Prof. Dr. Ahmet Özer'in güncel siyasete dair çözüm yollarına yer verdiği yazısı "Türkiye çıkış için yeni bir yol bulmalı"...
Yeni bir yol şart
Türkiye 21 yıldan fazla bir süredir aynı siyasi iktidar tarafından yönetiliyor ve son zamanlarda görüyoruz ki bu iktidar artık ülkeyi yönetemez bir noktaya getirdi. Bu aşamada Türkiye'nin siyasette, diplomaside ve ekonomide ilerleyişini sürdürmesi için yeni bir yol bulması gerekiyor.
14 Mayıs’ta kritik bir seçime girdik. Söz konusu seçim Türkiye'nin kaderini etkileyecek bir seçimdi. Uzun yıllardır Türkiye'yi aynı siyasi iktidar yönetti, gelinen noktada halk bu iktidarın baskılarından, yolsuzluklarından, yasaklarından bıkmıştı, artık değişim istiyordu, o yüzden değişim kaçınılmaz ve elzem görünüyordu. Fakat yine olmadı, AKP ve Cumhur İttifakı hem Meclis çoğunluğunu hem de cumhurbaşkanlığını kazandı. Aslında tabiri caizse onlar kazanmadı, 21 yıldır olmadığı kadar yorgun bir Erdoğan ve yıpranmış bir iktidar karşısında muhalefet kaybetti.
"Ülkeyi AKP ve cumhur ittifakının tasallutundan kurtarıp değiştirmek ve demokratikleştirmek için öncelikle iktidarı değiştirmek gerekir, iktidarı değiştirmek içinse muhalefetin değişime kendinden başlaması gerekir."
Buna rağmen ülkede hala değişim talepleri son bulmuş değil. Ancak ülkeyi AKP ve cumhur ittifakının tasallutundan kurtarıp değiştirmek ve demokratikleştirmek için öncelikle iktidarı değiştirmek gerekir, iktidarı değiştirmek içinse muhalefetin değişime kendinden başlaması gerekir. Bu gün sadece muhalefet istiyor diye değil toplumun kahir ekseriyeti bu iktidarın uygulamalarından ve yaptıklarından yorulduğu için değişim gerekiyor. Ne ki buna öncülük edecek güçlü bir parti veya ittifak olmadığı ortada. Bu nedenle başta ana muhalefet olmak üzere muhalefetin kendini gözden geçirmesi, yenilemesi ve değişmesi bir zaruret halini almıştır.
" Seçim yenilgisi sonucu umutsuzluğa kapılan seçmeni yeniden ayağa kaldırıp, moral ve motivasyonu yükseltilmezse önümüzdeki yerel seçimleri kazanmak da zora girebilir."
Toplumsal değişimin gerçekleşmesi her zaman ve her yerde onu isteyenlerin ve örgütleyenlerin gücü ile doğru orantılıdır. Bu bağlamda değişimi sadece istemek yetmez bu istemi örgütlemek ve hedefe yöneltmek de gerekir. Muhalefet bu seçimde bunu yapamadı. Bu başarılmadığı için muhalif seçmende büyük bir hayal kırıklığı yaşandı. Hayal kırıklığı seçim sonrası işlenen ve ortaya çıkan yanlışlarla öfkeye dönüştü, öfke dinmediği ve dindirilmediği için giderek duygusal bir kopuşu berberinde getirdi. Eğer seçim yenilgisi sonucu umutsuzluğa kapılan seçmeni yeniden ayağa kaldırıp, moral ve motivasyonu yükseltilmezse önümüzdeki yerel seçimleri kazanmak da zora girebilir. Bu nedenle sorumluluk sahibi herkesin ve her kurumun kendini gözden geçirmesi, kapsamlı bir özeleştiri yaparak yenilenmesi gerekir. Diğer bir deyişle değişime kendinden başlaması, önce kendini değiştirmesi sonra da siyasal iktidarı değiştirmeyi hedeflemesi gerekir. Yerel seçimler bunun için önemli bir fırsattır, heba edilmemeli.
Yorum Yazın