Leyla Emeç Tavşanoğlu yazdı:

TSK ya da NATO Siyasal İslam’a teslim mi

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
TSK ya da NATO Siyasal İslam’a teslim mi
Abone ol

Son bir kaç gündür gündeme düşen haberler dehşet verici. Nasıl mı? Önce 10 Kasım’daki Atatürk’ü anma töreni sırasında İstanbul Tuzla Piyade Okulu’nda yaşananlara bakalım. Sosyal medya ve basında yer alan haberlere göre tören sırasında bir üsteğmen yakasındaki Atatürk fotoğrafını parçalayıp yere fırlatıyor. Bunun üstüne yandaşı bir takım arkadaşları siyasal İslamcı, Atatürk’e hakaret eden sloganlar atıyorlar. Başka bir grup öğrenci “Türkiye laiktir, laik kalacak,” diye bağırıyor. Olay büyüyünce işe polis ve jandarma müdahale ediyor. Bütün bunlar olurken okul komutanı ortadan kayboluyor. Olay yatıştıktan neden sonra geri dönüyor. İş bununla da kalmıyor. Atatürk fotoğrafını yere atıp parçalayan üsteğmen karakola gidip laiklik sloganları atan arkadaşlarını şikayet ediyor.

Başka bir olay da Kara Harp Okulu, 15 Temmuz’dan sonra verilen adıyla Milli Savunma Üniversitesi mezuniyet töreni Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın okuduğu dualarla başlıyor. Tören sırasında  bir kız öğrenci Diyanet İşleri Başkanı’nın elinden diplomasını almayı reddediyor. Bunun üstüne ortalık karışıyor. İddialara göre tören bittikten sonra kız öğrenciye siyasal İslamcı öğrenciler tacizde bulunuyorlar.

Görüyor musunuz Türkiye’nin geldiği durumu? Siyasal İslam kafası NATO’nun ikinci büyük ordusu olarak bilinen Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) içine kadar sızdı. Demek ki ilerleyen zamanlarda asker artık komutanını değil, TSK’daki imamın sözlerini, komutunu dinleyecek; savaş planlarını ona göre yapacak. Mesela Diyanet işleri Başkanı Ali Erbaş belinde kılıcı, kafasında beyaz takkesiyle TSK’ya komuta edebilecek. Hayırlı, uğurlu olsun! Ve de TSK’nın ruhuna El Fatihaaa!

DİNCİLERDEN HAMAS’IN YAPTIĞINI TÜRKİYE’DE YAPALIM  ÇAĞIRISI

Çoğunuz biliyorsunuzdur. İstanbul Fatih’de yuvalanmış İsmailağa Cemaati adında siyasal İslamcı bir oluşum var. Bu cemaatin ölen lideri Mahmut Ustaosmanoğlu’nun yeğeni Saadettin Ustaosmanoğlu’nun bir videosu sosyal medyada dolaşıma girdi. T24 haber sitesinin haberine göre video Büyük Doğu Akıncıları Fikir Sanat ve Dayanışma Derneği logosuyla sosyal medyada paylaşıldı.

Videoda Ustaosmanoğlu “ Hamas’ın yaptığını biz de Türkiye’de yapmalıyız. Devrim olmaması için hiçbir sebep yok,” diyor. Ustaosmanoğlu’nun videodaki bütün konuşması şöyle:

“Hamas’ın Filistin’de yaptığını biz Türkiye’de yapmak zorundayız. Yaparız onlar yaptığına göre... Bizim onlardan neyimiz eksik? Biz de yaparız. Sadece Büyük Doğucular (Büyük Doğu Necip Fazıl Kısakürek’in çıkardığı bir derginin ve öncülük ettiği hareketin adıydı) . Fazla adama gerek yok. Buradakiler yeter. Hamas’ın kıymetini bilmiyoruz. Adamlar öyle bir şey gösterdi ki bize... Başımızı belaya sokmak için diyorum. Biz şu an itibarıyla eğer vakti zamanı iyi değerlendirebilirsek Türkiye’de bir devrimin olmaması için hiç bir sebep yok.”

Ustaosmanoğlu’nun bu sözlerinden ne anlamalıyız? Büyük Doğucular roketlerle her tarafa saldıracaklar, paraşütlerle havadan inip ortalığı kan gölüne çevirecekler öyle mi? Bu adam ya kaçık ya da çok gözü dönmüş bir terorist. Kaçıksa tımarhaneye kapatılmalı. Teroristse de adalet mekanizması gereğini yapmalı. Ama nerde kaldı hak hukuk adalet? Adam resmen silahlı kalkışma çağırısı yapıyor. Ankara sus pus. Çok sevdiğimiz İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya iki-üç torbacıyla uğraşacak yerde Ustaosmanoğlu’na bir el atıverse ya!

