Özgür Özel, "İade-i ziyaretimizi hazmedemedi" diyen Erdoğan'a yanıt verdi

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Özgür Özel, "İade-i ziyaretimizi hazmedemedi" diyen Erdoğan'a yanıt verdi
Abone ol

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Bizim iade-i ziyaretimizi demek ki hazmedemediler" sözlerine yanıt vererek, "Bu sözleri üzerimize hiç almıyoruz." ifadelerini kullandı.

Özgür Özel Kurban Bayramı dolayısıyla gazetecilere açıklamalarda bulundu. Özel'in açıklaması şöyle:

"22 yıllık iktidarları boyunca siyasi partiler arasında bir istisnai darbe girişiminden hemen sonra olan ziyaret bu tür ziyaretler yapılmıyordu. Ben CHP'nin genel başkanı seçildiğimde artık bu kin ve nefret siyasetini bitirmemiz gerektiğini herkesin kendi işini yapmasını ama birbirinin seçmenine saygısından dolayı da birbiriyle nezaket ilişkilerini koruması gerektiğini söylemiştim. 31 Martta 1. parti çıktık ve ilk iş olarak önümüzdeki ilk bayram olan Ramazan Bayramında bütün siyasi parti liderlerini aradım. Ben genel başkan seçildiğimde sayın cumhurbaşkanı teşekkür telefonu açmamıştı ama o zaman o 1.partiydi şimdi biz birinci partiyiz. Bize düşen dedik kendisinden başlayarak tüm siyasi partileri aradık bayramlaştık daha sonra da randevulaştık kendilerini ziyaret ettim müzakere ettik görüş alış verişinde bulunduk. Kendisi de bu ziyaretten sonra iade-i ziyarette bulunacağını söyledi. Arada geçen 5 haftalık sürece insanlar normalleşme dediler, yumuşama dediler. Herkes bundan memnun oldu. Sayın Bahçeli de memnun oldu. Bahçeli'nin partisindeki belli odaklar bundan rahatsız oldular. Olur olmaz hakaretlerde tehditlerde bulundular. O gerilim ortamından Sayın Bahçeli'nin bazı değerlendirmeleri oldu. Ben bir kez daha ifade etmek isterim ki ben kimse istiyor diye kavga edecek gerilim yaratacak değilim. Benim işim gerilim yaratmak değil; aç olan ürünü para etmeyen insanların derdine deva olabilmek için onların sorunlarını dile getirmek. Sayın cumhurbaşkanının "hazmedemedi" sözlerini üzerimize hiç almıyoruz. Bu işi başlatan biziz. Herhalde onu yine ittifak ortağına söylüyor. Cumhur İttifakı'nın ortakları bizim üzerimizden iletişim kuruyorlar. Ramazan ve Kurban bayramlarında yaptığımız gibi doğrudan iletişim kursunlar. Birbirlerine iyi söz de kötü söz de söyleyeceklerse birbirlerine söylesinler. "

“Onların birlikteliği yoksulluk getirdi”

"Onların birlikteliği maalesef işsizlik ve yoksulluk getirdi. Bugün memlekette maliyetin altında buğday fiyatı veren çay fiyatı veren endişe ederiz ki maliyet fiyatının altında fındık fiyatı açıklayacak olan endişe ederiz ki maliyetinin altında kurum üzüm açıklayacak olan bir birliktelikleri var sorun burada. Yoksa onlar iyi geçinsinler birlikte olsunlar, onların birliktelikliğine laf eden yok ama bu birliktelik açlık yoksulluk sefalet ve işsizlik üretiyorsa sorun burada. Ben bu sorunları çözmenin derdindeyim. Bugün bir kez daha tüm siyasi partilerin hem liderlerine hem mensuplarına oy verenlerine hayırlı bayramlar diliyorum. Bayram küslerin barıştığı kavgaların bittiği günlerdir. Ümit ediyorum ki herkes bayramın ruhuna uygun bir bayram geçirir. Bayramdan sonra da güzel işleri hep birlikte yaparız."

“Asgari ücret ve emekliye zam konusunda işaret almadım”

Özel, bir muhabirin, " Erdoğan'la görüşmede emekli ve asgari ücrete zam konuşuldu mu" sorusuna yanıt vererek, "Konuşuldu ama bu konuda umutlu olabileceğimiz bir işaret almadığımı ifade etmeliyim" dedi.

Özel şöyle devam etti:

"Enflasyon altında bir zam yapılacağı ve hatta asgari ücrete hiç zam yapılamayacağı izlenimini aldım ben. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Normalleşme bu değil, normalleşme yıllardır birbirine sataşan siyasilerin bir şey söylememesi değil, yıllardır hakkını alamayanların hakkını almasıdır. Normalleşme olacaksa çiftçiden, emekliden, esnaftan, işçiden başlamalıdır. Onların yüzü gülmeden bizim yüzümüz gülmez. Asgari ücrete zam yapmazlarsa her platformda mücadele ederiz en son sokaklara dökülürüz, meydanları doldururuz. En sert tepkiyi gösteririz. Asgari ücrete zam yapılmalıdır. Asgari ücrete zam yapmayan asla ve asla bu memlekette iktidarım demesin, size bu yetki asgari ücretliyi ezmek için, emekliyi aç bırakmak için verilmedi."

“Filistin'e destek ve İsrail'e yaptırım olabilecek her şeyi görüşmeye ve desteklemeye hazırız”

''Maldivler parlamentosunun İsrail pasaportluların ülkelerine girişini yasaklamasını hatırlatarak, "Parlamentoya ana muhalefet olarak böyle bir önerge vermeyi düşünüyor musunuz" sorusuna ise Özel, şu şekilde yanıt verdi:

"Türkiye'de pasaportlar ve pasaportlar yapılacak işlemler konusunda yasama meclisi değil, yürütme yetkili. Bu konuda hükümetten gelebilecek olan Filistin'e destek ve İsrail'e yaptırım olabilecek her şeyi görüşmeye ve desteklemeye hazırız. Bu noktada hükümet nasıl bir adım atmayı planlıyorsa yürütme olarak hazırlasın. Biz yasama meclisi olarak ve ana muhalefet partisi olarak her türlü desteği vermeye hazırız."

''Anayasalar mucizevi kıyafetlerdir, bir kişiye dikilmez''

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın anayasa açıklamalarını da değerlendiren Özel, şöyle devam etti:

"Eğer bugün millet seçimleri yapıyorsa ama seçimlerden sonra kimin bakan olacağına millet değil bir kişi karar veriyorsa bu gerçekten anayasal bir sorundur. Bu bakanlar milletin bakanı değil de birilerinin bakanı olarak milletin gözünün içine değil de birilerinin ağzının içine bakıyorsa görevden alınacak mıyım diye. Tabii ki bu demokrasi açısından ayıplı bir durumdur. Bu bakanlar meclise gelmiyorsa, mecliste sözlü sorulara yanıt vermiyorsa yazılı sorulara ya çok geç cevap veriyor ya da hiç vermiyorsa. Bunlara gensoru verilemiyorsa, görevini kötü yapan bakandan hesap sorulamıyorsa evet demokrasi açısından bir ayıptır. Ama bu ayıpların hiçbirisini biz yapmadık. 16 Nisan 2017 referandumunda itirazlarımıza rağmen bu arkadaşlar yaptı. O dönemde biz dedik ki anayasalar her doğan için yapılır. Ama onlar Erdoğan için anayasa yaptılar. Anayasalar herkesin üstüne olacak mucizevi kıyafetlerdir, bir kişiye dikilmez. Eğer her doğana değil, Erdoğan'a dikersen üç gün sonra kolu kısa gelir. Beş ay sonra paçası uzun gelir. O da rahatsızlıklarını dile getirir. İçinde bulunduğumuz durum tam olarak budur. Eğer gerçekten her doğan için bir anayasa yapılacaksa ilk önce Erdoğan'ın mevcut anayasaya uymasını bekleriz. Mevcut anayasa bu kadar ihlal ediliyorken yeni anayasa tartışmaları manasız geliyor vatandaşa da. Bir de şöyle diyorlar; yani bugün bayram günü herhangi birimizin evladı bana yeni bir kıyafet al dese eskisini ne yaptın diye sorarız. Bize 'yeni kıyafet dikecek misiniz' diye sormadan eski kıyafeti giyiyorlar mı ona bir baksınlar."


Yorum Yazın