Prof. Dr. Sema Kalaycıoğlu yazdı:

Gündemdeki ince ayrıntı: Ruanda

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Gündemdeki ince ayrıntı: Ruanda
Abone ol

Kaynakları zengin, insanları yoksul, kabile ve komşu savaşları ile sürekli kan kaybeden Afrika’da, sömürge bağlarının çözüldüğü 1960 lı yıllardan sonra belki ilk köklü kalkınma atılımları, 2000 li yıllarda yapıldı. Hatta bazı ülkeler Afrika ölçüsünde birinci lige girmek için yeni açılımlar deneyerek, fırsatları değerlendirmeye, başarılarını ise Mo İbrahim[1] gibi zengin bir girişimcinin geliştirdiği yöntemlerle ölçmeye başladı. Uluslararası medyadan da izlenebileceği gibi Afrika heyecanı artarak devam ediyor. “Afrika’nın İçinden (Inside Africa)”, “Afrika Sesleri(African Voices” veya Afrika’da “değişim yaratanlar” (Change Makers) gibi programlar şimdi ilgi odağı. Kıtada fark yaratan temiz su ve yeni üretim projeleri anlatılıyor. Sahra altı Afrika ülkelerinin küresel moda dünyasında yarattığı renkli farka dikkat çekiliyor. Edebiyat, müzik ve görsel sanatlar açısından elde edilen başarılar ödüllendiriliyor. Afrika kan elmaslarına, kakao üretimindeki çocuk işçi istismarına, eski ve yeni salgın hastalıklarına ve bitmez tükenmez açlık, kuraklık, hala süren savaşlara ve insan hakları ihlallerine rağmen yeni trend.  Bu trendi yeni şapkalarıyla eski sömürgeciler kadar, Çin, İran, Suudi Arabistan, İsrail ve Japonya da yakalama peşinde. Amaç yerine göre dini kisveyle, altyapı ve ağır sanayi yatırımları ile başta petrol olmak üzere yine kıtanın doğal kaynaklarından yararlanmak, Afrika’nın ucuz insan gücünü ve gani kaynaklarını kullanmak. Birleşik Krallık(BK) eskinin yeni yüzle geri dönüşü. Türkiye ise “yenice eleğim, onu nerelere asayım?” hesabı ile Afrika’da. Mali, Gambiya, Gana, Somali ve Sudan derken Ruanda da listede.

Ah Şu İngilizler!

Bildiği gibi Ruanda Alman Doğu Afrika, sonra ve Belçika sömürgesi olarak kayda geçen tarihinden sonra 1962 yılında bağımsız olmuştu. Ülkenin bağımsızlığı izleyen 32 yılı, 1994 e kadar savaşlar ve iç savaşlarla geçen kayıp yıllar oldu. Ama Ruanda 2000 lerin başından itibaren ekonomik, sosyal ve siyasi olarak toparlanmaya başladı. Afrika Birliği(African Union) içinde komşuları ile barışı tesis ederken, Frankofon geçmişinden kopmadı. 2009 yılında ise İngiliz Ülkeler Topluluğuna (British Common Wealth) katılarak, AB den ayrılma hazırlıkları yapan BK ile ilişkilerini geliştirdi. Başlatılan ortak kalkınma programlarının da yardımı ile Ruanda’nın insani kalkınma (Afrika ülkeleri arasında 10.), ekonomik fırsatlar(9.) ve güvenlik açısından(9.) ilerleme kaydetmesi, bu ülkenin Mo İbrahim raporlarına da olumlu referans olarak yansıdı. Ruanda, 2022 de yüzde 18 civarında seyreden enflasyona rağmen, son 5 yılda kaydettiği ortalama yüzde 7.6 lık büyüme hızı ve düşük işsizliği sayesinde sefalet tedrici bir azalma kaydetti. Şimdilik sadece 14 milyon nüfusun olması da geçiş dönemi için olumlu bir özellik. Bununla birlikte Ruanda yaklaşık kişi başına 1000 dolarlık geliri ile hala gelişmekte olan ülkelerin en fakirleri arasında. 2035 de yukarı orta gelir ve 2050 de yüksek gelir ülkesi olma hedefleri, Birleşik Krallıkla ortak yürüttükleri kalkınma planında vurgulanıyor. Temmuz 2023 de yayınlanan BK–Ruanda Kalkınma Ortaklığı raporuna göre yürütülen program, BK ın Ruanda’daki Uluslararası Kalkınma Stratejisi olup, küresel, ekonomik, güvenlik odaklı, bilimsel ve uzun vadeli. Son yılların tüm alışılmış kavramlarına bu çerçevede yer verilmiş. Şeffaflık, hesap verebilirlik, sürdürülebilirlik, çevre dostu bir yaklaşımın dört önceliği var: Onurlu, sürdürülebilir ve güvenilir yatırım akışını sağlamak. Kadınlara başarıları için fırsat eşitliği ve tercih özgürlüğü tanımak. Yaşam kurtaran ve yaşam kalitesini yükselten insani çalışma planlamak ve nihayet iklim değişikliğine karşı önlem olarak doğayı korumak ve küresel sağlığa katkıda bulunmak[2]. Raporda, BK nın 1998 den bu yana Ruanda’ya kalkınma yardımı yaptığı ve ülkedeki yoksulluğun kısmen bu yardımlar sayesinde azaldığı açıklanıyor. Ama artık amacın maddi yardımdan çok hedeflenmiş teknik destek verilmesi olduğuna dikkat çekiliyor. Ruanda’nın Afrika’nın tümü için iyi bir örnek olması,  BK için de yeni ve iyi bir reklam. Hedeflenmiş alanlardan en önemlisi eğitim olarak açıklanmış. Devlet okullarında ilkokul çocuklarına başlatılan İngilizce ve matematik dersleri ile genel bir başarı elde edildiği, 2024 den itibaren eğitimin özellikle kız çocukların eğitimine odakladığı belirtiliyor. İkili yatırım ilişkilerinin BK Yatırım Ortaklığı(British Investment Partnership) kapsamında yürütüldüğü ve Ruanda’nın Ticaret sistemini yeniden yapılandırarak geliştirmeyi hedeflediğini açıklanıyor. AB den Brexit ile ayrılan BK, Afrika’ya yeniden Ruanda üzerinden dönüyor. Ruanda’ya güvence veriyor ve bu ülkeye imalat sanayiinde, tarımda, araştırma ve yaratıcılıkta duyulan güvene vurgu vuruyor. Bu arada Afrika Birliğine en büyük askeri birlik katkısının Ruanda tarafından yapılıyor olması da dikkat çekici. Ruanda’nın yeniden yapılanmasında şimdi BK ın önemli rolü var. Ya Türkiye’nin orada ne işi var?

Türkiye’nin Afrika Çıkarmasında Ruanda’nın Yeri 

Bilindiği gibi 2005 den sonra kazandığı ve biraz da abarttığı özgüvenle, Türkiye de Afrika muhipleri arasına girdi. Belki biraz da Sarkozy’in “Avrupa’da ne yapacaksınız? Afrika’ya yakınlaşsanıza!” teşviki ile AB üyelik müzakerelerinin açıldığı Aralık 2005 den sonra 2006 yılını “Afrika yılı” olarak ilan ederek Afrika çıkarmasına başladı. Sonunda ümit kesilen AB müzakerelerine karşı, zaten geçmişi 1980 li ve 90 lı yıllara dayanan Afrika serencamı 2006 dan sonra hızlandı. Okullar, sağlık hizmetleri, açılan yeni dış temsilcilikler, sayıları arttırılan THY uçak seferleri, verilen dış yardımlar ve geliştirilen ikili ilişkilere, TSK nın başlattığı askeri eğitim hizmetleri de eklendi. Batı Afrika’daki askeri eğitime ilaveten 2010 da imzalanan anlaşmayla 2012 den itibaren Somali ordusunun eğitimine başlandı. Mogadişu Askerî Eğitim Üssünün 2017'de açılması ile Türkiye’nin Afrika boynuzundaki etki alanı hızla genişledi. Sudan, Tanzanya ve Uganda’daki demiryolu, köprü ve liman yatırımları zamanla kıta içine de yayılmaya başlayınca, 2014 de Ruanda’da açılan büyükelçilik, 30 yıl sonra istikrara kavuşan bu ülke ile ilişkilerin pek çok alanda ilerlemesini sonuçlandırdı. 2016 da Ruanda ile imzalanan eğitim anlaşması ile geliştirilen ikili ilişkiler, 2018 den itibaren ekonomik nemasını vermeye başlayınca, ticaret hacmi aynı yıl 21 milyon, 2019 da 32,4 milyon ve nihayet 2022 de 178 milyon Dolara ulaştı[3]. Türk şirketleri Ruanda’da 5 yıl içinde yaklaşık yarım milyar dolarlık yatırım faaliyetine girince, turizm hizmetlerinde de işbirliği kapısı aralandı. Dolayısıyla aslında şimdi gündemi işgal eden ilişkiler, Ruanda ekonomisinin de toparlanmaya başladığı yıllara koşut olarak 10 yıl önce başlamıştı da şimdi dikkat çekiyor.  Bunda AKP nin şeffaf olmayan ve tek kişiye bağlı politikalarının, özellikle güvenilmeyen göçmen kabul ve vatandaşlık ihsan politikasının etkisi büyük. Bir de para ve şahsi menfaat karşılığı her şeyin yapıldığı, ülke nüfusunun göçmenlerle ikame edildiği endişesinin payı var. Artan Afrika ilgisi Türkiye’yi, AB den ayrılan BK ile Ruanda’da buluşturmuşsa bundan nasıl bir ulusal çıkar beklenmeliyiz? Ruanda’dan öte BK ya verilen ulusal taahhütler olup olmadığı, kamu vicdanını tedirgin ediyor. Yoksa Ruanda da Türkiye için çok ta yeni olmayan bir başka Afrika açılımı.

Ama işte özellikle Ocak 2023 de Ruanda ile imzalanan 3 anlaşmanın Mayıs 2024 de yürürlüğe girmesi ile İngiliz parmağının işe nerede karıştığı merak ediliyor. Güven sukut edince, tevatürün şüyuu vukuundan beter olmaya başlıyor. Şimdi yetkililerin kamuoyuna önemli bir bilgi borcu var: Ruanda’dan İstanbul’a, İngiltere ile yapılan anlaşma gereği düzensiz göçmen geliyor mu? Geliyorsa bunun karşılığında ne kadar Sterlin veya Dolar alındı? Gelen veya gelecek göçmenler Dünya Bankası Projesi uyarınca tarımda mı istihdam edilecek? Bunlar cevabı alınamayan ve akla ziyan sorular.

[1] Mo İbrahim Foundation an African organization providing an African voice on current global challenges. https://mo.ibrahim.foundation/ and Ibrahim Index of African Governance (IIAG). The IIAG is a tool that measures and monitors governance performance in African countries. https://mo.ibrahim.foundation/our-research/iiag 

[2]“UK–Rwanda development partnership summary” (July 2023), https://www.gov.uk/government/publications/uk-rwanda-development-partnership-summary/uk-rwanda-development-partnership-summary-july-2023#:~:text=Rwanda’s%20Vision%202050%20sets%20the, high%2Dincome%20country%20by%202050.

[3] Bknz https://www.aa.com.tr/tr/gundem/disisleri-bakani-cavusoglu-ruanda-basini-icin-makale-yazdi/2786121


Yorum Yazın