Beşiktaş’ta seçimli olağanüstü genel kurula doğru

İSTANBUL (AA) Beşiktaş Kulübü'nde 22 Aralık Pazar günü yapılacak, çoğunluk sağlanamaması durumunda 29 Aralık Pazar günü gerçekleştirilecek seçimli olağanüstü genel kurulda başkanlığa aday olan Serdal Adalı, 3,5 yıl için göreve talip olduklarını, seçilmesi durumunda da sezon sonuna kadar Serdar Topraktepe ile yola devam edeceklerini söyledi.

Beşiktaş'taki bir otelde gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Adalı, hedef ve projelerini aktardı.

Beşiktaş'ın son 1 aydır entrika, gerilim, yalan ve Beşiktaş ismiyle yan yana gelmemesi gereken konularla uğraştığını dile getiren Adalı, "Saymakla bitmeyecek yakışıksız konuların olduğu kaos ortamı yaşıyoruz. Yanlış transferlerden, hatalı yönetim anlayışından kaynaklı kötü sonuçlar alabiliriz, para kaybedebiliriz. Bunu sineye çekebiliriz ancak Beşiktaş'ın itibarına leke getirilemez. Son 1 ay içinde yaşadıklarımız Beşiktaş'ın itibarına leke düşürmüştür. Beşiktaş'ın itibarına verilen zarar parayla telafi edilemez. Biliyorum ki hepimiz bu kaostan, gerilimden, kavgalardan, şahsi hesaplardan, başkan2. başkan entrikalarından çok sıkıldık. Beşiktaş'ın imajını, marka değerini korumak, itibarının zedelenmesini önlemek hepimizin sorumluluğudur. 1 yıl önce göreve gelenler her iddiaya yanıt vermek zorundadırlar. Beşiktaş'ta herhangi bir yanlış ya da usulsüzlük yapılmadığını kanıtlamak zorundalar. Hataları varsa kulübün zararını tazmin etmek zorundalar, Beşiktaşlıların vicdanında aklanmak durumundalar." ifadelerini kullandı.

"Olanların üzerine sünger çektiklerini sanıyorlar"

Beşiktaş'ta son dönemde yaşananların "inanılmaz" bir noktaya geldiğini ifade eden Adalı, "Şu yaşadıklarımıza bakın. Sayın Aybaba 'İmzamı taklit ettiler, haberim olmadan 5 milyon avro teklif ettiler.' dedi. Genel sekreter 'Bu teklifi Hüseyin Bey yaptırdı, başkan geri çekti.' dedi. Her gün bir televizyon ekranında Beşiktaş Kulübünün belgeleri, sıradan bir kağıt parçası gibi gösterildi. Beşiktaş Başkanı, yönetim kurulu toplantısından sonra 'Beşiktaş, kalkışma yapılacak yer değildir.' dedi. Başkan adayı Hüseyin Yücel, bu konularla ilgili tek bir açıklama bile yapmadı, tam manasıyla ölü taklidi yaptı. Beşiktaşlılara kurumsal yapı ve şeffaflık sözü verenler, söylediklerinin tam tersini icra ettiler. Tüm bu skandalların üzerine, sorumluluk kendilerinde değilmiş gibi olanların üzerine sünger çektiklerini sanıyorlar. Önce bunların hesabını vermeleri gerekiyor, ondan sonra Beşiktaş ile konuşacak belki bir iki kelimeleri olabilir." açıklamasını yaptı.

Beşiktaş'ın borcunun 4 milyar lira arttığını vurgulayan Adalı, şöyle devam etti:

"Beşiktaş'ın gerçekleri, 4 milyar lira daha artan borç yükü, tamamı 2025 mayıs ayına ertelenen bonservis bedellerinin olduğu bir tablo var. Beşiktaş'ın toplam borcu, 1 yılda yüzde 45 seviyesinde artış gösterdi. Mayıs sonuna kadar 50 milyon avro, aralık sonuna kadar da ikinci bir 50 milyon avro açık olduğunu görüyoruz. 100 milyon avrodan bahsediyoruz. Önümüzdeki 3,5 yıl için tüm gelirler kırdırılmış, gelecek delikli kuruş kalmamıştır. Plansız yapılan transferler bu açığa sebebiyet vermiştir. Futbolla alakalı her yöneticinin kendine ait bir transfer politikası uygulaması bunun sebebidir."

