Öğretmenlik Mesleği Kanun Teklifi 30 saatlik görüşmenin ardından komisyondan geçti

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Öğretmenlik Mesleği Kanun Teklifi 30 saatlik görüşmenin ardından komisyondan geçti
Abone ol

CHP’nin, ‘Atatürk ilke ve inkılaplarına, Anayasa’da ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine bağlı ve”  ibaresinin eklenmesini ilişkin önergesi  iktidar oylarıyla reddedildi.

Milli Eğitim Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu’nda, meslek örgütü, sendika, muhalefet tarafından tepkiyle karşılanan 3’ü geçici, 39 maddelik Öğretmenlik Mesleği Kanun teklifi 30 saatlik maratonun ardından Cumhur ittifakı oylarıyla kabul edildi. CHP, DEM Parti ve İYİ Partinin verdikleri önergelerin tümü reddedildi. CHP İstanbul Milletvekili Suat Özçağdaş, “Hiçbir önergeyi kabul etmediler, maddelerini hiç deldirmediler; gerçekten, bu üstün başarılarından dolayı iktidar partisi mensuplarını tebrik ediyorum” dedi. Teklifin gelecek hafta Genel kurul gündemine gelmesi bekleniyor.

Atatürk sansürü  


CHP’nin teklifin 6.maddesinin birinci fıkrası, a bendinde eklenmesini istediği, “Atatürk ilke ve inkılaplarına, Anayasa’da ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine bağlı ve” ibareye ilişkin önergesi de  reddedildi. CHP İstanbul Milletvekili Fethi Açıkel, teklife ilişkin, “Atatürk'ün adı Maarif Modeli Ortak Metninde bile bir tek defa geçmiyordu. Bakın, burada da benzer bir şekilde olabildiğince sansürlenerek geçmiş, bunu doğru bulmuyoruz” dedi. İYİ Parti Manise Milletvekili Şenol Sunat, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modelinde de aynı şekilde Atatürk ilke ve inkılapları ve Atatürk milliyetçiliği lafzı asla yok; öğrenci yetiştirmede, program hazırlamada bunlar maalesef ifade edilmemişti” diye konuştu.  


Hülya Özmen- Muhalif Özel


TBMM, Milli Eğitim Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu’nda, meslek örgütü, sendika, muhalefet tarafından tepkiyle karşılanan 3’ü geçici, 39 maddelik Öğretmenlik Mesleği Kanun teklifi 30 saatlik maratonun ardından Cumhur ittifakı oylarıyla kabul edildi. CHP, DEM Parti ve İYİ Partinin verdikleri önergelerin tümü reddedildi.  CHP İstanbul Milletvekili Suat Özçağdaş, “Hiçbir önergeyi kabul etmediler, maddelerini hiç deldirmediler; gerçekten, bu üstün başarılarından dolayı iktidar partisi mensuplarını tebrik ediyorum” dedi.  İktidar kanadına, “Tutanaklara bakın, çok öneriler oldu, her şeye kulağınızı kapatmayın, buradan alabileceklerinizi alın” önerisini yapan Özdağdaş, “Çok somut olarak yapılabilecek sembolik işler var, Atatürk'le ilgili maddelerin geri girmesi gibi mesela çünkü yasada var zaten bunlar özel bir sıkıntı yoksa. Dolayısıyla buradan Genel Kurul öncesi bir mesaj vermek istiyorum: Bu çalışmalar boşa gitmesin, birbirimizi hiç duymamış olmayalım derim”.


