İstanbul
Açık
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,8666 %0.23
37,3054 %-0.13
105.090,08 %0.974
3.223,15 0,24
Ara
Muhalif. HABERLER Bir şarkının arkasında ne kadar acı yatabilir? Sezen Aksu’nun ‘Günaydın Memur Bey' isimli eseri

Bir şarkının arkasında ne kadar acı yatabilir? Sezen Aksu’nun ‘Günaydın Memur Bey' isimli eseri

Sezen Aksu'nun Günaydın Memur Bey isimli şarkısının çok trajik bir hikâyeye dayandığını biliyor muydunuz? O sözler, 1995 yılı 29 Ekim tarihinde Dargeçit’teki evinden 4’ü çocuk olmak üzere 6 akrabasıyla beraber jandarma tarafından gözaltına alınan ve kendisinden bir daha da haber alınamayan Seyhan Doğan için yazıldı.

KAYNAK: HABER MERKEZİ
Okunma Süresi: 4 dk

Dargeçit’in Dilan köyünde çobanlık yapan Seyhan yalnızca 13 yaşındaydı o elim olayı yaşadığında. 29 Ekim günü sabaha doğru üç sıralarında jandarmalar tarafından basıldı Doğan ailesinin evi. Küçük çocuk kelepçelenerek gözaltına alınan altı kişiden biriydi. Aynı gece ve takip eden birkaç gün içinde Seyhan Doğan’ın eniştesi Abdurrahman Coşkun (20), dayısının oğlu Mehmet Emin Aslan (20),  Abdullah Olcay (18), Nedim Akyön (13), ve Süleyman Seyhan (57) da evlerinden gözaltına alındı. Doğan’ın evindeki son anlarıydı bunlar. Annesi Asiye Doğan’ın ise oğlunu bulacağı dair umudu vardı. Yıllarca izin sürdü. Her gittiği kapıdan boş döndü; “fazla konuşuyorsun” denilerek gözaltına da alındı, dayak da atıldı. Gözaltına alınmasının inkar edildiği de oldu. 35 gün boyuncu ulaşılamadı anne Doğan’a. Mardin’de işkence gördüğü öğrenildi sonradan. Akrabalarının dediği ise, “Asiye kahrından deli oldu” sözleriydi. Tüm hayatı köyün sınırlarından ibaret olan Asiye çaresizliğin nelere kadir olduğunu göstermişti. Oğlunu bulma umuduyla ve koynunda çocuğunun fotoğrafıyla Galatasaray Meydanı’ndaki Cumartesi Anneleri’nden biri oldu acılı kadın…


19 yıl sonra Seyhan’ın kemiklerine ulaşıldı

Seyhan'ın cesedinin yerini emekli olan bir korucudan öğrendiklerini anlatıyor kardeşi Hazni Doğan:

“Korucunun köylümüze anlattığına göre cesetler kepçeye yüklenerek kuyuların olduğu sahaya getirilmiş, o gece o da nöbetteymiş. Cesetleri çukurlara atmışlar, 'aralarında çocuklar da vardı' demiş.”

Korucunun işaret ettiği yerin 150 metre ilerisinde karakol bulunuyormuş ve 1995-2005 yılları arasında sivillerin girişine yasak bölgeymiş
2014 yılında avukat Eren Keskin ve Erdal Kuzu'nun savcılığa sunduğu dilekçe ile bu bölge için arama izni çıkarılıyor.

Kardeş Hazni Doğan, korucunun söylediği kuyuda kemik çıkmadığını belirtiyor fakat yaşlı bir kadının, koyunlara su vermek için kullandıkları farklı çukurların varlığından söz ettiğini de vurguluyordu:

“Taşlarla doldurulmuş bir çukur dikkatimizi çekti, kepçelerle taşlar çıkarılınca altta yakılmış odunlarla karşılaştık, onların altında da insan kemikleri vardı. Cesetleri yakıp üzerini taşlarla kapatmışlar meğer…”

Seyhan Doğan ve dayısının oğlu Mehmet Emin Aslan'nın kemikleri, taşla doldurulmuş o çukurdaydı.
Bir yıl sonra Kızıltepe'de gerçekleştirilen bir başka kazıda ise lise öğrencisi Abdurrahman Olcay ve Abdurrahman Coşkun'nun kemiklerine ulaşılacaktı.
2015 yılının Nisan ayında Dargeçit'in Dilan Köyü'nde bulunan kemikler de Davut Altunkaynak ve Nedim Akyön'e aitti.

Seyhan Doğan ve kardeşi Hazni Doğan 

Seyhan Doğan’ın kardeşi Hazni Doğan ağabeyini son görüşünü ise şöyle anlatıyordu:

“Ağabeyimi en son kolları arkadan havaya asılmış durumda Filistin askısında işkencede, acı çekerken görmüştüm, hiç unutamıyorum. 'Kollarım kopacak gibi çok ağrıyor' diyordu. Eniştem Abdurrahman Coşkun'u da aynı yerde oturtmuşlardı. 'Doğruları söylemezsen seni de askıya alırız' diye tehdit ettiler, bu onları son görüşüm oldu.”

Seyhan, anne ve babasıyla mezarda buluştu

Anne Asiye Doğan 2000 yılında, baba Ramazan Doğan 2010 yılında İstanbul'da vefat ettiler. 2014 senesinde Seyhan'ın kemikleri bulunduğunda, vasiyetlerinde yer aldığı gibi İstanbul'daki mezarlarından çıkarıldılar ve Dargeçit'te, Seyhan'ın mezarının yanında toprağa gömüldüler…
1990’lı yılların karanlık ortamında Seyhan’ın ailesinin karşılaştığı gibi birçok elim olay yaşandı. Gözaltına gidenlerden haberler alınamadı.

Sezen Aksu’nun Günaydın memur bey isimli parçasının sözlerinin tamamı şu şekilde:

Günaydın memur bey
Uzun zamandır hasretim
Hem güneşten hem tenimden nefesimden
Mahrumum hepsinden

Günaydın memur bey
Simsiyah bir çukur
Tıkıldığım sıkıştığım
Kemiklerimi saydığım

Dünya seyretti ben giderken
Erimiş cesedim ne fayda
Islak yağmuru emdim de
Kurtlara yem oldum

Dünya seyretti ben giderken
Erimiş cesedim ne fayda
Islak yağmuru emdim de
Kurtlara yem oldum
Kurtlara yem oldum

Biraz dur memur bey
Ahir zaman cevaplarım hazır değil
Yaşanmadan bitti seyir
Sorular kuyumda

Düşün sen memur bey
Akıl almaz
Nasıl bir karanlık getirdi bak
Eritti yaktı kapattı

Dünya seyretti ben giderken
Erimiş cesedim ne fayda
Islak yağmuru emdim de
Kurtlara yem oldum

Dünya seyretti ben giderken
Erimiş cesedim ne fayda
Islak yağmuru emdim de
Kurtlara yem oldum

Dünyam şu naylon torbalarda aah
Dünyam şu naylon torbalarda aah
Dünyam şu naylon torbalarda aah
Dünyam şu naylon torbalarda aah

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *