Okyanus ve içindeki canlılar ile ilgili 6 gerçek

1- Okyanusun içinde dev bir ahtapot var

Eski denizci hikayelerinin olmazsa olmaz kahramanı dev ahtapot aslında sadece bir efsane değil. 2004 yılında Japon araştırmacılar, canlı bir dev ahtapotun ilk görüntülerini doğal ortamında yakalayarak sonunda varlığını kanıtladı.

2- Okyanusun altında da göller, nehirler ve hatta şelaleler olabilir

Sualtı evreni aslında dünyanın yeryüzündeki haline çok benzer. Okyanusların altında da devasa dağlar, uçurumlar, volkanlar ve hatta göller ve nehirler var. Bu kütleler ve akıntılar, tuzlu su tatlı su ile buluştuğunda oluşur ve farklı yoğunlukları tabakalaşma etkisi yaratır. Atlantik'te İzlanda ve Grönland arasındaki Danimarka Boğazı kataraktı gibi okyanusta şelaleler bile görünebilir. 3.500 metreden fazla düşüşle dünyanın en yüksek su altı şelalesi olan bu şelale, doğudan gelen daha soğuk suyun, daha sıcak batı suyu tarafından aşağı doğru itilmesiyle oluşuyor.

3- Kötü şöhretli büyük beyaz köpekbalığının inziva yeri...

Beyaz köpekbalıkları hayatlarını okyanuslarda sürekli göç halinde geçirirler. Ancak 2002'de yapılan çalışmalar sonucunda bilim insanları, birçok insan gibi köpekbalıklarının da favori tatil yerlerine sahip olduğunu buldu. Genellikle White Shark Café olarak adlandırılan Colorado büyüklüğündeki bölge, Kuzey Pasifik'te yer alır ve bol miktarda yiyecek kaynağı ile beyaz köpekbalığı ve arkadaşları için bir kış ve bahar inziva yeri olarak hizmet eder.

4- Okyanusta tüm müzelerin toplamından daha fazla eser var

Üç milyondan fazla gemi enkazının okyanusların ve denizlerin diplerinde bulunduğu biliniyor. İşin ilginç yanı ise kaybolan gemilerin çoğunun sayısız hazine ve eser taşıması. Tüm bu hazinelerin, dünya müzelerindeki tüm kalıntılardan daha fazla olduğu düşünülüyor.

5- Mercanlar kendi güneş kremini üretiyor

Mercanların, cilt bakımında çok bilgili olduklarını bilmek sizi şaşırtabilir. Araştırmacılar mercanların kendilerini ve onlarla beslenen balıkları ultraviyole ışığından korumak için doğal güneş koruyucu bileşikler ürettiklerini sadece birkaç yıl önce keşfettiler.

6- Mariana Çukuru, gezegendeki en derin yer

Yaklaşık 11 kilometrelik derinliğe sahip olan Mariana Çukuru, dünyanın bildiğimiz en derin noktasıdır. Güneş ışığı eksikliği ve muazzam miktarda su basıncı ile bu çukur, içine girmeye cesaret eden çoğu organizma için fazlasıyla düşmandır.