HAMAS’IN İSTANBUL’DAKİ SERVETİ

Bu hafta İngiltere’nin ünlü  The Economist dergisinde kanlı terör örgütü Hamas’ın parasal kaynaklarıyla ilgili bir haber-analiz yayımlandı.

“Hamas’ın Muazzam Parasal İmparatorluğu’nun İçi” başlıklı haber analiz İstanbul’da Boğaz’a nazır bir lokantayı anlatmakla başlıyor. Lokantaya son yıllarda İstanbul’u mesken edinmiş kara para baronları, oligarklar ve terör örgütleri ele başlarının ve bu arada Hamasçılar’ın müdavim olduklarının anlatıldığı yazı şöyle devam ediyor:

“Hamas’ın üç gücü var. Bunlar Gazze’deki fiziksel gücü, fikirlerinin erişim alanı ve gelir kaynakları. Parasal kaynağının önemli bölümü dış dünyadan akıyor. İsrail yetkililerine göre bu paranın yıllık tutarı 750 milyon dolar. Bununla Hamas silah ve yakıt tedarikini karşılıyor.

“Kurnazlıklarıyla ABD yaptırımlarının çevresinden dolanmak öyle zor bir iş değil. Kripto para pazarlarından Hamas’a milyonlarca dolar akıyor. ABD Hazine Bakanlığı’na göre Hamas İstanbul Fatih’de bulunan Redin isimli döviz bürosu aracılığıyla 20 milyon dolar kaçırdı.Bakanlığa göre dünyanın en geniş ağa sahip kripto parası Binance, kullanıcılarına Hamas’la parasal işlemler yapma izni verdi.

“İsrailli yetkililere göre  Hamas’ın parasının aslan payı Ortadoğu ülkelerine yaptığı yatırımlardan geliyor. Hamas bağlantılı bir şirket Sudan’ın ilk alışveriş merkezi Afra Mall’un inşaatını yaptı. Başka bir şirketinin Hartum yakınlarında madenleri var. Bir başka şirketi de Birleşik Arap Emirlikleri’ndeki (BAE) Şarcah’da gökdelenler inşa etti. “

Yazıda Hamas’ın Türkiye’de çok iyi himaye gördüğü belirtildikten sonra bankacılık sisteminin de Hamas’ın parasını güvenli saklamada kolaylaştırıcı rol oynadığına şöyle dikkat çekiliyor:

“Kuveyt Türk dahil, Türkiye’nin büyük bankalarında Hamas parasının bulunduğunu bankacılar biliyor. Bu durum ABD ve İsrail’in çok tepkisini çekti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu duruma sessiz kaldığı belirtiliyor.

“Trend GYO isimli bir şirket var. Bu şirket Hamas’a para aktarıdığı için ABD’nin kara listesinde. Bu Trend GYO İstanbul Ticaret Üniversitesi’nin inşaat ihalesini aldı. Hamas, çok para getirisi olduğu için inşaat şirketlerine büyük önem veriyor.

“Şimdilik Hamas’ın parasal hiç bir sıkıntısı yok gibi görünüyor. İsrail Hamas’ın parasal akışını kesmekte yetersiz kaldı. ABD’nin yaptırımları da fazla etkili olmadı. Öte yandan Türk bankaları Hamas’ın para akışıyla ilgili bilgi alışverişinde bulunmaktan kaçınıyor.

“Savaşa rağmen Hamas’ın giderek zenginleşmesi İsrail için büyük bir hezimet olacaktır. Müthiş bir zenginliğe sahip Hamas ya da benzeri bir örgüt savaşın yıkıntılarından hiç zarar almadan yeniden ayağa kalkabilir. Gazze halkı felaketin dibini yaşarken Hamas’ın parası Gazze dışında başka yerlerde güvenli bir biçimde korunacak, onu finanse edenler de Boğaz’a nazır lokantalarda ıstakoz yiyeceklerdir.”
Demek ki neymiş? Bizim Hamas’tan eksiğimiz olmamalı ve Boğaz’a nazır lokantalarda ıstakoz yemek için devrim yapmalıymışız. Uyanık Ustaosmanoğlu o devrimi yaparken dikkat etsin de ıstakoz kıskacı bir yerini kesmesin. Adama öyle haybeye ıstakoz yedirmezler. Önce uçlan parayı, sofraya sonra otur.


Yorum Yazın