İYİ Parti: Bu taslağa Öğretmenlere Mobbing Kanunu diyebiliriz

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
İYİ Parti: Bu taslağa Öğretmenlere Mobbing Kanunu diyebiliriz
Abone ol

İYİ Parti, Öğretmenlik Mesleği Kanun Teklifine şerh koydu: “Meslek kanunu adı altında öğretmen atamalarının tamamen kontrol altına alınmasıdır.”

İYİ Parti’nin Öğretmenlik Mesleği Kanun Teklifine ilişkin açıklaması şu şekilde:

“4.Anayasa Mahkemesi Kararının Göz Ardı Edilmesi:
Anayasa Mahkemesi'nin 13/7/2023 tarihli ve E: 2022/47, K: 2023/124 sayılı kararıyla iptal edilen önceki düzenlemenin yerine getirilmesi amacıyla hazırlanmıştır. Anayasa Mahkemesi, önceki düzenlemede özellikle aday öğretmen değerlendirme komisyonu konusunda Anayasa'ya aykırılık tespit etmiştir. Mahkeme, bu konularda idarenin keyfiliğine yol açabilecek düzenlemeleri iptal etmiş ve yasama organına yeni bir düzenleme için 9 ay süre vermiştir. O sürede geçmiş, farklı bir meslek kanunu meclise sunulmuştur.

Teklifin Tümü Üzerinde Değerlendirme:

Kanun teklif metninin eksik ve sakıncalı pek çok yönünün bulunduğu ve geri çekilmesi gerektiğini komisyonda dile getirdik.
Komisyonda kanun teklifi ile ilgili genel görüş ve önerilerimizi aşağıdaki gibi sıraladık.
Eğitimin niteliğini, kalitesini ve gücünü doğrudan etkileyen en önemli faktörlerden birisi şüphesiz ki öğretmenlerdir. Çünkü öğretmenler, eğitim sistemi içinde politika ve stratejileri uygulayan, uygulama sonuçlarını gözlemleyen ve aksayan yönlerin tespitini yapma imkânına sahip olan temel unsurlardır. Diğer bir ifadeyle öğretmenler, bir ülkede belirlenen eğitim politikalarını uygulayan ve anlamlı kılan temel taşlardır.
Öğretmenlik Meslek Kanununun amacı; Öğretmenliğe saygınlık kazandırmak, öğretmenlerin özlük haklarını iyileştirmek ve öğretmenlerin mesleki gelişimini düzenlemek olmalıdır.
Bu taslağa Öğretmenlere Mobing Kanunu diyebiliriz. Öğretmenlik Mesleği Kanunu, öğretmenliğin yararına ve saygınlığının artırılmasına yönelik değil tam tersine öğretmenlik mesleğini tehdit edici ve özellikle sınırları belirlenmemiş, kervan yolda dizilir mantığıyla muğlak bir akademi vasıtasıyla öğretmen atamalarını baskı altına alma hedefiyle hazırlanmıştır.

Bu taslak metin bir meslek kanunu değildir. Meslek kanunu adı altında akademi dayatmasıdır. Meslek kanunu adı altında ceza dayatmasıdır. Meslek kanunu adı altında öğretmen atamalarının tamamen kontrol altına alınmasıdır.

Ülkenin en büyük meslek grubunu oluşturan Öğretmenlerle ilgili Meslek Kanununun da adaylık sürecinden emekliliğe, özlük haklarından disiplin hükümlerine kadar tüm süreçleri kapsaması beklenir.

Öğretmenlik Meslek Kanunu bu haliyle aday öğretmenlik, öğretmenliğe atanma, Milli Eğitim Akademisinin kuruluşu gibi sığ bir alana sıkışmış görünmektedir. Akademinin kuruluşu, disiplin hükümleri, hazırlık vb. Bu da akademinin aslında yeni atanacak öğretmenleri baskı altına almak için yapıldığını göstermektedir.17 sayfalık Öğretmenlik Meslek Kanunu teklifinde mesleki gelişime 0,33 sayfa ayrılmış, disiplin hükümlerine tam 4,5 sayfa yani (13,5 kat) sayfa ayrılmıştır. Meslek kanunu değil ceza kanunu niteliğinde bir kanun hazırlanmıştır.

Mesleki gelişim önemlidir ve mesleki gelişimin nasıl yapılacağı, neleri kapsayacağı, yöntemi, kredisi, kapsamı, süresi, kişiye özelliği vurgulanarak ortaya konmalıdır. ÖMK ile getirilen Akademi, eğitim fakültelerine paralel bir yapılanma içerisindedir. Sanki önümüzdeki süreçte öğretmen yetiştirme işini devralmayı hedeflemektedir.

