Murat Bayar - Muhalif Özel
Depremin yıktığı kentten geçici olarak kaydını başka illere alan depremzede, bugünlerde kentine dönmek üzere gittiği Hatay nüfus müdürlüklerinden aynı yanıtla geri çevriliyor!
MB ve FB, Hatay’daki nüfus müdürlüğünde kendi, evlerine dönüş yaptıklarını belirterek, kayıtlarını aldırmak istediklerinde, “Hatay’ın kotası doldu!” yanıtını alıyorlar.
Hatay Valiliği, konuyla ilgili bizi, Hatay AFAD’a yönlendirirken, AFAD’ın santralinden sonra hiçbir yere ulaşmak mümkün olmadı.
Sarıyer Baltalimanı Muhtarı Ali Haydar Aslan, bir bölgede boş ev kalmazsa nadiren yapılabilecek bir uygulamanın, insanların sapasağlam evlerine dönüşüne engel gösterilmesine gerekçe olamayacağının altını çiziyor!
“Size ait hasarsız bir eviniz dururken, ‘Hatay’ın kotası doldu’ sözü ile insanların memleketlerine girmesini engellemeyi yasalarla açıklayamazsınız!”
HATAY’IN KOTASI DOLU!
“Hatay’ın kotası dolu” bahanesi ile geri çevrilen depremzede memleketine kaydını aldıramaması nedeniyle, Hataylı olan bu satırların yazarının, Hatay’daki, Arsuz Nüfus Müdürlüğü’ne giderek, hasarsız evine kaydını aldırma talebi yine, “Hatay’ın kotası dolu” gerekçesi ile geri çevriliyor!
Bu gerekçe ile evine dönemeyen MB ve FB memleketlerinde hasarsız evlerinin olduğunu, belirterek, gerekçeye itiraz ettiklerinde ise “Emir çok yukarıdan geliyor. Hiçbir şey yapamayız” yanıtını alıyorlar.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, bu durumu kabul edilemez bulduğunu ifade ediyor!
Emekli General ve akademisyen Dr. Naim Babüroğlu, süreci endişe ile izlediklerini kaydediyor!
ENDİŞE İLE İZLİYORUZ!
Ortadoğu ve Suriye Politikaları Uzmanı Gazeteci Musa Özuğurlu, Hatay’da ilk günden bu yana demografik bir oyun oynandığını ve gelişmeleri endişe ile izlediğini kaydediyor:
“Hatay’ı hoşgörü ortamından çıkarıp, kendi mezhepsel anlayışlarına dönüştürme politikası devreye alındı.”
Özuğurlu, yıkılan yerde yeniden yapılaşmaya izin verilmemesini de aynı nedene bağlıyor!..
Sosyal medyada gündeme getirilen Hatay’ın sığınmacılarla Araplaştırma politikasını reddeden Emekli Amiral Cem Gürdeniz, İskenderun Körfezi’nin Türkiye’nin stratejisi için “iç su” niteliğinde olmasına işaret ediyor.
Hatay’ın Türkiye’den kopartılmasına kimsenin gücünün yetmeyeceğini kaydeden Gürdeniz, Hatay’ın Atatürk’ün niye milli meselesi olduğunu İskenderun üzerinden anlatıyor:
“Atatürk İskenderun ile bölgeyi iç su yaptı. İskenderun Körfezi’nin ‘iç su’ hüviyeti ile bölgede mutlak hâkimiyet ilan edildi ve Hatay Türkiye’nin kesin karasularında kaldı.”
MEMLEKETTEN UZAKLAŞMA KORKUSU!
Valiliğin yıkım ekibi, Hatay’da su borularını patlattığı için, çoğu semt susuz kalmış. Elektrik kesintisi ise rutine bağlanmış.
Yine de, Hataylı, memleketinden uzaklaşmaya korkuyor!
Cumhuriyetin 100. yılına girerken, Hataylı depremzede vatandaşımızı, kendi evine alamıyoruz!..