CHP’nin Atatürk önergesi reddedildi


CHP’nin teklifin 6.maddesinin birinci fıkrası, a bendinde eklenmesini istediği, “Atatürk ilke ve inkılaplarına, Anayasa’da ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine bağlı ve” ibareye ilişkin önergesi de reddedildi. CHP İstanbul Milletvekili Fethi Açıkel, teklife ilişkin, “Atatürk'ün adı Maarif Modeli Ortak Metninde bile bir tek defa geçmiyordu. Bakın, burada da benzer bir şekilde olabildiğince sansürlenerek geçmiş, bunu doğru bulmuyoruz” dedi. İYİ Parti Manisa Milletvekili Şenol Sunat, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modelinde de aynı şekilde Atatürk ilke ve inkılapları ve Atatürk milliyetçiliği lafzı asla yok; öğrenci yetiştirmede, program hazırlamada bunlar maalesef ifade edilmemişti” diye konuştu.    ‘Yöneticilerin ödev ve sorumlulukları’ başlıklı madde şöyle:  
MADDE 6- (1) Yöneticiler: a) Anayasa, kanunlar ve ilgili diğer mevzuat hükümleri doğrultusunda Türk millî eğitiminin genel amaç ve temel ilkelerine uygun olarak yönetim ve denetim görevlerini yürütür.
 
Öğretmenlik Mesleği Kanun  Teklifi görüşmelerinde CHP ve İYİ Parti sözcülerinin açıklamalarından bir bölüm şöyle:
 Açıkel: Atatürksüzleştirme, bir Cumhuriyetsizleştirme, bir Yurttaşsızlaştırma anlayışı
FETHİ AÇIKEL ( CHP-İstanbul) - Şimdi, burada bir Atatürksüzleştirme, bir cumhuriyetsizleştirme, bir yurttaşsızlaştırma anlayışının maalesef izlerini görüyoruz. Şimdi, bunun Öğretmenlik Meslek Kanunu'nda yer alması son derece düşündürücü ve vahim; bunu kabul etmemiz mümkün değil. Anadolu aydınlanması, yurttaşlık felsefesi kız çocuklarının okutulmasını, kadın-erkek eşitliğinin yerleştirilmesini baz alıyor. Şimdi, eğitimde sadeleşme iddiası var ama eğitimde sadeleşme iddiası, buradaki Atatürk ve Türk cumhuriyeti, Türkiye Cumhuriyeti devrimlerinin vurgusunu ve öğretmenlerin bu yöndeki temel tarihî ve ahlaki sorumluluğunu yazmamayı, ifade etmemeyi maruz ve mazur göstermiyor. Atatürk'ün adını adım adım çıkaran, çocuklarımıza Atatürk'ün uygulamalarını, icraatlarını, vatan ve millet sevgisini, dünya sevgisini anlatmayan ve kitaplarda sinsi bir sansür uygulayan, sosyal bilimler derslerinin içeriğinde bunu hayata geçiren, hayat bilgisi derslerinin içeriğinde hayata geçiren, 1915 Çanakkale Zaferi'nin anmalarında maalesef bunu Atatürk'ün adını bir kez bile anmadan hayata geçiren, 30 Ağustos Zafer Bayramı'mızda Atatürk'ü anmadan bunu yapan, cuma hutbelerimizde, bayram hutbelerimizde Atatürk'ü ve Kurtuluş Savaşı kahramanlarını anmayan, Atatürk'ü ve kadroları zikretmekten imtina eden bir anlayışı kabul etmemiz mümkün değil. Bu metnin felsefesi maalesef Diyanet İşleri Başkanlığının kadroları tarafından hutbelerden Atatürk'ün ve cumhuriyetimizin adını çıkarırcasına bir cerrah titizliğiyle hazırlanmış; bunu kabul etmemiz mümkün değil. Atatürk'ün adı...
“Atatürk'ün adı Maarif Modeli Ortak Metni'nde bile bir tek defa geçmiyordu”
 Atatürk'ün adı Maarif Modeli Ortak Metni'nde bile bir tek defa geçmiyordu. Bakın, burada da benzer bir şekilde olabildiğince sansürlenerek geçmiş, bunu doğru bulmuyoruz. Şimdi, fikrî hür, vicdanı hür nesil yetiştirmek, Atatürk cumhuriyetinin köken, inanç, yaşam tarzı ayrımı gözetmeksizin bütün öğretmenlerimizi sorumlu ve yükümlü kıldığı, bizim de çocuklarımızı güvenle öğretmenlerimize emanet ettiğimiz bir felsefe şemsiyesi altında mümkün olabilir. Dolayısıyla bunu İsmail Hakkı Tonguç'un, Türkan Saylan'ın, Mustafa Necati'nin; eğitime hayatını vakfetmiş, ideallerini bu işe vakfetmiş binlerce öğretmenimizin rahatsız olmaması adına da yapmak zorundayız. Bunu ifade etmek istiyorum. Şimdi, kısaca toparlamak gerekirse de toparlıyorum Başkanım. Bakın, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi maalesef bir Atatürk kompleksi üzerine inşa edildi ve cumhuriyetin 2'nci yüzyılı maarif modeli de...
FETHİ AÇIKEL (İstanbul) - ...Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli de bunun izlerini taşıyor. Bu ülkede öğretmenlerimizin cumhuriyetin 2'nci yüzyılına Atatürk'ü anmadan girebileceğini düşünmek, ima edebilmek ve bunu Öğretmenlik Meslek Kanunu'nda yansıtabilmek aslında cumhuriyetin 2'nci yüzyılını Atatürksüz ve cumhuriyetsiz yürütüleceğini ima etmek anlamına gelecek; bizim bunu kabul etmemiz mümkün değil. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bizim bunu kabul etmemiz mümkün değil. Cumhuriyetin 2'nci yüzyılı cumhuriyetin ilk yüzyılında olduğu gibi Millî Eğitim Bakanlığının uhdesinde hazırlanan Öğretmenlik Meslek Kanunu'nda da Atatürk'ün ve cumhuriyet felsefesinin ışığında temel ilkeleri ve temel felsefeyi barındırarak kaleme alınmak zorunda. Aksi takdirde biz, Orta Doğu'nun geri kalmış devletleri, Orta Asya'nın diktatörlükleri ve etnik, dinsel savaşlarla boğuşan, kız çocuklarının okutulmadığı, çocuk yaşta evlendirildiği, geri kalmış, mühendisi, doktoru, hemşiresi olmayan, öğretmenleri ise merdiven altı kurumlarda çocuklarını eğiten bir ülkeye döneriz. Buna dönmeyeceğimizi biliyoruz ama 1 milyon 250 bine yakın öğretmenimizin kalbindeki Atatürk sevgisine, Atatürk felsefesine uygun bir şekilde, 5'inci maddenin girizgâhının cumhuriyetimizin temel felsefesine, yurttaşlık felsefesine uygun olarak kaleme alınması gerekiyor...
 
 Şenol Sunat: Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nde de aynı şekilde Atatürk ilke ve inkılapları ve Atatürk milliyetçiliği lafzı asla yok;
ŞENOL SUNAT ( İYİ Parti-Manisa) - Değerli Başkan, saygıdeğer Komisyon üyeleri; 5'inci maddeyi görüşüyoruz. 5'inci maddeye kadar amaç, kapsam, ilkeler, bunların ne kadar eksik olduğunu hem parti mensupları hem de diğer milletvekili arkadaşlarımız ifade etti. O yüzden bu kanun teklifi metninin tamamen çekilmesinden yana olduğumuzu genel görüşmelerde ifade etmiştik ama çekilmediği takdirde düzeltilebilecek hâlde olan bazı maddelerin düzeltilebilmesi için de önergeler veriyoruz.
Şimdi, bu öğretmenlerin hak, ödev ve sorumluluklarıyla ilgili, biraz önce de değerli hatiplerin ifade ettiği gibi, bazı kapalı ifadelerle bir şeylerin üstü örtülmeye mi çalışılıyor diye hepimizin aklına geliyor çünkü bu, bugün için geçerli bir sebep değil. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nde de aynı şekilde Atatürk ilke ve inkılapları ve Atatürk milliyetçiliği lafzı asla yok; öğrenci yetiştirmede, program hazırlamada bunlar maalesef ifade edilmemişti. Aynı şekilde bu kanuna da baktığımızda, Anayasa'da ifadesini bulan veya e şıkkında Millî Eğitim Temel Kanunu'ndaki amaçlara göre gibi ifadeleri -hâlbuki birkaç cümleyi geçmeyecek ifadeleri - bu kanun teklifinin metnine yerleştirmek nedense kanun teklifi veren arkadaşlarımız için zor hâle gelmiş gözüküyor.
Şimdi, şunu hepimizin değerlendirmesi lazım: Ülkemizdeki kutuplaşmanın, ülkemizdeki hassasiyetlerin ne kadar sıkıntılı bir hâl aldığını anlamamız lazım. Belki gerçekten kanun teklifi veren arkadaşlarımız bu konuda böyle düşünmüş olabilir ama bizim, bizler gibi diğer siyasi partilerin vekillerinin bakış açısında yine bunun altında ne var kuşkusu maalesef yatıyor. Bu kuşkudan kurtulabilmemizin yolu, Sayın Maviş, bu cümlelerin buraya aktarılmasıdır.
Şimdi, "erdemli insanlar" aynı şekilde Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nde de geçiyor. Ben o zaman da Genel Kurulda yaptığım konuşmada dedim ki: "Erdemli insanlar yetiştirmenin yolu erdemli yöneticilerle mümkündür." İlk önce bu ülkeyi yönetenlerin çok erdemli hareket etmesi gerekir, ayrımcılık yapmaması gerekir ve gerçekten değerlerine sahip olması gerekir ki yeni yetişecek nesil de buna uygun hareket edebilsin.
ŞENOL SUNAT (Manisa) - Yine, ifade etmek istiyorum, kanun teklifini veren sayın arkadaşlarımıza: Bu öğrencilerin yetişmesinde Millî Eğitim Temel Kanunu'nda düzenlenen amacı ve Anayasa'da ifadesini bulan temel ilkelere bağlı olduğunu açık bir şekilde yazmanızda fayda var diye düşünüyorum. En azından yanlış anlaşılmalara ve kuşkulara sebebiyet vermesin.
 
