CHP lideri Özgür Özel, PKK'lı teröristlerin 33 kişiyi şehit ettiği Başbağlar Katliamı'nın yıl dönümünde anma programına katıldı. Programda konuşan Özel, "Nereden geldiniz musallat oldunuz. Kim yolladı, ne istediniz bu güzel insanlardan? Gerçekten insan bir kez daha bu terörün ne kadar acımasız olduğunu, bu teröristlerin ve bunları kullanan güçlerin ne kadar vicdansız olduklarını ve ne kadar sinsi bir plan içerisinde olduklarını bir kez daha gösteriyor" dedi.
Kemaliye ilçesine bağlı Başbağlar köyüne 5 Temmuz 1993 akşamı gelen PKK'lı teröristler, 33 vatandaşı şehit edip, para, altın ve değerli eşyaları yanlarına aldıktan sonra köyde bulunan evleri ateşe verip, kaçtı. Katliamın 31’inci yıl dönümünde köyde tören düzenlendi. Törene, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, 3’üncü Ordu Komutanı Korgeneral Veli Tarakcı, Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu, CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül, Erzincan Belediye Başkanı Bekir Aksun, Erzincan İl Jandarma Komutanı Albay Veysel Yanık, İl Emniyet Müdürü Kenan Kurt, siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve hayatını kaybedenlerin yakınları katıldı. İlk olarak CHP Genel Başkanı Özel ve Bakan Bayraktar hayatını kaybedenler için yapılan Şehitler Anıtı’nı ziyaret etti. Burada Kur’an-ı Kerim tilaveti okunarak, dua edildi. Daha sonra Başbağlar Köyü Kültür Evi bahçesinde düzenlenen törene geçildi.
"Aleviler ile sünniler kardeştir"
Burada konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 5 Temmuz günü alınan talimatlarla köye pusu kurulduğunu belirterek, “Beklediler ki köyün erkekleri camide akşam namazını takiben camiye giden, namazdan çıkanları aldılar, getirdiler ve 28’ini köyün meydanında katlettiler. Köyü ateşe verdiler, yaktılar. 5 canımızı da orada aldılar ve 33 şehidimizi bizim yüreğimizi yakarak tarih önünde hepimize emanet ettiler. Başbağlar öyle rastgele seçilmiş bir yer falan değildi. Eylemin biçimi, sayısına bakıldığında asla değildi. İki gün önce Sivas'ta Madımak Oteli'nde canlar yanmıştı. 33 kişi hayatını kaybetmişti. Onlar semah durmaya gelmişlerdi. İnançlarına göre bir ibadeti yerine getiriyorlardı. Birileri onları katletti. Güya ona misilleme bu sefer bir cami çıkışında 33 kişi hayatını kaybetti. Hesap bu ülkede mezhep kavgası çıkarmak, terör örgütü hepimizin birliğine, beraberliğine kastetmiş o terör örgütü ya da o terör örgütünü kullanan başka güçler mezhep kavgası, mezhep savaşı çıkarır mıyız diye niyetlendiler. Bu büyük acıya rağmen iki tarafın da acılarını yüreklerine gömen, birbirlerini seven, vatanını seven insanları bütün dünyaya bir büyük insanlık dramından nasıl bir insanca mesaj, nasıl bir kardeşlik, birlik, beraberlik çıkarılır onu gösterdiler. O gün o acılarında bu mezhep kavgasına yönelmeyenlerin verdiği mesajı bugün bir kez de buradan ben ifade etmek isterim ki; Türkiye Cumhuriyeti'nde Alevilerle, Sünniler kardeştir. Türklerle Kürtler kardeştir. Buna kastedenler de kalleştir" diye konuştu.
