DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Hasan Karal, süt üreticilerinin sorunlarını Meclis gündemine taşıdı. Üreticilerin maliyetleri karşılayamaması nedeniyle anaç hayvanlarını kesime göndermesinin hem et arzını olumsuz etkilediğini hem de süt fiyat artışlarını körüklediğini belirten Karal, “Et ve süt sektöründe alarm çanları çalıyor. Böyle giderse tamamen dışa bağımlı olacağız, ette de sütte de yerli üretim hayal olacak” dedi.
DEVA Partili Hasan Karal, süt üreticilerinin sorunları ile ilgili Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına soru önergesi verdi.
“Maliyetler fazla, destekler yetersiz”
Tarım ve hayvancılık sektörünün, girdi maliyetlerindeki yüksek artışlar ve desteklemelerdeki yetersizlik nedeniyle ciddi bir krizle karşı karşıya olduğunu belirten Milletvekili Karal, özellikle süt üreticilerinin, yem ve enerji maliyetlerindeki yükselişin yanı sıra, süt fiyatlarının maliyetlerin altında kalmasından dolayı büyük ekonomik sıkıntı yaşadığını söyledi. Bu durumun, sektörün sürdürülebilirliğini tehdit ettiğini ve üreticilerin sektörden çekilmesine yol açtığını kaydeden Karal, “Özellikle anaç hayvanların kesime gönderilmesi, gelecekte et ve süt arzında ciddi daralmalar yaratma riski taşıyor. Çiftçiler, maliyetlerini karşılayamadıkları ve desteklerin yetersiz kaldığı bu ortamda, hayvanlarını satıp paralarını faize yatırmak gibi geçici çözümler arıyor. Üreticilerin, süt fiyatlarının maliyetleri karşılamaması nedeniyle anaç hayvanlarını kesime göndermesi de hem et arzını olumsuz etkiliyor hem de süt fiyat artışlarını körüklüyor. Sektörde alarm çanları çalıyor. Böyle giderse tamamen dışa bağımlı olacağız; ette de sütte de yerli üretim hayal olacak.” şeklinde konuştu.
“1 litre sütün maliyeti 18,37 ama tavsiye satış fiyatı 14,65”
Milletvekili Karal, Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği (TÜSEDAD) tarafından açıklanan verilere göre, Eylül ayında 1 litre soğutulmuş çiğ süt üretim maliyeti 18,37 TL’ye ulaştığını, Ulusal Süt Konseyi’nin çiğ süt tavsiye satış fiyatının ise litre başına 14,65 TL olduğunu vurguladı.
“50 kuruş destek neye çare olacak”
Süt sektörüne yönelik acil adımlar atılması gerektiğinin altını çizen Karal, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Geçtiğimiz günlerde Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, 50 kuruş olan çiğ süt desteğini ekim, kasım, aralık ayları için 1 TL’ye yükseltildiğini açıkladı. 50 kuruş neye çare olacak? Bu çok komik destek artışına rağmen üreticilerin eline geçen fiyat, maliyetlerin çok altında kaldı. Destekleme fiyatlarının yetersiz oluşu, üreticileri üretimden uzaklaştırıyor ve kırsal kalkınmayı sekteye uğratıyor. Üretim maliyetlerinin üzerinde bir kâr payı eklenerek belirlenen bir taban fiyat politikası oluşturulmadığı sürece üreticiler sektörden çekilmeye devam edecek. Bu nedenle et ve süt arzında sürekliliğin korunması adına bu sektöre yönelik acil adımların atılması elzemdir.”
“Çiğ süt destekleme primine sadece 50 kuruşluk bir artış yapılması, üreticinin yaşadığı ağır maliyet yükünü hafifletmekte ne derece etkili olacaktır?”
Karal, verdiği önergede Bakan İbrahim Yumaklı’dan şu sorulara yanıt verilmesini istedi:
1) Çiğ süt destekleme primine sadece 50 kuruşluk bir artış yapılması, ülkemizde hayvancılığı ayakta tutmaya çalışan üreticinin yaşadığı ağır maliyet yükünü hafifletmekte ne derece etkili olacaktır? Bu sınırlı artışla, üreticilerin sektörde kalmasını sağlamak, kırsaldan kente göçü önlemek ve Türkiye’nin gıda güvenliğini korumak mümkün müdür?
2) Süt üreticilerinin yaşadığı ekonomik zorlukların azaltılması ve sürdürülebilir bir üretim döngüsünün temin edilmesi amacıyla, süt fiyatlarının üretim maliyetlerini karşılayacak seviyeye çekilmesine yönelik yeni bir destekleme politikası planlanmakta mıdır?
3) TÜSEDAD’ın önerdiği üzere, 1 litre soğutulmuş çiğ süt tavsiye fiyatının üretim maliyetlerinin üzerine konulacak yüzde 20 kâr oranı ile belirlenmesi konusunda bir düzenleme yapılması düşünülmekte midir?
4) Süt üreticilerinin maliyetlerini karşılamasına ve sektörde sürdürülebilirliğin sağlanmasına yönelik hangi destekler sağlanmaktadır?
5) Süt üreticilerinin ineklerini kesime göndermesinin et arzı ve fiyatlarına etkisini azaltmak amacıyla hayvancılık sektörüne yönelik uzun vadeli sürdürülebilir bir planlama yapılmakta mıdır? Yapılmakta ise bu planın ana unsurları nelerdir?
6) Üreticilerin zarar etmeden, kırsalda kalkınmanın sağlanması ve kırsal göçün önlenmesi adına çiğ süt üretim maliyetlerine göre bir fiyatlandırma sistemine geçilmesi ve bu sistemin aylık bazda gözden geçirilmesi hususunda bir çalışma mevcut mudur?
7) Bakanlığınızca, süt ve et sektöründe dışa bağımlılığı azaltmak amacıyla yerli damızlık hayvan ırklarını geliştirme, verimliliklerini artırma ve iklim şartlarına uygun hale getirme gibi çalışmalar yürütülmekte midir? Bu konuda yerli üreticilere verilen destekler nelerdir?
8) Çiftçilerin, özellikle anaç hayvanların kesime gönderilmesi gibi stratejik açıdan riskli durumlara başvurmalarını önlemek için hangi somut adımlar atılacaktır? Bu konuda Bakanlıkça belirlenmiş bir kriz planı bulunmakta mıdır?
9) Süt üreticilerinin maliyetlerini düşürmeye yönelik enerji, yem gibi temel girdilerde yapılacak vergi indirimleri veya teşvikler düşünülmekte midir? Bu tür düzenlemelerle üreticilerin maliyetlerinin azaltılması planlanmakta mıdır?
Yorum Yazın