"Beşiktaş hiçbir zaman küçülmeye gitmez"

Beşiktaş taraftarının kırgın ve kızgın olduğunu, kendisinin de aynı duyguları yaşadığını aktaran Adalı, 1 yıldır yapılanların ardından mayıs ayını beklemeden adaylığını açıkladığını söyledi.

Mevcut eller altında Beşiktaş'ın mayıs ayına kadar daha kötü durumda olacağını dile getiren Adalı, şöyle devam etti:

"Temiz bir sayfa açmanın zamanı geldi. Geçtiğimiz seçim döneminde hakkımda yapılan bütün algılara rağmen veremeyeceğim hiçbir hesap, mahcup hissedeceğim hiçbir konu yok. Hayali olan hiçbir projeyi camiamla paylaşmadım. Buradan her bir Beşiktaşlıya seslenmek istiyorum. İş adamından gencine, taraftarından kongre üyesine, divan üyesinden başkanına kadar hepimiz kişisel hırslarımızı bir kenara bırakıp Beşiktaş'ı düşünmezsek, Serdal gider başkası gelir, değişen bir şey olmaz. Ötekileştiren dilden uzaklaşmalıyız. Beşiktaş'ın kıymetli isimlerini küstürmekten vazgeçmeliyiz."

Beşiktaş'ın zarar gören itibarını özüne döndüreceklerini vurgulayan Adalı, "Darmadağın olan camiayı birleştirip dünyanın birbirine bağlı en büyük camiası olduğumuzu göstermemiz lazım. Ekonomik olarak, sezonluk ve anlık kararlardan uzak kalacağız. İtibar, birliktelik, ekonomik bağımsızlık ve sportif başarı bizim önceliklerimiz olacak.

Mali disiplin çerçevesinde adımlar atmadıkça, süreklilik arz eden başarı yakalamak mümkün değil. Sportif kazançların haricinde gelir getirecek yeni projeleri hayata geçirmemiz lazım. Bu projeleri hayata geçirmeden, bankalar birliğine yüksek faizli borcu kapatmadan istikrarlı sportif başarı mümkün değildir. Senelerdir konuştuğumuz altyapı düzenine dönüp, genç Türk futbolcuları takımımıza kazandıracağız. Beşiktaş hiçbir zaman küçülmeye gitmez. 34 yaşındaki bir futbolcunun 30 milyon avroluk maliyetinin altına girmektense, genç bir kadro oluşturacağız. Yatırımın karşılığını net şekilde alacağımız bir proje yapacağız. Geçtiğimiz seçimde konuşulan vaatleri ben de söylersem, bunlara inanmayın. Beşiktaş'ta şu anda ne ışıklı şovların ne de cafcaflı transferler yapılmasının imkanı yoktur." diye konuştu.

"5 futbolcunun maliyeti 100 milyon avroya yakın"

Devre arası transfer döneminde yapılacak transferlerin sponsorlarla çözüleceğini anlatan Adalı, camiadaki iş insanlarıyla bu konuyla ilgili gerekli görüşmelerin yapıldığını söyledi.

Siyahbeyazlı ekipte yabancı futbolcu kontenjanının dolu olduğuna dikkati çeken Adalı, şunları söyledi:

"Son 1 yılda transfer edilen 5 futbolcunun maliyeti 100 milyon avroya yakın. Beşiktaş'ın kendi bütçesiyle transfer yapması mümkün değildir. Ne feda, ne cefa, ne sefa Beşiktaş'ın kurtuluş yolu değildir. Tek bir sezonu dahi çöpe atmadan takımı doğru adımlarla geliştirmemiz gerekiyor. Arabesk söylemlerle tribünlerle oynamayacağız. 30 Aralık itibariyle Beşiktaş, sportif ve finansal olarak tüm planlarıyla gerçekçi, sağlam ve ne yaptığını bilen bir zeka dönemine girecek. Bu söylediklerim, hedef küçültmek anlamına gelmiyor. Beşiktaş'ın hedeflerini biliyoruz ve kulübümüzün layık olduğu yerlere nasıl ulaşacağını da biliyoruz. En doğru kararları alacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın. Beşiktaşlılar, canlarından çok sevdiği kulüplerini bizlere gönül rahatlığıyla emanet edebilirler."

