Muhalif. Analiz / İnanç Uysal
Merkez Başkanı Hafize Gaye Erkan’la ilgili olarak son yaşanan olayların ardından ortaya atılan her zamanki birileri düğmeye bastı, dış güçler ve içerideki hainler klişeleri yeniden görev alınca benim de konuyu anlamak için biraz tarihsel bir analize baş vurmak geldi. Tarihsel dedim diye hemen endişe etmeyin bence o kadar da tarihsel değil. 3 yıllık falan bir tarih neticede.
Bu tarihin başlangıcı Yenişafak Gazetesinin o tarihi manşeti elbette. “Bu operasyonu kim adına çektiniz” Manşetin tarihi 19 Mart 2021 bu manşetle birileri adına operasyon çekmekle itham edilen Naci Ağbal’ın görevden alınış ve yerine manşetin sahibi olan gazetenin yazarı da olan Şahap Kavcıoğlu’nun göreve geliş tarihi 20 Mart 2021. Manşetin sebebi de Naci Ağbal başkanlığındaki Merkez Bankasının faiz artırımı yoluna gitmesi idi.
Yani sadece bir gün sonra, o manşetin altında görüşlerine yer verilenler de çoğunlukla iş dünyasından ve hükümete yakın olan derneklerin yönetimlerindeki isimlerdi. O isimlerden birisi de bugün tamamen farklı konularda gündem haline gelen Türkiye İhracatçılar Meclisi eski, Futbol Federasyonunun da hali hazırdaki başkanı Mehmet Büyükekşi. Kendisi de bu konuda yüksek faizin yatırım kararlarını olumsuz etkileyecek diyerek faiz artırımının operasyon çekmek olduğunu iddia eden koroya katılmıştı. Ama bu bölüm sadece bir hatırlatma olarak kalsın. Analizin amacına bunun bir etkisi yok neticede.
O manşetin ardından kadrolar değişince ne oldu peki isterseniz biraz da ona bakalım : Naci Ağbal; o manşet atıldığında henüz sadece 131 gün görev yapmıştı. Görevi süresinde Dolar 8.5 TL’den 6.69 TL ye düştü. TCMB politika faizi 10.25 idi TCMB döviz rezervi -48 milyar dolardı Enflasyon %11.89 oranındaydı Başkanlığı döneminde yaşanan olumlu gelişmelerden birisi döviz kuru iken bir taraftan da fiyat istikrarı ve güven tesis etmişti. Ta ki o faizleri 19 puana çıkardığı 19 Mart gününe kadar.
Naci Ağbal'dan sonra Nureddin Nebati ve Şahap Kavcıoğlu ikilisini gördük ekonominin başında ve düşük faiz yüksek kur politikasına geçildi o süreçte. Cumhurbaşkanı Erdoğan da bu politikanın sahibi olarak konuya dahil oldu ve ekonomi-politik konusunun savunusunu yaparken meseleyi Nas noktasından ele almayı tercih etti. O dönemde ülkede düşük faiz uygulamasının en azından dönemsel olarak yanlış olduğunu söyleyen herkes bu şekilde Nas’a itiraz eden insanlar olarak yaftalandı ve dış güçlerin adamı olarak lanse edildiler doğal olarak.
Düşük faiz, yüksek kur, yüksek enflasyon ve düşük cârî açık zemininde "Yatırım, Üretim, İstihdam, İhracat, Cârî Fazla" hedefine kilitlenen Türkiye Ekonomi Modeli ile kimsenin daha önce duymadığı yeni bir ekonomik modele geçildi.
O dönemin sonuçlarını hala biliyoruz ve o sonuçların süregelen etkilerini de hepimiz tecrübe ediyoruz. Bu sonuçlardan kimlerin faydalandığını gelir dağılımındaki eşitsizlikleri görerek anlamak için de ekonomist olmamız gerekmediği ortada.
Bugün ise birileri düğmeye bastı deniyor Hafize Gaye Erkan’la ilgili olarak. Başkan’ın eleştirildiği konu da zaten ekonomik politikalar değil. Şu aşama faiz kararları üzerinden kendisini yıpratmak Naci Ağbal örneğindeki gibi sonuçlanmaz çünkü Merkez Bankası faiz artırmaya yeni başlamadı. Yani yine çekilen bir operasyon varsa bu operasyon biraz geç anlaşılmış demektir. Dahası zaten Maliye Bakanı Mehmet Şimşek uzun uğraşlar sonunda göreve getirildiğinde ilk demeci rasyonel ekonomiye dönmek zorundayız olmuştu. Yani Hafize Gaye Erkan’ı faiz üzerinden eleştirmeye kalkarsanız o rasyonel irrasyonel değerlendirmesi Mehmet Şimşek üzerinden yeni bir tartışmaya evrilir.
Şuan ABD den yeni dönmüş orada ülke adına finans çevreleri ile görüşmüş ve yeni faiz kararını açıklamak üzere olan Merkez Başkanı Hafize Gaye Erkan’a karşı düğmeye basanlar acaba kimler olabilir diye düşünürken geldi bunlar aklıma. Bazı muhaliflerin de Gaye Erkan’ı hedef alırken bu tarihsel süreci bir daha düşünmesini öneririm. Hakkındaki iddiaların doğru olması durumunda o iddialar ile ilgili olarak bedel ödemesi elbette gerekir ama sonuçları bir kez daha ülkenin para politikasının değişmesi ve bir kez daha güven kaybı da olmamalı. İki konu şu aşamada birbirinden tamamen farklı. Gaye Erkan’ın iddialar üzerinden eleştirilmesinden önce bunların kamuoyuna hangi kaynaktan yansıdığını net olarak bilmek gerekiyor.
Elbette Gaye Erkan’ın ekonomimizi düzlüğe çıkaracak bir kahraman olduğunu söylemiyorum bu yazıda. Bu yazının ana fikri Sayın Maliye Bakanının “Rasyonel politikalar” vurgusunda ve yazının başındaki operasyon kelimesinde gizlidir. Süreçte buraya taşıyamadığımız daha bir sürü detay ve kahraman var. Zaten Türkiye’deki ekonomi politiğin son 4-5 yılını bir kez daha hatırlamaya çalıştığımızda her birini her bir vatandaş hatırlar.
Özetle şimdi yeniden soralım, o düğmeye basanlar kimler olabilir ve Gaye Erkan’a operasyon çekenler kimler olsa daha mantıklı olur sizce?