Yurt içi ve yurt dışı kaynaklı siber tehditleri tespit etme ve önleme faaliyetleri yürüttüklerini belirten Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, ”2024 yılında toplam 97 binin üstünde zararlı bağlantı tespit ederek, altyapı seviyesinde erişimlerini engelledik” dedi.
Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi’nde düzenlenen ”17’nci Uluslararası Bilgi Güvenliği ve Kriptoloji Konferansı”na Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu ile Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanı Yusuf Tancan ve Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallar Konseyi Başkanı Binali Yıldırım katıldı.
”Siber tehditleri önleme faaliyetleri yürütüyoruz”
Bakan Uraloğlu, son yıllarda internet kaynaklı veri ihlallerinin arttığını belirttiği konuşmasında, ”Her türlü bilginin elektronik ortama taşınması ve kritik altyapılarda da yoğun olarak internet uygulamalarının kullanılması güvenlik ihlallerini de beraberinde getirdi” dedi.
Uraloğlu, bakanlık bünyesindeki Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi’nin (USOM) faaliyetleri hakkında bilgi vererek, şunları anlattı:
”USOM eliyle yurt içi ve yurt dışı kaynaklı siber tehditleri tespit etme ve önleme faaliyetleri yürütüyoruz. Ulusal ve uluslararası düzeyde iş birlikleriyle, siber tehditlere karşı mücadele halindeyiz. Kritik sektörlerde, Sektörel Siber Olaylara Müdahale Ekipleri kısa adıyla SOME ile kurumlar bünyesinde ’Kurumsal SOME’ler kurarak teknik seviyede ulusal siber güvenliğimize ilişkin organizasyonun şekillenmesini sağladık. USOM koordinasyonunda görev yapan 14 sektörel SOME ve 2 bin 304 kurumsal SOME ile buralarda görev yapan 7 bin 873 siber güvenlik uzmanı ülkemizin sanal siber sınırlarını koruyor. 2024 yılında toplam 97 binin üstünde zararlı bağlantı tespit ederek, altyapı seviyesinde erişimlerini engelledik. Ayrıca, USOM tarafından 2024 yılında toplam 12 binin üstünde siber güvenlik bildirimi ilişkin kurum ve kuruluşa bildirilerek gerekli önlemlerin alınmasını sağladık.”
Siber güvenlik noktasında en önem verdikleri hususun yazılımdan cihaz üretimine yerlilik ve millilik olduğunun altını çizen Bakan Uraloğlu, şöyle devam etti:
”USOM’da tamamen yerli ve milli olarak geliştirdiğimiz Avcı, Azad, Kasırga, Atmaca ve Kule gibi uygulamalarımız ile ülkemizin siber güvenliğini sağlıyoruz. Kritik kamu kurumları ile kritik altyapılar olmak üzere ülkemizin internete açık kaynaklarına ilişkin zafiyet taraması ve hizmet sürekliliğinin sağlanmasına yönelik izleme faaliyetlerini Kasırga projesi ile gerçekleştiriyoruz. Toplamda 131 farklı Kasırga taramasında 284 adet farklı portun servis ve zafiyet taraması haftalık olarak USOM tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu taramalarda 894 farklı zafiyet tasarımı kullanılmaktadır. Ayrıca USOM tarafından 7 saat içinde Türkiye’deki yaklaşık 838 bin 112 adet kritik kapsamda bulunan web sitesinin zafiyetlere karşı taraması yapılabilmektedir. Atmaca projesi ile de yüzlerce zafiyete ait risk engellenmektedir. Bu kapsamda kritik özel sektör kuruluşları ve kamu kurumlarına yönelik 17 milyona yakın IP adresinin her biri için düzenli olarak yapılan taramalarla zafiyete ait riskleri proaktif şekilde tespit edebiliyoruz.”
”402 bin 979 adet zararlı internet adresine erişim engelendi”
USOM tarafından geliştirilen yapay zeka teknolojisi ile toplam 61 bin 293 adet alan adının vatandaşları dolandırmaya yönelik oltalama olarak kullanıldığını tespit ettiklerini ve gerekli önlemleri aldıklarını belirten Bakan Uraloğlu, ”Toplam 402 bin 979 adet zararlı internet adresine son 1 haftada 165 milyon erişim engellendi. Yine, son 1 haftada 2 bin 348 adet ağ saldırısı USOM’a raporlanmış ve gerekli tedbirler alınmıştır. Uluslararası Telekomünikasyon Birliği tarafından hazırlanan Küresel Siber Güvenlik Endeksi’ne göre ülkemiz Avrupa’da 6, dünya genelinde ise 11’inci sıradadır” ifadelerini kullandı.
”Sosyal medya negatif özgürlük alanına dönüşüyor”
Sosyal medya tartışmalarına ilişkin açıklamalarda bulunan Bakan Uraloğlu, şunları ifade etti:
”Maalesef bu tür platformlar üzerinden art niyetli kişiler hemen her konuda yalan yanlış bilgiler paylaşarak, sosyal medya mecralarının negatif fonksiyonunu öne çıkarıyor. Artık bazı sosyal medya platformları ciddi bir seviyede topluma, bireye, aileye, çocuklara zarar veren pozisyondadır. Bu noktada bu platformlar bir ifade özgürlüğü meselesi olmaktan çıkıp kişilik haklarının ve mahremiyet hakkının ihlal edildiği bir negatif özgürlük alanına dönüşüyor. Tabii ki sosyal medyada kendini ifade etme hakkını hukuk içerisinde kullananlar için bir sözümüz yok. Kesinlikle sosyal medya platformlarının faaliyetlerinin sürdürülmesinden yanayız ve asla yasakçı bir zihniyet içerisinde değiliz. Ama en baştan beri sosyal medya platformlarının Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına saygı duymalarını istedik.”
”Gerekli tedbirleri almaya devam edeceğiz”
Sosyal medyanın kimse için tehdit alanına dönüşmesine müsaade vermeyeceklerini kaydeden Bakan Uraloğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
”Milli ve manevi değerlerimiz ile aile yapımız bizim en kıymetlimiz. Sosyal medya mecralarından onlara bir halel getirilmesine müsaade etmeyeceğiz. Son zamandaki yaptığımız uygulamalarla gerek temsilci atamayan platformların temsilci ataması, gerekse de temsilci gerektirmeyen bazı oyun platformlarının ülkemizle yakın temasa geçtiğini özellikle söylemek isterim. Burada biz gençlerimizi, kadınlarımızı, insanlarımızı korumaya bu anlamda devam edeceğiz ve kesinlikle hiçbirine müsamaha göstermeyeceğiz. Bir sosyal medya platformunun ne kadar kuralları varsa bizim ülkemizin kuralları ve prensipleri de en az onlar kadar kıymetlidir. Bu noktada bütün kurumlarımızla, bakanlıklarımızla ve başka ilişkin bütün kurumlarımızla yakın bir iletişim halindeyiz. Gerekli tedbirleri almaya devam edeceğiz.”
Yorum Yazın