ŞENOL SUNAT (Manisa) - Teşekkür ediyorum.
 
Şimdi, yöneticilere geçmeden önce, Bakan Yardımcımızın Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli'nde Atatürk ilke ve inkılaplarını ve Atatürk'ten bahsedildiğini inkılap tarihi konusuyla anlattı ama burada bir genel metin var, ön metin var. Bu ana ruhunu teşkil eden 101 sayfalık metinde Atatürk, Atatürk milliyetçiliği maalesef geçmiyor. Yani Millî Eğitim Temel Kanunu'nda çok güzel ifade edilmiş, hiçbir madde, amaç olarak ifade edilen madde maalesef bu modelde yer almıyor. Ben sadece bu modelde ilk başta ifade edilen "Millî bilince sahip şahsiyetlerden oluşan bir toplum oluşturabilmek adına ahlaklı, erdemli, milleti ve insanlık için iyi, doğru, faydalı ve güzel olanı yapmayı ideal edinmiş bilge nesilleri hedefler." diye başlayan ve böyle devam eden, kavramlarda farklılıklar olan ifadeleri olduğunu söylemek istedim. Yani esas, ruhunu teşkil eden bu ortak metinde keşke Türk Millî Eğitim Temel Kanunu'nun o güzel amaçları da yer bulsaydı. İşte, bu tür şeylerin yer bulmaması... Yine bu lafızları, bu sözleri ifade edebilirdiniz ama neticede Türk Millî Eğitim Temel Kanunun'daki Atatürk inkılap ve ilkelerine ve Anayasa'da ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine bağlı olarak ifade edilseydi -yine bu kanunda da geçmesi gereken- en azından kafadaki kuşkuları ortadan kaldırırdı.


Yorum Yazın