Gökhan Zan, TİP'in Hatay Büyükşehir Belediye Başkan adayı oldu

TİP'in Hatay Büyükşehir Belediye Başkan adayı Gökhan Zan, şu açıklamalarda bulundu:

"Ben Hatay ve Hataylılarla birlikte büyüdüm. Yeri geldi bir kap yemeği yeri geldi bir kap suyu bölüştük. Hatay manevi duyguların ve en yoğun yaşandığı ecdadın hasta yatağında düşman elinden kurtardığı en değerli emanet olması sebebiyle bambaşka bir yerdedir bizler için. Ben de bir Hataylı olarak Türkiye’nin en büyük camialarında hem Beşiktaş hem Galatasaray hem de Milli takımımıza hizmet etme onuruna eriştim. Kimsenin hakkını yemedim, kimseye kötü söz etmedim, haksızlığa sessiz kalmadım. Biz 6 Şubat’ta saatler 4.17’yi gösterdiğinde maalesef kimimiz öldük kimimiz yetim kaldık kimimiz eksik kaldık. O üç gün yanımızda kimse yoktu. Kim vardı biliyor musunuz? Halk vardı milletin dayanışması vardı. Onların ruhunu yanımızda hissettik. Ben Türkiye’deki tüm milletimize Avrupa’da dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan bizimle canı atan bizlerle birlikte bir lokma ekmeği paylaşan tüm halkımıza çok teşekkür ediyorum. İyi ki varlar. Ne o sabah ne sonraki günler boyunca maalesef yanımızda devlet kurumlarını ve belediyeleri göremedik. İlk 3 gün terk edildik. AFAD da gelmedi yardım da gelmedi. Umutsuzluğa kapıldık öfkemizi haykırdık ama bizim umudumuz halkımızın ülkenin dört bir yanında hemen o sabah uzattığı milyonlarca el oldu. O ANLARDA belki acıdan kıvranıp soğuktan titriyorduk ama bizi ayakta tutacak olanın halkın dayanışması olduğunu anlamıştık. İnsanımız elinde avucunda ne varsa gönderdi yetmedi kendisi de geldi. Enkazlar çıplak elleriyle girdiler onlarca insanı çıkardılar. Biz o elleri hala tutuyoruz.

"İktidardan farkı olmayanları desteklemeye mecbur bırakılmamızı da konuşacağız"

Deprem değil ihmal öldürüyor. Alınmayan önlemler nereye harcandığını bilmediğimiz deprem vergileri, imar afları nedeniyle bu büyük acıları yaşadık. Oysa bugün aramızda olmayan on binlerce insanımızla güzel memleketimiz Hatay’da yaşamımızı sürdürüyor olabilirdik. Şimdiye kadar iktidarı konuştuk ama iktidardan farkı olmayanları desteklemeye mecbur bırakılmamızı da konuşacağız.

"Lütfü Savaş'ın adaylığı Hatay halkına danışılmadan kararlaştırılmıştır"

Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı bu felaketin sorumluları arasındadır. Kendisi bu sorumluluğu kabul edip geri çekilmek yerine partisi tarafından yeniden aday gösterilmiştir. Bu adaylık kendisine daha önce oy vermiş Hatay halkına danışılmadan kararlaştırılmıştır. 6 Şubat gecesi halk CHP’nin önüne gerçek anketi koymuştur. O yüzden bu tabloyu görüp sessiz kalmamız mümkün değildir.

"Bir vatandaş ile kötü ile kötünün iyisi arasında tercihe zorlanmaktan bıktım"

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Hatay benim şahsi meselem değildir’ sözünü bir kenara atamazdım. Hatay sadece Hatay'ın şahsi meselesi değildir 85 milyon insanın şahsi meselesidir. Bir vatandaş ile kötü ile kötünün iyisi arasında tercihe zorlanmaktan bıktım. Artık değişmek şart. O nedenle bugün bir yola çıkıyoruz. Toplumumuzla, fikir insanlarıyla, hukukçularla, Hatay'ın tarihini bilen insanlarla, genciyle, yaşlısıyla Hatay halkına sorduk, onları dinledik. Hatay ittifakı etrafında ve Türkiye İşçi Partisi çatısı altında Hatay Büyükşehir Belediye başkan adayı olmam konusunda görüş birliğine vardık. 

CHP'ye ve Lütfü Savaş'a çağrı: Deprem suçlarına adı karışmış birini yeniden aday göstermeniz kabul edilemez; çekilin, Hatay ittifakı etrafında birleşelim

Adaylığım yalnızda Lütfü Savaş'a değildir elbette. Hatay'ı depremde yalnız bırakan ya da bu felakette sorumluluğu bulunan iktidara ve muhalefete karşı adayım. Buradan iki çağrım var. CHP'ye deprem suçlarına adı karışmış birini yeniden aday göstermeniz kabul edilemez. Yaptırdığınız hiçbir anket enkazda yaşamını yitiren 50 binden fazla canımızın olduğu gerçeğinden daha doğru sonuçlar vermez. Yapmayın! İkinci çağrım lütfü Savaş'a gelin çekilin, Hatay ittifakı etrafında birleşelim.

"Hâlâ hiçbir şey için geç değildir"

Buradan tüm Hatay halkına, hep birlikte bu kötü gidişe dur diyelim ve değiştirelim. Buradan açıkça söylüyorum bizim halkımızın çıkarından başka gözettiğimiz bir çıkar yoktur. Sayın genel Başkanımız Erkan Baş, Hatay’da deprem suçlarını kabul etmeyen halkımızı seçeneksiz bırakmayacağını söylemişti. Bugün o sözü tutuyoruz. An itibariyle kenti akıl ve bilimin rehberliğinde ayağa kaldırmaya niyetli herkesle birlikte yürümeye başlayacağız. Hâlâ hiçbir şey için geç değildir. 

Hatay’da Asi Nehri geçer ama rantı geçirmem imar affını geçirmem adam kayırmacılığı da hiç geçirmem."