Muhalif Röportaj
SHP eski Genel Başkanı, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Murat Karayalçın ile 14 Mayıs seçimlerini ve Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turu öncesi CHP'nin olası stratejilerini konuştuk.
Muhalif: "Sonuçları nasıl değerlendiriyorsunuz?"
Karayalçın: "Bu beklediğimiz bir sonuç değildi, daha başarılı sonuçlar bekliyorduk. Ben kişisel olarak seçimlerin ikinci tura kalacağı görüşündeydim, ama ilk turdan sayın Kılıçdaroğlu'nun daha önde çıkacağını ön görüyordum. Bu beklentim gerçekleşmedi. Meclis aritmetiğinde de her iki ittifakın sandalye sayısının başabaş ya da çok yakın olacağı öngörüsünü yapmıştım. Yanısıra Yeşil Sol Parti'nin 70-80 bandında milletvekili çıkaracağını öngörüyordum. Bunlar da olmadı. Ama şimdi ikinci tur için çalışmaya başlamalıyız. Ben bütün CHP'lilerin dimdik bir şekilde Cumhurbaşkanı adayımızın yanında yer almaları gerektiğini düşünüyorum. Bugünkü kötü tabloyu yaratan koşulların devam etmemesi gerektiği yolundaki ortak amacımız hala çok güçlü. Bu yüzden bu aşamada birinci turda yaşananlara ya da aday listeleri gibi konularda herhangi bir tartışmaya girmenin katiyen doğru olmayacağını düşünüyorum. Gücümüzü yeniden ortak amacımız doğrultusunda bir araya getirmeliyiz. Hepimiz bu sürece katkı vermeliyiz, ben de Partimin vereceği görevler doğrultusunda her türlü katkıyı vereceğim. Bunu bütün CHP'lilerin de böyle değerlendireceği umudunu taşıyorum."
Muhalif: "Özellikle CHP tabanında İttifak stratejisiyle ilgili ciddi bir tartışma, tonu yüksek eleştiriler var"
Karayalçın: "Dediğim gibi bu konuları bu aşamada değerlendirmeyi doğru bulmuyorum. Şu anda bunların sırası değil. İki haftamız var, hızla neyi nasıl yapacağımızı ortaya koymamız, özellikle de seçmene yeterince ulaştıramadığımız, anlatamadığımız, ikna edemediğimiz noktalara yoğunlaşmamız gerekli."
Muhalif: "2 tur için nasıl bir yeni stratejiye ihtiyaç var sizce?"
Karayalçın: "Öncelikle artık anayasa değişikliği ile ilgili bir gündemin olmasını gerekli bulmuyorum. Zaten ortaya çıkan Meclis dağılımına bakıldığında bunun bir pratiği kalmadı. 2 hafta var, o nedenle mitingler yerine büyük projeleri ön plana çıkartmak gerekiyor. İlk turda açıkladığımız heyecan verici büyük projelerimiz vardı ama bunların yeterince tartışılması sağlanamadı. Mesela sayın Kılıçdaroğlu Samandağ'dan Mersin'e kadar uzanan bir koridorda uygulanacak bir proje ile İstanbul'dan bir kaç milyon kişinin buraya taşınacağını ifade etmişti. Benim çok önemli ve iddialı bulduğum bu proje ile ilgili detaylı bir açıklama olmadı. Mesela bunu öne çıkartmak lazım. Ekonomi bölgeleri önerisi çok önemliydi. O projenin de il ilçe mekan bağlantıları boyutlarıyla daha ayrıntılı bir biçimde halkın bilgisine sunulması gerektiği düşüncesindeyim. Özellikle ekonomi programımızı ve gelir ve istihdam artışı yaratacak projelerimizi daha yüksek sesle dile getirmeliyiz diye düşünüyorum. Dediğim gibi bunları seçim atmosferinde yeterince anlatamadık. İkinci olarak ekonomi yönetimiyle ilgili alınacak önlemleri ve beklenen sonuçlara ilişkin bir başka gündemi eklemeliyim. Bu da ayrıntılı olarak açıklanmalı. Üçüncü olarak devletin yönetimine ilişkin daha net, daha somut açıklamalara gerek olduğunu düşünüyorum. Bu konular üzerinde yoğunlaşan bir dönem geçirmenin daha uygun olacağı düşüncesindeyim."
Muhalif: "Bu strateji şu andaki tabloyu değiştirebilir mi?"
Karayalçın: "Bence hala yeterli zaman var. Daha kesin sonuçlar dahi açıklanmadı, o nedenle Şu aşamada ikinci turun sonuçlarına ilişkin bir öngörüde bulunmayı doğru bulmuyorum. Bu konuda CHP içinde nasıl bir değerlendirme yapılıyor, bu konuda da şu anda bir bilgi sahibi değilim. Ama bunları bir yana bırakarak, çok yoğun, çok ciddi ve dayanışma içinde bir çalışma içine girilmesi gerektiğini düşünüyorum."
Muhalif: "Bu dönemde Sinan Ogan ve Ata İttifakı seçmeni ön plana çıkacak. Bu anlamda nasıl bir strateji izlenmeli sizce?"
Karayalçın: "Ben birinci tur öncesinde de söylemiştim, hatta "1994 seçimlerinde yaşananları dikkate alarak, o dönemde adeta damdan düşmüş birisi kimliğimle söylüyorum," demiştim*. "Herkesin desteğini, katkısını alacak bir yaklaşım gerekir" demiştim. Bu noktada herkesle görüşmek, onların beklentilerini anlamak gerekiyor. Sadece sayın Oğan'la değil, sayın İnce ile ve katkıda bulunabilecek diğer kurum ve kişilerle de görüşülmeli."
*Murat Karayalçın 16 Nisan 2023'te serbestiyet.com sitesinden Gizem Sevinç Selvi'ye yaptığı açıklamada; “1989’da yerel seçimlerinde SHP Ankara’yı, İstanbul’u, İzmir’i, çok sayıda büyükşehir belediyesini kazanmıştı. Fakat sonra CHP açıldı 92’de. Ondan önce HEP açıldı. Sonra ÖDP açıldı. Yani CHP’liler, Kürtler ve sosyalistler, bizi 1989 yılında başarıya götürenler ayrıldılar ve ondan sonra bir başarısızlığın yaşanacağı çok açıktı. 94’te bu yaşandı. DSP, CHP, SHP aday çıkarttılar ve kaçınılmaz olarak seçim kaybedildi. 1999 yılında da böyle oldu. Daha sonraki yıllarda da bunu yaşadık. Ben bütün bunları yaşamış birisi olarak Muharrem Bey’in ayrı parti kurmasının da doğru olmadığını düşünüyordum. Hadi ayrı parti kuruldu, seçimlere ayrı gidilmesinin de doğru olmadığı düşüncesini taşıyordum,” şeklinde konuşmuştu.
