İstanbul
Hafif yağmur
8°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,9289 %-0.02
37,4684 %0.3
98.329,89 %-0.94
3.312,15 0,79
Ara
Muhalif. HABERLER Gazeteci Cem Seymen, “İklim Krizi”ni anlattı

Gazeteci Cem Seymen, “İklim Krizi”ni anlattı

Gazeteci Cem Seymen, “İklim Krizi”ni anlattı

Okunma Süresi: 4 dk

Wenergy – Temiz Enerji Teknolojileri Fuarı ve Kongresi’nde “İklim Krizi” başlıklı oturumda konuşan Haber Spikeri, TV Program Yapımcı ve Sunucusu Cem Seymen, iklim krizi ile kuraklığın en çok etkilediği ülkelerden birinin Türkiye olduğunu ve gıda üretiminin tehlikeye gireceğini belirterek, alınması gereken önlemleri anlattı. 

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde, İZFAŞ, BİFAŞ ve EFOR Fuarcılık iş birliği, Siemens ana sponsorluğunda düzenlenen Wenergy – Temiz Enerji Teknolojileri Fuarı ve Kongresi, 9-11 Mayıs 2023 tarihleri arasında fuarizmir’de gerçekleştiriliyor. Kongrede, “İklim Krizi” başlıklı oturumda konuşan Cem Seymen, küresel iklim krizinin çok ama çok büyük bir tehlike olduğunu vurguladı. Seymen, “Küresel iklim felaketinin en büyük nedeni petrol ve tarım. Baktığımızda, tarımda, şirketler üretiyor, çünkü küçük aile işletmeleri üretmiyor. 20 yılda, 21 bin 626 köy okulu kapandı. Köyler boşaldı, okulların kapanması insanların orada yaşamaması, köyün terkedilmesi, tohum belleğinin silinmesi demek. Kışın eğer domates yiyorsak hata yapıyoruz. Şirketlerin ürettiği gıda ürünlerini alarak hata yapıyoruz. Biz sebep olduk. Bütün bu iklim krizinin sebebi insandır. Hatalı üretim ve hatalı tüketim. Tüketim ekonomisi, hem petrolü hem doğalgazı kullanan, daha fazla üretimi için de vahşi şekilde, önlenemez şekilde kullanan şirketleri destekliyoruz.  Her yerde tüketim var, vah vah, tüh tüh diyoruz, ancak öncelikle kendimize bakmamız lazım” dedi.

Türkiye’de tüm destek ve teşviklerin inşaat sektörü ve ithal edip ihracat yapanlara yönelik olduğunu belirten Seymen, Türkiye’nin baştan bir tarım politikasına ihtiyacının olduğunu, yerli tohum satışını yasaklayan yasanının tamamen değiştirilmesi gerektiğini söyledi. Cem Seymen, “Tarım Türkiye’nin inşaat, tekstil ve sanayiden daha önemli, en önemli gelir kaynağı olabilir. Muazzam bir iklime sahibiz. Türkiye, dört mevsimin de yaşandığı toprakları bereketli, muazzam bir tarım ülkesi.  Ata tohumlarımız var, dünyanın hiçbir ülkesinde olmayan hazineye sahibiz. 13 bin yıldır buğday, Anadolu’da üretiliyor. Küresel şirketler bu tohumları unutturmak istiyor. Türkiye’de tohum aldığımız şirketler yabancı ortaklı şirketler 893 şirketin yalnızca yüzde 3’ü tam yerli” diye konuştu. 

Türkiye kadar küresel iklim krizinden etkilenecek ülke sayısının çok az olduğunu belirten Cem Seymen, “Pandemi yaşadık. Rusya dünyanın en büyük buğday üreticisi ve hemen ilk hafta buğday ihracatını yasakladı. Pandemi bize açlıkla sınanacağımız konusunda dehşet senaryosunu ortaya koydu. İklim krizi ve kuraklığın en çok etkilediği ülkelerden biri Türkiye. Kuraklığı şiddetli biçimde yaşıyoruz. Gıda üretimi tehlikeye girecek. Avrupa’nın toplamının 5 katı Kuraklık etkileri var. Göç meselesine bakınca, iklim göçleri çok önemli. İklim göçü demek daha fazla su ve gıda paylaşımı demek, çiftçinin daha fazla ilaç atması demek, ilaçların yeraltı sularına karışması demek. Tüm bunlara bakınca yerli üreticiyi desteklemek, atalık tohumlarımıza sahip çıkmak, yeni tarım politikaları geliştirmek, küresel iklim krizine karşı yapılacak en önemli şeyler. Tüm bu atılacak adımlar ve önlemlerle sera gazı salınımını azaltabiliriz, kendi ülkemizin geleceği ve kendi insanımız için” dedi. 

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin çevre, tarım, temiz enerji ve geri dönüşüm noktalarında örnek olacak çalışmalara imza attığını belirten Seymen, “Böyle fuarlar ve kongreler, belediyelerin bu işleri üstlenmesi, temiz enerji ve temiz tarımın yeni teknolojiler ve geri dönüşümün bu kadar büyük bir konseptte sahiplenilmesi çok çok kritik. İzmir aynı zamanda bir tarım kenti, kırsalla kenti birleştiriyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi, her şeyden önce temiz gıdayı, gıdanın üretme biçimlerini, nasıl tüketim yapmamız gerektiğini planlayan bir İzmir vizyonu ortaya çıkardı, bu çok önemli bir şey.  İzmir bir vizyon ve misyon kenti. İzmir deyince elbette tarih, doğal güzellikler hepsi geliyor akla. İzmir’in, temiz enerjinin ve geri dönüşümün Türkiye’deki temsilcisi olacağım ve dünyaya böyle çıkacağım demesi gerekiyor. İzmir deyince herkesin aklına gelecek vizyon ve kafalara sokmak isteyeceği en güzel ifade biçimi ve kimliği temiz enerji kenti olması” diye konuştu. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *