İstanbul
Parçalı az bulutlu
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,7508 %0.01
37,3191 %-0.56
103.034,54 %3.513
3.172,74 0,69
Ara
Muhalif. M. ÖZEL Füruzan, Türk edebiyatının değil Türkçe edebiyatın en güçlü isimlerindenmiş…

Füruzan, Türk edebiyatının değil Türkçe edebiyatın en güçlü isimlerindenmiş…

Ünlü Türk yazar Füruzan geçtiğimiz gün yaşamını yitirdi. Yazar kendini Türk edebiyatının bir parçası olarak görüyordu ama anmada bulunan Altyazı Sinema Dergisi yazarı tanıtırken Türkçe edebiyatın en güçlü isimlerinden ifadesini kullandı.

Okunma Süresi: 2 dk

Oğuz Büber - Muhalif Analiz

İspanyol Sineması’na hayranım diyebilirsiniz.

Fransız Sineması’na bayılıyorum da.

İngiliz ya da Alman edebiyatının eserlerini büyüleyici olarak değerlendirebilirsiniz.

‘Ama Türk edebiyatı eşsizdir’ ifadesini kullanamazsınız (!)

Kimilerine göre, Türkiye ya da Türkçe edebiyatı demeniz gereklidir.

Sebebini sorduğunuzda ise Türkçe konuşan ya da yazan herkesin Türk olmadığı belirtiliyor. Her İngilizce yazan İngiliz, her Almanca yazan Almanmışcasına.

Ünlü sinema dergilerinden ‘Altyazı’, ünlü yazarımız Füruzan’ın vefat haberini verirken, “Türkçe edebiyatın en güçlü isimlerinden…” ifadesi kullandı.

Paylaşımın tamamı şöyle:

“Türkçe edebiyatın en güçlü isimlerinden, 'Benim Sinemalarım', 'Gecenin Öteki Yüzü' ve 'Ah Güzel İstanbul' gibi eserlerle sinemamızda unutulmaz izler bırakmış Füruzan’ı kaybettik.”


Peki, Füruzan edebiyatımızın böyle tanımlanmasını ister miydi?

Öğrenmek çok zor değil…

Yazarın, konu hakkında 2020 yılında verdiği bir demeç var.

Aydınlık gazetesine konuşan yazar ‘Türk edebiyatı mı? Türkçe edebiyatı mı?’ sorusuna şu yanıtı veriyordu:

“Dünyadaki edebiyat tasnifleri İngiliz edebiyatı, Rus edebiyatı, Fransız edebiyatı, Macar edebiyatı, Türk edebiyatı diye düzenlenir. Macar, Türkçe edebiyat falan diye bir şey yok. Bunun için uğraşmak müthiş bir ayrıştırma getirir.”

Yazar kendi ifadesiyle ‘Türkçe edebiyatı’ tanımını kabul etmemesine rağmen dergide bu ifadenin kullanılmasında herhangi bir çekince görülmemişti.

Belki diyebilirsiniz derginin böyle bir duruşu var ve Fransızca edebiyat, İngilizce edebiyat, Almanca edebiyat kullanımını tercih ediyor.

Ancak bu konuda da bir sıkıntı mevcut.

Çünkü geçmiş paylaşımlarından görüyoruz ki, duruşları hiç de öyle değil.

Alman yönetmen olabiliyor

Fransız sineması olabiliyor

Rus sinemacıda da sakınca yok

Yunan sinemasında da haliyle

Ama Türk sineması olmuyor. Türkiye sineması ya da Türkçe edebiyat olacak…

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *