Kadın erkek eşitliğini kabul etmeyen imam olarak da tanınan Halil Konakçı, bu kez Şenay'ın 'Sev Kardeşim' isimli parçasını Yahudi Marşı olarak nitelendirmesiyle gündeme geldi. Söylediklerinin doğruluk payı ne? İfade edilmek istenenler neler? Detaylar yazımızda...
Muhalif Analiz – Oğuz Büber
Popüler olmaya çalışan imam Halil Konakçı bir kez daha gündeme gelerek kendisini hatırlattı.
Konakçı’nın bu sefer gündeme gelme nedeni Yeşilçam’ın da simge şarkılarından birisi olan Şenay’ın “Sev Kardeşim” isimli parçasıydı.
Müziğin ruhun gıdası değil belası olduğunu belirten Konakçı, "Sev kardeşim diye bir şarkı var. Bütün dünya buna inansa... Bunlar Yahudi marşı" dedi.
Bu söylem sonrasında “Sev Kardeşim” Yahudi marşı mı sorularıyla doldu her yer.
Gerçekten öyle miydi peki?
Konuyu ilk defa gündeme getiren Konakçı değildi.
Gazeteci Murat Bardakçı, 2013 yılında bir televizyon programında Şenay'ın söylediği "Sev Kardeşim" adlı şarkının İsrail menşeili "Vechuv İtchem" olduğunu iddia etmişti.
Şarkının İsrailli kadın şarkıcı İlanit tarafından seslendirildiğini, bestecisinin yine bir kadın besteci Nurit Hirsh olduğunu, İsrail’in 1967’deki Arap - İsrail savaşına atfedilerek hazırlanan; içerisinde zafer şarkılarının yer aldığı bir albümde bulunduğunu söyledi.
O dönemler İlanit’in eseri olduğu bilinen tek şarkı da “Sev Kardeşim” değildi.
Nilüfer’in Başıma Gelenleri, Yasemin Kumral’ın Bim Bam Bom’u ya da Ayten Alpman’ın söylediği ve bir dönem adeta bir marş olarak kullanılan Memleketim şarkısı.
70’li yıllarda dışarıdan gelerek uyarlanmış bu şekilde birçok eser mevcut.
O dönemlerdeki ismi ise ‘aranjman’. Yerli şarkı üretimi yok.
Yabancı şarkıların üzerine söz yazılıyor sadece.
Hatta bu duruma Çağan Irmak’ın Unutursam Fısılda isimli filminde de yer verilmişti.
Film 70’li yıllarda kasabasından ayrılarak bir star olmak isteyen Ayperi’nin hikayesini anlatıyordu.
Genç yıldız adayı Ayperi ve arkadaşları yaptıkları şarkıyı müzik yapımcılarına sunmak isterken içerisinde aranjman kavramının da geçtiği bir tartışma yaşanmıştı.
Yaşanan diyaloglar da şöyleydi:
Ayperi’nin arkadaşları müzik yapımcılarının yanına sokularak; “Ben ve arkadaşım Erhan, bir müzisyeniz. Bir de harika bir solistimiz var. Pop müzik tarzında” konuşmasını tam “şarkı yapıyoruz” diyerek tamamlayacakken bir yapımcı araya giriyor.
Yapımcı, “Onun adı pop müzik değil evladım, aranjman. Pop müzik ecnebilerin kullandığı bir kelime. Sen önce yaptığın müziğin ne olduğunu öğren. Ondan sonra gel.” diyor.
Bu konuşmada da gördüğümüz gibi o dönem için Türk müziği tamamen yabancı şarkıların uyarlanması üzerine kurulmuş bir düzende.
Yerli üretimin hiç olmadığı, neredeyse tüm şarkıların yabancı eserlerden esinlenerek düzenlendiği bu dönemi baz alarak Yahudi karşıtlığı yapmak oldukça yakışıksız ve antisemitist duruyor.
Yabancı eserlerden esinlenilmesi de sadece müzik anlamında. Orijinal eserlerdeki hiçbir söz Türkçe eserlerde yer almıyor.
Müzik üzerinden kelimelere yer verilmeden nasıl bir kültürel aşılama yapılabilir, bu da bir merak konusu…
İstenilen, şarkı sözlerinin şöyle mi olmasıydı yoksa;
“Bakma kardeşim
Elini verme bana
Gelme kardeşim
Neşe de getirmedim sana
Alma kardeşim
Yeme, içme, gülme, oynama”
Yorum Yazın