Kocaeli depreminin anlatılmayan hikayelerinden biri, yeni belgeselle gün yüzüne çıkıyor. Yönetmen Murat Kuşaksız, 17 Ağustos 1999 Gölcük depreminde hayatını kaybeden 26 genç profesyonel yüzücü ve onları yetiştiren Poyrazköy Yüzme Kulübü'nün hikayesini “'Asla Bırakma” adlı belgeselle izleyicilerle buluşturdu.
Depremde 26 yüzücüsünü ve kulüp binasını kaybeden Poyrazköy Yüzme Kulübü, aynı yıl Kocaeli Yıldızlar Yüzme Kulübü’nü kurarak küllerinden yeniden doğdu. Kulübün antrenörü Aykut Çelik’in hikayesinden etkilenen yönetmen Murat Kuşaksız depremden doğan umut hikayesinin belgeselini çekti. Kocaeli’de depremden sonra ilk ayağa kalkan kurumlardan olan Yıldızlar Yüzme Kulübü, Türkiye’de büyük kulüplere sporcu hazırlıyor.
Kendisi de depremzede olan yönetmen Kuşaksız, “Ben yaşadığım felaketten iyileşme yollarını ararken Aykut Çelik hocanın ve Yıldızlar Yüzme Kulübünün hikayesi ile tanıştım. Aykut hoca, 26 yüzücüsünü depremde kaybetti. Sonrasında kulüp küllerinden yeniden doğdu ve yeni genç sporcular yetiştirmeye devam etti. Ağır acılara rağmen vazgeçmeyen, acılarından güç alan bir adamın hikayesini çekmek, içimdeki o eksik yanı da filizlendirdi. Bana da umut oldu. Deprem travmamı belgeselle iyileştirmeye çalıştım" dedi.
UMUT AŞILAYAN İNSANLARIN HİKAYESİ
Depremin çok zor bir deneyim olduğunu anlatan yönetmen Kuşaksız, “Travmasından güç alma konusu bence çok kıymetli. Ama travmaların insana seçme hakkı tanıdığına da inanıyorum; iyiliğe ya da kötülüğe gitme veya hiçbir şey yapmama seçeneği. Bunun birçok örneğini kendi çevremde de gördüm. Aykut Hoca gibi yaşama tutunan, umut aşılayan insanların hikayesi bu anlamda önemli” diye konuştu.
Belgeselin ilk özel gösteriminin hikayenin geride kalan kahramanlarıyla ve gençlerin de katılımıyla gerçekleştiğini ifade eden Kuşaksız şunları dile getirdi:“Belgeseli izlerken bir sinema salonu dolusu çocuk, film sonrası hemen benimle iletişim kurmak istedi. Instagram'dan beni eklemişler. O yaşlardaki çocukların hikaye ile empati kurmaları beni çok mutlu etti. Beni aşan bir şey oldu, o çocuklarla kurduğumuz bağ.”
