nüfuslu Bursa’nın çözüm bekleyen sorunları ulaşım ve trafik, imar ve kaçak yapılaşma, kentsel dönüşüm, çevre ve hava kirliliği, gürültü kirliliği, sosyal tesislerin azlığı, kültür ve tabiat varlıklarının korunması gibi ana başlıklarla sıralanıyor.

Önemli tarım kentlerinden, dağların çevrelediği verimli bir ovanın kenarında kurulan şehir, son on yıllarda hızla sanayileşirken yerleşimini de ovaya doğru genişletmiş ve bunun sonucu sanayi tesisleri ve çarpık yapılaşmanın etkisiyle eskinin ”yeşil Bursa’sı” gökdelenler ve gri binalarla çevrilmiş durumda.

Vatandaşlarla konuştuğumuzda Türkiye’deki genel sorun olan hayat pahalılığının ve enflasyonun yanı sıra kentteki aşırı trafik ve yetersiz ulaşım ağları, altyapı eksikliği, yoğun göç, imarsız ve dayanaksız evler, hava kirliliği gibi sorunlar öne çıkıyor. Bursalıların istediği bir başka şey de yapımı devam eden yüksek hızlı trenin bir an önce şehre ulaşması.

Emekliler dertli, ”İktidara ders vereceğiz” diyorlar

Bursa’nın yereldeki sorunları ile Türkiye çapında yaşanan genel sorunlar burada da birbiri içine geçmiş durumda. 

Yaklaştığı belirtilen Marmara depremine rağmen riskli evlerde oturmaya devam etmek zorunda kalanların yanı sıra şehirdeki sayıları 700 bini bulan emekliler ekonomik sıkıntı içinde.

Türkiye Emekliler Derneği (TÜED) Uludağ Şube Başkanı Kenan Pars, Bozbey ile görüşmesinin öncesinde DW Türkçe’nin sorularını yanıtlayarak emeklilerin dertlerini ve yerel yönetimlerden beklentilerini anlatıyor. Belediyelerin farklı desteklerle emeklilere sağlık, gıda ve sosyal ihtiyaçlarında yardımcı olmasını istediklerini söyleyen Pars, seçimde emeklilerin önemini şu sözlerle aktarıyor:

”Emeklilerin boğazından bir şey geçmiyorsa sen istediğin kadar asfalt yap, cami yap, hatta istersen yürüme bandı yap. Karın doymadıktan sonra hepsi boş. Türkiye’deki 16 milyon emekli ordusu bu memleketin çimentosu, büyümesinde rol almış insanlar. Bizi kimsenin bu duruma düşünmemesi gerekirdi. O nedenle bu seçimde emekliler olarak ders vereceğiz.”


Yorum Yazın