İstanbul
Hafif yağmur
11°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,6385 %-0.03
37,1975 %0.11
102.136,93 %-2.439
3.137,43 -0,70
Ara

Breturn veya Pembe Panter’in Dönüşü

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Breturn veya Pembe Panter’in Dönüşü

Trump’ın yemin töreni haftaya damgasını vururken, İsrail-Gazze ateşkes anlaşmasının rehine takası dışında  hangi yöne döneceği belirsiz. Öte yandan Çin, Kuzey Kore ve İran desteğiyle Rusya Ukrayna’ya karşı acımasız saldırılarını sürdürürken, Ukrayna da 3 yıldır ülke savunmasında elinden geleni yapıyor. Trump yeni başkanlık döneminde İsrail-Gazze savaşına son noktayı koyma onuruna nail olabilir. Ama Ukrayna-Rusya cephesine barış getirme sözünü tutması ancak Ukrayna’nın toprak tavizi ile olacağından imkansız. Ayrıca  Rusya’nın AB ne  tehdidi dolayısıyla şimdi Brüksel de tedirgin. Üstelik bu Brüksel’le de sınırlı değil. Birleşik Krallık’ta(BK) da endişe var. Bu nedenle geçen hafta Başbakan Keir Starmer önce Ukrayna ile 100 yıllık bir “Güvenlik  ve Ortaklık Anlaşması” imzaladı. Sonra Polonya’ya giderek yeni bir “Savunma  ve Güvenlik Anlaşması”nın ilk görüşmelerini başlattı. Ukrayna ve Polonya ile başlatılan bu yeni dönem, BK da tekrar ısınan AB hevesinin bir göstergesi ve yalnız kalmamak için AB ye “yalnız değilsiniz” mesajı. Tabii bunun BK iç politikasındaki yankısı kadar Londra’dan esen melteme  Brüksel’in tepkisi önemli.  

BK dan AB ne “Şimdi Peşimanım Efendim” Mesajı

BK da yine AB ne üye olma veya 2020 de imzalanan “Ticaret ve İşbirliği anlaşmasını” genişleterek hiç olmazsa yeni bir Gümrük Birliği anlaşması haline getirme tartışmaları başladı. Her ne kadar başbakan Steimer kendi döneminde bunun gerçekleşmeyeceğini açıklamış olsa bile politikacıların söylediklerinin tam tersini yaptığı bilindiği için, hızlandırılmış yeniden üyelik olasılığını da düşünmek gerek.  BK ın Avrupa entegrasyonu üyeliğine ikna edilmesi kolay olmamıştı. 1973 yılında İrlanda ile birlikte girdikleri AET  Ortak Pazar’ına uzun yıllar “onlar pazar, biz ortak” diye burun kıvırdılar. Avrupa Para Birliğine ve Schengen’e katılmadılar. Sonra yıllarca AB fonları ile ülkenin kuzeyindeki dağlık ve adalık bölgeleri geliştirip, kuzey denizi petrollerinden eski kıtaya zırnık koklattılar. Pas de Cale ile Dover arasındaki Chunnel’ın mal hareketi serbestisine çeşitli denetimlerle sınır getirmeye çalıştılar. Ölçü sistemlerini ve trafik yönlerini bile AB ile uyumlaştırmadılar. AB bunları hep sineye çekti. Buna rağmen 2016 da yapılan referandumdan baskın ayrılma kararı çıktığında, tabii herkes hoşnut olmadı. O zaman siyasetteki sınırlı rol ve etkisine rağmen Kraliçe bile Birlikten çıkmama tavsiyesinde bulundu.  Brexit süreci uzun ve zorlu bir süreçti. Uzun müzakerelerden sonra 2020 nin Ocak ayı başında gerçekleşen nihai boşanma, önce arada sorunlu bir Kuzey İrlanda çocuğu bıraktı. Öyle ki İrlanda Cumhuriyeti ile Kuzey İrlanda arasındaki sınırın açık kalması için, sorunu kucağında bulan başbakan Rishi Sunak epey uğraştı. Sonunda başardı da. Ama ortaya çıkan yeni jeopolitik gerçekten başka, BK da işgücü yetersizliği, emeklilik ödemeleri akması, iskan ve mülkiyet hakları, vergi ve ticaret ile ilgili sorunlar da baş gösterdi. Bunlar kısa zamanda BK halkının referandumda yaptığı tercihten dolayı pişmanlık  duymasına neden oldu. İşte aradan geçen 5 yıl içinde Hanya ile Konya’yı Brüksel- Londra ekseninde anlayanlar da  şimdi geri dönüş yolunun nereden geçeceğini hesaplamakla meşgul. Şu sıralar BK daki  TV kanallarında bu konuda hararetli tartışmalar var. AB yanlılarına karşılık sesleri zayıf da olsa  ABD ile daha sıkı ilişkiler geliştirilmesi gerektiğini savunanlar var. Yani  “Eski Kıta mı? Yoksa Açık Deniz mi?” yeniden BK da sıcak gündem.      