Milli Eğitim Akademisindeki 3 ila 4 dönem hazırlık uygulamaları, eğitim fakültesi mezunlarına uygulanmamalıdır. Zaten formasyon ve alan eğitimi ile mezun olan diploma sahibi öğretmenlere yeniden eğitim vermenin bir anlamı yoktur.

Bu durum Eğitim fakültelerini itibarsızlaştırmaktadır. Nitelikli öğretmen yetiştirmenin yolu öğretmen liselerinin yeniden açılmasıdır. Eğitim fakültelerinin kontenjanlarını, öğretmen ihtiyacını dikkate alacak şekilde sınırlandırılması ve sayılarının azaltılması önem arz etmektedir. Eğitim fakültelerine girişte taban puanı yükseltilerek, bu programları başarılı öğrencilerin tercih etmesi sağlanmalıdır.
Eğitim fakültelerinin bölümlerini, eğitim politikalarına ve çağın gerektirdiği yeniliklere uygun olarak yeniden yapılandırılmalı ve öğretmen yetiştirme programlarının niteliği güvence altına alınmalıdır.

Milli eğitim akademisinde; görevdeki öğretmenlere mesleki gelişim, akredite, sertifika programları, dijital beceri, uzaktan eğitim teknolojilerinin etkin kullanımı ve öğretmenlik mesleği ile ilgili konularda hizmet içi eğitim verilmelidir.

Milli Eğitim Akademisinde mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarında öğretmen olmak isteyen ve başvuru kriterlerine uygun adayların pedagojik formasyon almalarını sağlanmalıdır.
Kadrolu öğretmenlik kurumsallaşmalı, sözleşmeli ve ücretli öğretmen uygulamaları kaldırılarak çalışma barışı sağlanmalıdır.

Öğretmen atamalarında aile bütünlüğünü göz önünde bulundurulmalıdır.
Kalkınmada öncelikli bölgelerde görev yapan öğretmenlerimizi, ek imkânlarla desteklenmelidir.

Öğretmenlik Meslek Kanunu Teklifi, Türk eğitim sisteminin ve öğretmenlik mesleğinin karşı karşıya olduğu sorunlara kapsamlı ve kalıcı çözümler getirmekten uzaktır. Bu teklif, eğitim camiasının beklentilerini karşılamamakta, öğretmenlerin haklarını korumamakta ve Türkiye'nin eğitim alanındaki temel sorunlarına çözüm sunmamaktadır.

Öğretmen mesleği kanunu öğretmenlere şiddetle ilgili cezai madde içermektedir. Olumlu bulduğumuz madde bu maddedir.

Ülkemizin geleceği olan çocuklarımızın eğitimi ve bu eğitimi verecek öğretmenlerimizin mesleki gelişimi, hakları ve çalışma koşulları son derece önemlidir. Ancak, bu kanun teklifi maalesef bu hayati konuları yeterince ele almamakta, hatta bazı yönleriyle mevcut sorunları derinleştirme riski taşımaktadır.

Saray’da hazırlanan ve genellikle iktidar partisi milletvekilleri tarafından bile kapsamı tam bilinmeyen, Komisyona getirilmiş olan bu kanun teklifinin eğitim camiasının paydaşlarının ihtiyaçlarına cevap verebilmesi için Komisyonda büyük gayret gösterilmiştir.  İYİ Parti olarak, maddeler üzerinde verdiğimiz 18 önerge reddedilmiştir. Anlaşılacağı üzere, sendikalar, sivil toplum kuruluşları ve akademik çevreler dışlanarak hazırlanmış olan bu kanun teklifi oy çokluğuyla genel kuruldan geçse bile eğitim alanındaki tüm muhatap ve birleşenlerin beklentilerine cevap vermeyecektir.

Teklifin taslak hâlindeki ilk ismi Öğretmenlik Mesleği ve Millî Eğitim Akademisi Kanunu’dur. Bu isim her ne kadar Öğretmenlik Mesleği Kanun Teklifi olarak değiştirilmiş olsa da teklifin haiz olduğu maddeler bakımından Millî Eğitim Akademisi’nin kuruluş amacına hizmet etmektedir. Teklif metni gerekçeleriyle incelendiğinde, esas maksadın, iktidarın kendi zihniyetine uygun öğretmen yetiştirmek için Millî Eğitim Akademisi’nin kurulmasında ısrarcı olduğu açıkça görülecektir.”

 


Yorum Yazın