Yok. Başlığa bakıp da, Yavuz Sultan Selim’e Çaldıran’da yenilen, sonraki ömrünü de üzüntüyle geçiren ünlü Safevi hükümdarı Şah İsmail’den bahsedeceğimi sanmayın. Benim amacım, sözü bir zamanlar İstanbul’da pek moda olmuş çadır tiyatrolarına getirmek.
İstanbul o zamanlar, şimdi televizyonda ara sıra oynatılan siyah-beyaz filmlerdeki İstanbul. Yani betonu az, ağaçları, çiçekleri bol bir İstanbul. Sadece ana caddelerinden tek tük “hususi” taksi geçen, ama Karagümrük gibi o zamanın uzak semtlerine bile çan çan tramvay işleyen bir İstanbul.