Buzdağı Su firmasından ‘başarılı halkla ilişkiler nasıl olur?’un güzel bir örneği

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Buzdağı Su firmasından ‘başarılı halkla ilişkiler nasıl olur?’un güzel bir örneği
Abone ol

Yüksek Hızlı Tren'de (YHT) seyahat eden bir yolcu trendeki reklam kaplamalarından duyduğu rahatsızlığı dile getirmişti. Reklamı veren firma Buzdağı Su ise vatandaşın tepkisine kayıtsız kalmayarak hızlı bir şekilde aksiyon aldı. Bu, örneğini sık görebileceğimiz bir durum muydu?

Oğuz Büber - Muhalif Analiz

Birkaç gün önce, hızlı trenle yolculuk eden bir vatandaş sosyal medya hesabından bir şikayetini dile getirdi.

Kişi, trenin tüm camlarının reklamla kaplanmasından dolayı dışarıyı görememekten mustaripti. Şikayetini şöyle ifade etmişti:

“Hızlı trende dışarıda deniz manzarası var ama göremiyorsunuz. Neden? Çünkü tüm camları reklamla kaplamışlar. Çünkü biz gemi ve deniz manzarası yerine Buzdağı su reklamı görmeyi tercih ederiz? Boşluk da bırakmasaydınız ışık da girmese olurdu… @BuzdagiSu”

Tweetin çokça paylaşılmasından sonra firmaya ve TCDD’ye eleştirel birçok söylem gelmişti. Son dönemde Türkiye’deki benzer olayları göz önüne aldığımızda; firmanın hiçbir açıklama yapmayacağı, metaforik olarak ifade etmek gerekirse kafasını kuma gömeceği düşünülüyordu. Tüketicilerin mağdur olduğu birçok vakada, Türkiye’deki kuruluşların genel tercihi bir etkileşimde bulunmak yerine garip bir şekilde sessiz kalmak oluyor. Patiswiss gibi ekstrem olaylarda ise tüketici tehdit bile edilebiliyordu.

Ama bu defa öyle olmamış ve Buzdağı Su firmasından mağdur olan vatandaşa bir yanıt gelmişti. Aslında olması gerekenin yaşanması bile herkesi şaşırtmıştı.

Cevapta, trenlerde manzaraları kapatan reklamlara yönelik olarak hemen hareket geçildiği ve yönetim kurulu başkanın talimatı ile rahatsızlık verilen reklamların kaldırılması için çalışmaların başlatıldığı belirtiyordu.

Şu da önemli; sorunun belirtilmesi ve firmanın refleks alması arasında sadece 2 günlük bir süreç vardı. Hızlı bir şekilde aksiyon alınması da oldukça dikkat çekici.

Trenlerin reklamlarla kaplanması uygulamasının aslında iki sorumlu tarafı var. Buzdağı Su böyle bir reklam vermek istemiş olabilir ama TCDD yolcuların seyahatlerinde rahatsızlık oluşturabileceğini düşünmeden böyle bir reklama nasıl izin verebilmiş? Yolcuların seyahat kalitesini belirli bir standartta tutmak için herhangi bir denetim mekanizması bulunmuyor mu acaba? Diyelim ki bu reklam özelinde es geçildi ve bir hata yapıldı. TCDD’den ‘gerekli incelemeler yapılacaktır’ gibi bir açıklama gelmesi ve firma ile irtibata geçmesi gerekmez miydi? Olay, yaşanan bu haliyle sanki Buzdağı firmasının treninde seyahat ediyormuş gibi bir hüviyete bürünüyor.

Bu kısmı bir kenara bırakırsak, Buzdağı Su firmasını Türkiye’de görmeye pek de alışmadığımız, bir kuruluşun aslında yapması gerekeni yaptığı için tebrik etmek gerekir. ‘Tüketiciyle iletişim nasıl kurulur?’, ‘Şikayet nasıl dikkate alınır ve ivedilikle çözüm üretilir?’ bunun güzel bir örneğini vermiştir.

 


Yorum Yazın