Göz Boyayıp Gönül Kazanmak İçin mi?

Şimdi BK da resmi üyelik başvurusunun  yeniden yapılabilmesi için 2020 de AB ile imzalanan “Ticaret ve İşbirliği” Anlaşmasının  776. Maddesinin açık bıraktığı kapının kullanılması düşünülüyor. “Yürürlüğe girdiği tarihten sonra geçen ilk 5 yılda ve izleyen her 5 yılda bir, her iki tarafın anlaşmanın uygulamada yarattığı sonuçları birlikte değerlendirmesi ve gerekiyorsa yeni ve  tamamlayıcı anlaşmalarla  daha yararlı ve uygun bir ilişki düzeni yaratması” ifadesine dayanarak tam 5 yıl sonra BK yine AB ile ilişki kurmak için gereken adımları atmaya hazırlanıyor. AB ve BK arasında 2026 dan itibaren başlayacak yeni müzakerelerle hedefin 2030 da yeniden üyelik olabileceği düşünülüyor. İlk hedef Gümrük Birliği. Bürokrasi boş durmamalı. Boşaltılan çukur şimdi yeniden doldurulmalı. Bundan siyasi olarak yararlanacaklar henüz belirsiz. Ama Kral 3. Charles rahmetli annesinin kerhen imzaladığı boşanma ilamını iptal edebilir ve saltanatının 8. yılında AB ve BK nın yeniden evliliğini kutsayabilir.  Ancak BK nın “boşandığı kocayla” yeniden barışmak için ne gibi tavizler vermek zorunda kalacağı önemli. Starmer Ukrayna ve Polonya anlaşmaları ile bir ön ödeme yapmış olabilir. Ama AB ni doğusundan Rusya’ya karşı koruma sözü ile BK  Ukrayna’nın AB veya NATO üyeliğini hızlandıramayacağı gibi, Brüksel’in gözünü boyayıp, gönlünü kazanamayabilir.  AB nin adaya daha fazla göçmen yükü gönderme talebini 100 yıllık Ukrayna anlaşmasıyla hiç engelleyemez.  Serbest ticaret BK halkına  yeniden temel ihtiyaç maddelerine daha kolay ve ucuz ulaşma  imkanı sağlar. Ama AB menşeili tıp doktorlarının, sağlık hizmetlilerinin, mühendis ve yöneticilerinin yeniden BK ya akması bu defa British Common Wealth ülkeleri ile Türkiye gibi 3. ülke profesyonellerine rekabet yaratacaktır. Ama işte AB ve BK ın yeniden eğri oturup, doğru düşünmeye başlaması gerekmekte.  Bugünden 2030 uzak bır tarih olarak gözükse bile jeo stratejik koşulların gölgesindeki ekonomik gerçekler, BK ın AB ye yeniden üyeliği için ilk adım olan Gümrük Birliğinin 5 yıl içinde tamamlanmasını hızlandıracağa benzer. Kaldı ki 2020 de Gümrük Birliği hukuken sona ermiş olsa bile, BK nın henüz gümrük denetim mevzuatını fiilen tamamlayamamış olması, şimdi “çıkmamış candaki ümit” gibi düşünülüyor. 

Pembe Panter ve Dreyfüs

BK nın AB ye tekrar dönüşü  hem AB, hem de BK için daha iyi olabilir. Ama Brüksel biraz ayak direyecek ve BK piyasasına başka giriş ayrıcalıkları talep edecektir.  Bu arada 10 yıl boyunca hakları ellerinden alınanlara nasıl bir telafi yolu bulunacağı da yeniden Gümrük Birliği ve/veya tam üyelik müzakerelerinin maddeleri arasına girecektir. AB ye üye olmayan 3. ülkelerle ilişkilerde BK nın hangi ölçüde ortak politikalara uyacağı da müzakere gündem başlıklarından biri olacaktır. Örneğin ortak dış, güvenlik ve savunma politikaları açısından Trump’lı bir dünyada bu AB ve BK ın NATO içindeki konumları açısından da önemli hale gelmiş durumda. Yine de “Pembe Panterin Dönüşü” ile Polis müfettişi Dreyfüs’ün nükleer düğmeye basıp dünyayı patlatmasının durdurulması gibi tesadüfi bir sonuç beklenebilir mi? Yani Rusya’nın,  Kuzey Kore’nin veya hatta Trump’ın nükleer savaş başlatması BK nın AB ye dönüşü ile engellenebilir mi? Bunlar olayları dışardan seyreden, günü birlik yaşayan ve Suriye gibi konularla oyalanmasına izin verilen Türkiye benzeri ülkeler için tahmini kolay olmayan gelişmeler  olacak.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *