Karnınızda, sebebine dair hiçbir fikrinizin olmadığı amansız bir ağrı.
Bir an önce hastaneye gidip doktorun bir yol göstermesini, çözüm bulmasını istiyorsunuz.
O anda gözünüz hiçbir şey görmüyor. Tek düşündüğünüz ağrınızın bir an önce dinmesi.
Gittiğiniz devlet hastanesinde sıra size gelmiş ve sonunda derdinize çare bulunabilecek o aşamaya yani doktor muayenesine girmişsiniz.
Ama bir problem var: Koyabileceği her bir teşhis belki de hayatınıza mahal olabilecek doktor, sizinle aynı dili konuşmuyor, sizi anlayamıyor.
Bahsetmek istediğim konu: Türkiye’de görev yapan yabancı uyruklu, özellikle de Suriye kökenli doktorlar.
Bazıları bu konuda bir sıkıntı görmüyorlar. Yeterli eğitimi alıp almadığını bilmediğiniz, doğru teşhis koyma noktasında sizinle kaliteli bir iletişim kurması gereken doktorunuz sizinle aynı dili bile konuşamıyor ama herhangi bir sıkıntı görülmüyor bazı kişilere göre…
Konunun tartışılması gereken pek çok kısmı var…
Ama nedense, olay hep; ‘yabancı düşmanlığı’ ve ‘ırkçılığa’ geliyor.
Örnek ise yurt dışına giden Türk doktorlar üzerinden veriliyor.
“Nasıl Türk doktorlar başka ülkelerde görev yapabiliyorsa başka ülkelerde tıp okumuş, yabancı uyruklu doktorlar da Türkiye’de görev yapabilir” deniyor.
Türk doktorlar; ülkemizde, dünyadan geri kalmayacak düzeyde iyi bir eğitim aldıktan sonra yurt dışına dil yeterliliğini de vererek genel olarak da çalıştıkları sağlık kurumunun en donanımlı doktorları olarak gidiyorlar. Bir çoğu uluslararası kongrelerde sunum yapabilecek seviyeye de sahip.
Türkiye’de görev yaptığı için eleştirdiğimiz yabancı uyruklu doktorlar ise tıbbi bilgi anlamındaki yeterliliklerini bir kenara koyalım, geldikleri ülkenin konuştuğu dili bile bilmekten aciz bir durumdalar. Şu an için Suriye hükümeti ile resmi bir ilişkimiz olmadığı için doktorların resmi kurumlara verdikleri bilgilerin doğruluğunun nasıl sağlandığı da ayrıca bir merak konusu…
Yani olay sağlık açısından ve toplumsal açıdan oldukça farklı tartışmalara çıkabilir.
İnsanlar yaşadıkları ülkede kendi milletinden olmayan aşırı sayıda doktora; yeterliliklerini sağlamış, dilini bilen, gerekli eğitimi almış olsa da karşı çıkabilir. Bu ayrı bir konu.
Ama bu kıstasların birçoğu mevcut değilken yabancı doktorlara karşı çıkmak; insanları ‘ırkçı’ ya da ‘yabancı düşmanı’ yapmaz, ancak ‘mantıklı’ yapar.
Aşağıdaki görsel de ülkenin başkentinde bulanan önemli bir hastaneden. Durumun vahametini anlamınız için…
Yorum Yazın