DEM Parti grup toplantısı notları

Tülay Hatimoğulları Oruç: DEM, Türkiye'nin yönünü belirlemiştir

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Tülay Hatimoğulları Oruç: DEM, Türkiye'nin yönünü belirlemiştir
Abone ol

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları Oruç, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, partisinin grup toplantısında konuştu. Yerel seçimlerde halkın bir mesaj verdiğini söyleyen Hatimoğulları, DEM Parti'nin 31 Mart stratejisinin kazandığını ifade ederek, DEM Parti'nin Türkiye'nin yönünü belirlediğini söyledi. Yarın karar çıkması beklenen ancak ertelenme ihtimali bulunan  Kobani Kumpas Davası'na da değinen Hatimoğulları, " Bir hukuk cinayeti görmek istiyorsanız. Kobani Kumpas Davası'nın belgelerini okuyabilirsiniz. Dava IŞID zihniyetinin Sincan adliyelerindeki tezahürüdür. Ey Yargı, sarayın karşısında cübbeni iliklemekten vazgeç, arkadaşlarımız hakkında istinat edilmiş hiçbir suç yoktur. Arkadaşlarımız yarın tahliye edilmelidir." dedi.

Hatimoğulları, Partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Yerel seçim sonuçlarını değerlendiren Hatimoğulları, " Bu seçimlerde Kürt halkının verdiği en önemli mesaj, Kürt sorunun barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülmesinin kapılarının aralanmasını istemiştir." dedi. DEM Parti'nin Türkiye'nin yönünü belirlediğini söyleyen Hatimoğulları, "Buradan 14'te 14 yapan Van seçimlerinde seferber olan halkımıza ve birlikte ortak mücadele yürüttüğümüz tüm kurumlara, siyasi partilere teşekkürlerimizi sunuyoruz. Van büyük bir başarıydı, hayırlı olsun." ifadelerini kullandı

Hatimoğulları'nın öne çıkan satırbaşları şöyle:

"DEM Parti, Türkiye'nin yönünü belirlemiştir"

"Türkiye halkları, AKP, MHP kuşatmasını bu seçimlerde kırmıştır. İktidarın alanını daraltmıştır. Türkiye halklarının verdiği her oy yoksulluk, ayrıştırma istemiyoruz anlamındaydı. Şimdi Türkiye'de bütün siyasetlere düşen en önemli görev; Türkiye halklarının mesajını doğru okumaktır. Bu seçimlerde Kürt halkının verdiği en önemli mesaj, Kürt sorunun barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülmesinin kapılarının aralanmasını istemiştir. 31 Mart'ta ortaya çıkan değişim, demokratik değişimin talebinin haritasıdır. Güçlü ve umutlu geleceklerin yarınlarının kurulmasının inançlarının haritasıdır. 31 Mart'ta DEM Parti'nin seçim stratejisi kazanmıştır. DEM Parti, Türkiye'nin yönünü belirlemiştir. Bu seçim DEM'in başarısıdır. Buradan 14'te 14 yapan Van seçimlerinde seferber olan halkımıza ve birlikte ortak mücadele yürüttüğümüz tüm kurumlara, siyasi partilere teşekkürlerimizi sunuyoruz. Van büyük bir başarıydı, hayırlı olsun.

"Kobani Kumpas Davası, IŞID zihniyetinin Sincan adliyelerindeki tezahürüdür"

Buradan değerli halkımızı ne kadar alkışlasak azdır. Yarın Kobani Kumpas Davası'nın karar duruşması gerçekleşecek ancak aldığımız duyumlara göre ertelenme ihtimali var. Demokratik mücadeleyi engellemek istemiştir, Kobani Kumpas Davası. Bir hukuk cinayeti görmek istiyorsanız. Kobani Kumpas Davası'nın belgelerini okuyabilirsiniz. Dava IŞID zihniyetinin Sincan adliyelerindeki tezahürüdür. Bunu asla kabul etmiyoruz.

"Arkadaşlarımız tahliye edilmelidir"

Burada Yargı'ya çağrımızı yeniliyoruz, ey Yargı, sarayın karşısında cübbeni iliklemekten vazgeç, arkadaşlarımız hakkında istinat edilmiş hiçbir suç yoktur. Arkadaşlarımız yarın tahliye edilmelidir. Arkadaşlarımızın verdiği mücadele, Ortadoğu halklarının kurtuluşuna hizmet eden mücadelenin ta kendisidir. 

Kobani Kumpas Davası'nda yargılanan arkadaşlarımız yıllardır devam eden hukuksuz bu davada en onurlu tavrı ortaya koymuştur. Buradan kendileri ile gurur duyduğumuzu bir kez daha belirtmek isterim.

Ortadoğu kaynayan kazan olmaya devam ediyor. Şu anda Kızıldeniz'de başlayan gerilim, İsrail'in Gazze'yi yeniden işgal etmesi. En son İran ve İsrail ile arasında yaşanan gerilim çok ciddi bir savaşın habercisidir. 

Biz baştan beri dedik ki savaşa prim verilmemeli, bugün 3. Dünya Savaşı'nı andıracak bir savaşa girilmesi, dünyanın ortadan kalkması anlamına gelecektir. Bu süreçte barış dışında sunulabilecek hiçbir reçete olmadığını düşünüyoruz. Bugün Ulus- devlet anlayışının kendi içinde yürüttüğü çatışmaların en ağır bedelini halklar ödemektedir. Ortadoğu'da iki kanayan sorun vardır. Filistin ve Kürt sorunu. Filistin sorununun acil olarak çözüme kavuşması konusunda mesajlarımızı sürekli verdik. Kürt sorununun barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülmesi Ortadoğu'nun halklarını rahatlatabilecek bir konu olduğunu baştan beri ifade verdik.

"Gelin Kürt ve Filistin sorununu çözelim"

Bu iki sorun halkların kaderini tayin etme hakkı çercevesinde çözülmediği sürece, küresel güçlerin kanırtmaya devam edeceği sorunlar olmaya devam edecek. Buradan bütün bölge ve Türkiye halklarına sesleniyoruz. Gelin Kürt ve Filistin sorununu çözelim. Özellikle Türkiye halkları için kaynayan kazan konumu olan bir bölgede Kürt sorununu çözmüş olan bir Türkiye'nin halklarının çok daha güçlü ve dayanışmacı bir mesaj verebileceğini hiçbir zaman aklımızdan çıkarmayalım. Tek çözüm halkların birlikte kuracağı ittifaktır. Bölge açısından en önemli çözüm Kürt ve Türkiye ittifakıdır. Türk ve Arap ittifakıdır. Gelin bu ittifakları hep birlikte güçlendirelim ve barışın sesini savaş çığırtkanlarına karşı daha yüksek bir sesle dillendirelim ki bölgeye barış gelsin. Biz DEM Parti olarak Ortadoğu'nun büyük barışı için çalışmalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz. 

31 Mart zaferiyle işimiz bitmedi, yeni başlıyoruz dedik. Türkiye'den Ortadoğu'ya barış köprülerini yeniden kuracağız. Heryerde halkların birlikte yaşamını inşaa edebilecek iradeye sahibiz. 31 Mart'ta seçilen başkanlarımızla birlikte hizmet götürmediğimiz bir sokak bile kalmayacak. Halkların kazanımlarını büyük barış mücadelesini vesilesi yapmaya söz veriyoruz. "


Yorum Yazın