"Ne istediniz bu güzel insanlardan"
Olay sonrası açılan davaya ilişkin de konuşan Özel, şunları kaydetti:
"Tabii açılan davaların sonuçsuz kalması, o günlerde sadece 25 kilometre öteden, 14 saatte buraya ulaşılabilmesi, burada yarattığı büyük travma halen daha yüreğimizin soğumamasına sebebiyet veriyor. Dava zaman aşımına uğradı aynı Madımak gibi. Bunu kabul etmiyoruz. Çünkü böyle suçlar, insanlığa karşı işlenen suçlardır. İnsanlığa karşı işlenen suçların zaman aşımı olmaz, affı olmaz. Dava 2019'da bir kez daha açıldı. Ama yine bütün sanıklar firari. Biz bu davanın sanıkların gıyabında da olsa bir insanlık suçu, insanlığa karşı suç olarak nitelendirilmesini her türlü zaman aşımından, her türlü ceza indiriminden, her türlü aftan muaf olmasının sağlanmasını, geleceğe yönelik olarak da önemsiyoruz. Ben bu ayın 15'inde tekrar Saraybosna'da olacağım. Biz bugün Başbağlar'a gelirken 31'inci yılındaki bir acıyla değil, birinci yıldaki acıyı hissederek, birinci yılda ne kadar yüreğimiz yanıyorsa o kadar yanarak geldik. İki gün önce Sivas'taydık. Orada o acıyı hissettik. İki gün sonra buradayız. Üstünden ne kadar zaman geçerse geçsin mutlaka ve mutlaka bu acıları unutturmamaya, hayatını kaybedenlerin manevi huzurlarında onlara rahmet dilemeye, geride bize bıraktıkları emanetlere sahip çıkmaya, gazilerimize sahip çıkmaya devam edeceğiz. Ben daha önce hep zorlu kara yolculuklarıyla geliyordum. Bugünkü yurt dışı seyahatimizden buraya havaalanından helikopterle geldik. Gelirken öyle bir coğrafya gördüm ki; pilot arkadaş 'Başbağlar burası' deyince uzaktan dağların, vadilerin arasında şirin bir köy gördüm. Nereden buldunuz be kardeşim? Nereden geldiniz musallat oldunuz. Kim yolladı, ne istediniz bu güzel insanlardan? Gerçekten insan bir kez daha bu terörün ne kadar acımasız olduğunu, bu teröristlerin ve bunları kullanan güçlerin ne kadar vicdansız olduklarını ve ne kadar sinsi bir plan içerisinde olduklarını bir kez daha gösteriyor. Başbağlar'a sahip çıkmayı bir vasiyete uymak olarak gördüğüm için beni de Başbağlar'ın bir evladı kabul ediniz. Bundan sonra sizlere sahip çıkmaya, sizinle birlikte olmaya devam edeceğiz. Bir kez daha başımız sağ olsun. Allah bir daha milletimize böyle acılar yaşatmasın. Acınız acımızdır. Şehitlerimiz ailelerimizin şehididir. Hepiniz bizim ailelerimizsiniz."
Bakan Bayraktar: Eli kanlı katiller kirli amaçlarına ulaşamadılar
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ise "Yaşanan bu elim olayın ardından Başbağlar, yaşadığı büyük acıya, birliğimize ve kardeşliğimize sıkılan kurşunlara rağmen korkmadı, metanetini korudu, teröre boyun eğmedi. Topraklarını terk etmeyi bir kez bile düşünmedi. Provokasyonlara kapılmadan devletine güvenmeye devam etti. Allah’a hamdolsun. O gün biz bu oyunlara gelmedik. Bu sayede eli kanlı katiller kirli amaçlarına ulaşamadılar. Her daim dikkatli ve uyanık olmalıyız. Birliğimizi ve kardeşliğimizi bozmak isteyen güçler durmuyor, durmayacaklar da. Bu yüzden ülke olarak birlik ve beraberliğimizi daha da güçlendirmemiz, birbirimize daha da yakınlaşmamız gerekiyor. Aramıza nifak tohumları ekmek isteyen şer odaklarına fırsat vermememiz gerekiyor. Ülkemiz üzerinde karanlık emelleri olanlar şunu iyi bilmelidir ki; bu köklü devlet ve aziz milletimiz var oldukça bu emellerine ulaşamayacaklardır" dedi.
"Acılar dün gibi yüreğimizde"
Başbağlar'da yaşanan olayda hayatını kaybedenleri unutmayacaklarını belirten Bakan Bayraktar, şöyle konuştu:
"Bundan 31 yıl önce yaşadığımız elim olayın acıları elbette taze, dün gibi yüreğimizdedir. Bir ömür boyu da bizimle birlikte olacak. Acılarımızı hep bir yanımızda hissederken tüm terör örgütleriyle amansız mücadelemiz de sürüyor. Teröristlerden döktükleri kanın hesabını katbekat soruyoruz. Nerede olurlarsa olsunlar peşlerini bırakmıyor, yakalıyor, gereğini yapıyoruz. Hamdolsun şimdi ülkemizin hiçbir yerinde teröristler nefes alamıyor. Ülkemizi terör belasından tamamen kurtarmak için güvenlik güçlerimiz gecesini gündüzüne katarak mücadelesini sürdürüyor. Bu belayı yok edene kadar da sınırlarımız içinde ve dışında mücadelemiz hiç durmadan devam edecek. Tabi terör, sadece canlarımızı alıp kaos çıkarmak istemiyor, esas itibarıyla ülkemizin kalkınmasını, ileri gitmesini, milletimizin refahının artmasını da engellemeye çalışıyor. Ancak Sayın Cumhurbaşkanımınız liderliğinde, onun ortaya koyduğu sağlam irade ve kararlılıkla ve elbette güvenlik güçlerimizin, kahraman askerimizin, polisimizin, korucularımızın cesareti ve mücadelesi ile bölgeyi terörden temizledik ve bu güzel coğrafyaya huzur getirdik."
Yorum Yazın