Dün, KYK Yurdu’nda asansör düşmesi sonucunda bir öğrenci yaşamını yitirdi. Asansörün arızalı olup olmadığı tartışma konusuydu ama bu olaya varana kadar KYK öğrenci yurtlarında öğrencilerin karşılaştığı birçok sorun daha vardı ve bu artık sınırı aşan oldu…
Çok sayıda üniversite öğrencisini küçücük odalara sıkıştırma,
Yemeklerin içinden çıkan envai çeşit böcek türleri,
Dün gece de bir gencin ölümüne sebep olan asansör gibi sonu gelmez teknik problemler.
KYK yurtları öğrenciler için devlet eliyle iyi şartlar sunması gerekirken gençlerin ortalama dört yıl boyunca kaldıkları bir hapishane işlevi görüyor.
Bunu sadece üniversite öğrencilerinin dediklerine dayanarak söylemiyorum.
Yıllar önce kendisi de yıllarca o yurtlarda kalmış biri olarak ifade ediyorum.
Tabii o zamanlar da durum oldukça kötüydü. Ama yıllar sonra bile bir adım ileri gidilememiş olması KYK’nın da Türkiye’nin genel durumuyla aynı doğrultuda ilerlediğini gösteriyor.
Geçmişte en fazla 4 kişinin olması gereken bir odada 8 kişi kalıyordu.
Bugün de durum aynı.
Yemekler ihaleyi kazanmış bir firma tarafından yani özel bir firma tarafından yapılmasına karşın hiçbir kaliteli içerik çıkmıyordu. Bu işten para kazanan işletmecilerin nasıl olsa bize muhtaçlar tarzında bir tavırları vardı.
Bugün de durum aynı. Üstelik özensiz hazırlanmış yemeklerin içerisinden çıkan; böcekler, saç kılları v.b. şeylerin fotoğraflarını tüm Türkiye’deki KYK’lardan örneklerle görüyoruz.
Teknik problemler kısmına gelirsek KYK’da kaldığım dönem milattan önce değildi ancak ilk yıllarımda odalarda priz bile yoktu. İnternet sadece gece yarısı erişilebilen bir hizmetti.
Bugüne gelirsek bildiğimiz kadarıyla internet sorunu bugün bile devam ediyor. Zamanla halledilmesi gereken sorunlar zaman içerisinde çözüme kavuşmuyor; ya olduğu gibi duruyor ya da biri düzelip diğeri bozuluyor.
Adnan Menderes Üniversitesi’nde eğitim gören ve bir KYK öğrenci yurdunda kalan Zeren Ertaş da aynı böyle bir giderilmeyen/giderilemeyen problemden sonra hayatını kaybetti.
Aydın KYK Güzelhisar Kız Öğrenci Yurdu’nda kalan Ertaş ve arkadaşları iddiaya göre 15 kişilik bir asansöre 16 kişi bindiler ve bir arıza meydana geldi. Asansörün aşırı yük sebebiyle kaymaya başlamasıyla, panik yapan genç kız kendisini dışarı atmak istedi. Ancak Ertaş asansörle duvar arasına sıkışarak can verdi.
Buradaki sorun KYK’daki klişe haline gelmiş giderilemeyen problemlerden biri olarak gözüküyor. Resmi makamlar tarafından asansörün bakımının yapıldığına dair açıklamalar geldi. Fakat asansörün düşmesi olayında; birçok akıl karıştıran ve bizi asansör bakımının yapılmadığı kanısına vardıracak birçok detay var.
Öncelikle, uzmanların da söylediğine göre ağırlık olağandan fazla geldiyse yani 15 kişi binebilir yazarken 16-17 kişi binse de, ‘aşırı yük sinyali’ verir ve hareket etmez.
Mantık kısmında da değerlendirirsek, ortalama bir kilo baz alınarak 15 kişilik denildiyse; kadınların kilo ortalaması ortalama kilodan büyük bir ihtimalle oldukça düşük olacaktır. Tabii eğer erkek asansörü ya da kadın asansörü diye bir şey yoksa (!)
Hadi diyelim ağırlık fazla olsa da uyarı vermedi. Denetimlerde geçmiş asansörde (!), sadece bu konuda sıkıntı vardı.
İkinci olarak ‘regülator halatı’ isimli fren yapan bir sistem daha var. O da asansörün düşmesini önleyecektir. Ama o da yok gözüküyor ki genç kız asansör ile duvar arasına sıkıştı.
Üçüncü olarak düşüşü yavaşlatmak için alt kısımda bir de tampon bulunuyor. En kötü o devreye girecektir. Tabii Ertaş araya sıkıştığı için bu sistemin devreye girip girilmediğini bilemeyeceğiz.
Sonuç olarak az ya da çok bir ihmal söz konusu. Her şekilde asansörün hizmet vermemesi ya da sorunsuz bir şekilde hizmette olması gerekirdi.
KYK yurtları gençlere evlerinde uzakta konforlu bir yaşam sağlamak için var olmalı, hapishane hayatı yaşatmak için değil…
Yorum Yazın