Atatürk sadece sarı saçlı, mavi gözlü bir bedenden mi ibarettir?
Oğuz Büber - Muhalif Analiz
Kurduğu cumhuriyet bir asrı devirdi ama biz hala onu, anlatmak istediklerini anlayamıyoruz…
“Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kafidir.” demişti.
Biz ise tam tersini yapıyoruz: Fikirlerini anlayıp uygulamak yerine yüzü benzeyen bir adama paralar yağdırıyor, Atatürk muamelesi gösteriyoruz.
Bahsettiğim kişi sosyal medyadaki adıyla ‘Atatürk’e benzeyen adam’.
İsminden de anlaşılabileceği gibi yalnızca görüntüsü Atatürk’e benziyor, nitelikleri değil.
Atatürk’e benzeyen şahıs Serdar Görel, sosyal medya mecrası TikTok’ta açtığı canlı yayınlar üzerinden bağışlar topluyor.
Atatürk’e görüntü olarak benzemek dışında herhangi bir ortak noktası olmayan kişinin yayınlarında yüzbinlerce lira kazandığı öne sürülüyor.
Atatürk ömrü boyunca yaptıklarıyla her daim gericiliğin karşısında durmuş ve altını çizmek amacıyla sık sık konuşmalarında da yer vermişti.
Mustafa Kemal, 30 Ağustos 1925 tarihinde Kastamonu’daki söylevinde “Ölülerden medet ummak, medeni bir cemiyet için şindir (lekedir). Efendiler ve ey millet biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, müritler ve mensuplar memleketi olamaz. En doğru en hakiki tarikat; medeniyet tarikatıdır” ifadelerini kullanmış tekke ve zaviyelerin kapatılacağının işaretini vermişti.
Atatürk’e benzeyen kişiye bağış yapmak ölülerden medet ummak ve Atatürk’ün anısına saygısızlık yapmak, bir zerre bile olsun anlamamak demektir.
Bağışta bulunanların sosyolojik yapısını bilmiyoruz. Bu yüzden kitleyi baz alarak Atatürkçü kesim de yobaz demek pek doğru olmayacak ancak Atatürk’ü sevmeyen insanların bağış yapması da beklenemez.
Bu sevginin nasıl olduğu tartışılır ve ifade etmek isteğimiz de zaten o.
Atatürk’e benzeyen adama bağış yapmak ile Atatürk’ü sevmediği için heykeline saldıran adamın üstlendiği misyon aynıdır.
İkisi de Atatürk’ün hatırasına balyoz indirmektedir,
Atatürk’ü değersizleştirmektir.
5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlanan Hakkında Kanun’un ilk maddesinde açıkça şöyle belirtilmektedir:
“Atatürk’ün hatırasına alenen hakaret eden veya söven kimse bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Atatürk’ü temsil eden heykel, büst ve abideleri veyahut Atatürk’ün kabrini tahrip eden, kıran, bozan veya kirleten kimseye bir yıldan beş yıla kadar ağır hapis cezası verilir.
Yukarıdaki fıkralarda yazılı suçları işlemeye başkalarını teşvik eden kimse asıl fail gibi cezalandırılır.”
Fikrimce, Atatürk’ü koruma kanunu yalnızca Atatürk’e hakaret edenler ve heykellerine saldıranlar için değil kendisini taklit ederek saygınlığına zarar verenlere için de uygulanmalıdır.
Yorum Yazın