Mayıs ayında yapılacak seçimli genel kurulun hatırlatılması üzerine göreve 6 aylığına talip olmadıklarını belirten Adalı, "Bütün projelerimizi 3,5 yıl için hazırlıyoruz. Bunu daha sonra paylaşacağım. Futbol kısmında yapacaklarımız belli. Finansal kısımla ilgili çalışmalar yapılıyor. Nihayetinde yapacağımız işleri yazıp, karşılığında maliyeti nasıl çözeceğimizi göstermediğimiz takdirde hayali bir proje sunarız. Bütün planlarımızı 3,5 yıl için yaptık. Önümüzdeki 6 ay Beşiktaş'ta yapacağımız tüm projelerin hazırlık devresi olacak. 1,5 sene içinde hayalimizdeki Beşiktaş'ı meydana getirmeye çalışacağız." diyerek devam etti.

"Gayrimenkul projesini hayata geçireceğiz"

Siyahbeyazlı kulübün Bankalar Birliği'ne borcunu kapatması gerektiğine dikkati çeken Adalı, "Faiz yükünü kulübün üzerinden kaldırmadan Beşiktaş'ın kısır döngü içinde olması kaçınılmaz. 6 aylık hazırlık dönemini bitirip, önümüzdeki 1 sene içinde de gayrimenkul projesini hayata geçireceğiz. Geçen seçimde kaybettiğime üzüldüğüm kadar, gayrimenkul projesini hayata geçiremediğime üzüldüm. Başka bir kurtuluş yok. Bir taraftan faiz öderken, futbol takımına ve diğer branşlara para yetiştirme durumumuz var. Senelik 50 milyon dolar gibi bir faiz yükü var. Ne fedayla ne kampanyalarla bunu kaldırabiliriz. Gayrimenkul projelerini hayata geçirmemiz durumunda Beşiktaş'ın 3,5 yıl sonra ne bankalar birliğine ne de devlete vergi borcu kalacak."

Göreve gelmesi durumunda eski dönemlerin inceleneceğinin altını çizen Adalı, "Benden önceki devreyi inceletip ne devraldığımı bilmek için araştırma yaptıracağım. Eğer Beşiktaş'ın 1 lirasına zarar veren herhangi bir hareket görürsem hukuka başvuracağım, bunu herkes bilsin. Bu eşim olur, dostum olur, akrabam olur ama bu tarafta konu Beşiktaş olunca babamı bile tanımam." dedi.

Rakiplerle aradaki makasın açıldığını ve bu gidişle daha da çok açılacağını söyleyen Adalı, şöyle devam etti:

"Bizim özümüze dönmemiz gerekiyor. Beşiktaş'ın ilkelerinden birisidir bu. Biz çoğu şampiyonluğumuzu da böyle yaşadık. Camiadan 1 sene, 1,5 sene sabır bekliyorum. Kimse bize 'Niye yıldız almadın.' demesin. Ne özel hayatımda ne de bulunduğu kurumların başında parayı çar çur eden birisi değilim. 11 ayın hesabını veremeyenler, 2011'deki transferleri gündeme getiriyor. KAP açıklamaları ortada, kaç futbolcuyu bonservis ödemeden Beşiktaş'a kazandırmışım, buna bir baksınlar. Beşiktaş'ın şampiyonluktan başka hedefi olmaz. Yine şampiyonluğa oynayacak bir takım kuracağız. Ama 5 futbolcuya 100 milyon avro harcayıp devamını getirmezseniz olmaz. Rafa gibi bir futbolcunun Beşiktaş'ta olmasından ben de mutluyum. Ama işin ekonomik kısmında ayağımızı yorganımıza göre uzatıp tüm bölgelere transfer yapmak lazım." diye konuştu.

"Yapamayacağım hiçbir şeyi camiamla paylaşmadım"

Yönetimin geçen sene verdiği sözleri yerine getirmediğini vurgulayan Adalı, "Dilimin döndüğü kadar 'İnsanları hayal kurdurarak kandırmayın.' dedim. Ben bugüne kadar yapamayacağım hiçbir şeyi camiamla paylaşmadım. 2 futbolcunun transfer konusunu görüştüm, devre arasında eksik noktalara yapacağımız transferler tamam. Beşiktaşlı iş adamlarından birisi ayrı bir söz verdi, diğeri ayrı bir söz verdi. Seçimden önce 'Transfer yaptırmam.' sözümün özü, genel kuruldan onay almamış bir başkanın, 6 ay daha görevdeyken kulübü borca sokmasının etik olmamasıydı." ifadelerini kullandı.

Göreve gelmeleri durumunda teknik direktör konusunda da karar verdiklerini belirten Adalı, şunları söyledi:

"Mayıs ayına kadar Serdar Topraktepe ile devam edeceğiz. 3,5 senelik projeksiyonu da kendisiyle paylaşacağım. Camiada daha önce görev yapmış isimlerin de fikirlerini alacağız. Bu sezon Serdar hocayla devam edeceğiz. Bana göre çok başarılı bir dönem geçiriyor. Fenerbahçe maçında hepimizi sevindirdiler. Maçtan sonra da söyledim, galibiyetlerde devamlılık olursa güzel oluyor, bir çiçekle bahar gelmiyor. Ama Serdar hocayla devam etme arzusundayız."

Başkan adayı Hüseyin Yücel ile geçen hafta bir araya geldiklerini de dile getiren Adalı, "Birleşme konusundaki fikirlerimi kendisine ilettim. Bundan sonrası kendisinin bileceği iş. Bizim bir kere Hüseyin Yücel ile yoğurt yiyişimiz çok farklı. Beşiktaşlılık duruşundan ödün vermeden, ciddi, şovdan uzak bir yönetim kurulu oluşturduk. Eğer bizim şartlarımızda görev almak isterse buyursun gelsin. Hüseyin benim daha önce beraber seçime girdiğim bir arkadaşım. Bence sıkıntı yok." açıklamasını yaptı.

"Ben de yıldız izlemek isterim"

Eski başkanlarla, divan kurulu üyeleriyle bir araya gelmeleri gerektiğinin altını çizen Serdal Adalı, "Yıldırım Demirören, Fikret Orman, Ahmet Nur Çebi, Serdar Bilgili gibi eski başkanlarımız var, divan kurulunda başkanlık yapmış büyüklerimiz var. Camianın tüm büyükleriyle bir araya gelmemiz lazım. Beşiktaş'ın mali sorunlarından çok daha büyüğü manevi sorunlardır. Rakiplerimizin birbirlerine bağlılığını, problem olduğunda bir anda birleşmelerini üzülerek seyrediyorum. Bizim de bir an önce bu birlikteliği herkese göstermemiz lazım. Camia, başkanın arkasında olmadığında çalışma şartları kolay olmuyor. Seçildiğim takdirde tüm camiayı bir araya getireceğim. Saydığım eski başkanlarla ilişkisi kötü olmayan tek insan herhalde benimdir. Divandaki büyüklerimizin de konuya dahil olmaları lazım. Seçimden sonra bu konuyu masaya yatırmamız lazım."

Beşiktaş'ın devre arasında Talisca'yı transfer etme durumunun olup olmadığıyla ilgili soruyu da yanıtlayan Serdal Adalı, sözlerini şöyle tamamladı:

"Talisca cafcaflı, pahalı transferlerden birisi. Beşiktaş'ın şu anda böyle bir lüksü yok. Yine çok iyi transferler yapacağız. Ama sadece ismi var diye transfer yapmamamız lazım. Ben ya da Hüseyin bey için geçerli bu. Hüseyin bey cebinden verip yapıyorsa yapsın, ben de yıldız izlemek isterim. Ama şu anda Beşiktaş'ın böyle bir lüksü yok. Kimsenin beklentisi olmasın. Bana 1,5 sene müsaade etsinler. Sonrasında geçmişte olduğu gibi yıldız transferinde kimsenin aklına gelmeyecek isimleri alır gelirim. Bu anlamda içleri rahat olsun."