İstanbul
Parçalı bulutlu
11°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
38,4292 %0.2
43,8350 %-0.02
4.100,03 % -0,72
94.310,44 %0.043
Ara
Muhalif. MAGAZİN Öykü Serter'den Muharrem İnce'ye tepki: Sana verdiğim o lanet oy için kendimden özür diliyorum

Öykü Serter'den Muharrem İnce'ye tepki: Sana verdiğim o lanet oy için kendimden özür diliyorum

Kısmetse Olur - Aşkın Gücü programının sunuculuğunu yapan Öykü Serter, adaylık kararı ve son açıklamalarıyla gündemde olan Memleket Partisi Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'ye sosyal medyadan tepki gösterdi.

Okunma Süresi: 2 dk

Adaylık kararıyla, Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Erdoğan'ın işini kolaylaştırdığı iddiasıyla ünlü isimlerin tepkisini çeken Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’ye bir tepki de ünlü sunucu Öykü Serter’den geldi. Serter yaptığı paylaşımda, “Sana verdiğim o lanet oy için kendimden özür diliyorum." ifadelerini kullandı.

İnce, 100 bin imzayı toplandıktan sonra yaptığı ilk açıklamasında, kendisini desteklemeyen ünlü isimler için 'sözde sanatçılar' ifadesini kullanmıştı. İnce’nin bu açıklaması sonrası Fazıl Say, Genco Erkal, Şahan Gökbakar ve Gökhan Özoğuz gibi birçok isimden tepki gelmişti. Gelen tepkiler sonrası İnce geri adım atmış "Bütün sanatçılardan özür diliyorum” açıklamasında bulunmuştu.

İnce'nin özrü sosyal medyada gündem olurken; ünlü sunucu Öykü Serter'den de konuya ilişkin bir paylaşım geldi. İnce'yi etiketlediği paylaşımında Serter, “Sanatçı değilim insanım, İyi niyetliyim ama aptal değilim. Adaylığını desteklediğim zamanlar için kendimden özür diliyorum. O günlerde büyük bir inançla arkanda durduğum için yine kendimden özür diliyorum. Sana verdiğim o lanet oy için kendimden özür diliyorum" dedi.

Yorumlar
Aşağıdaki görselde işlemin sonucu kaçtır
Captcha Image
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
Muhalif. GÜNDEM İmamoğlu'ndan iş insanlarına, akademisyenlere, gazetecilere 'birlikte ses verelim' çağrısı!

İmamoğlu'ndan iş insanlarına, akademisyenlere, gazetecilere 'birlikte ses verelim' çağrısı!

İBB Başkanı ve CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu sosyal medya hesabından bir çağrıda bulundu. 'Herkese sesleniyorum' diyen İmamoğlu paylaşımında "Birlikte ses verelim ki bu çarpık düzen, bu talan, bu yağma bir an önce sona ersin. Ülke hepimizin, sorumluluk hepimizin" ifadelerini kullandı.

KAYNAK: HABER MERKEZİ
Okunma Süresi: 4 dk

CHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı ve İstanbul Büyükehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu, tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi'nden çağrı yaptı.

"Ülkemin İş İnsanlarına, Akademisyenlerine, Medya Mensuplarına, Bürokratlarına, Sanatçılarına, Sivil Toplum Erbabına, Demokratik ve Müreffeh Türkiye Sevdalılarına Sesleniyorum" notuyla paylaştığı çağrıda "Birlikte ses verelim ki bu çarpık düzen, bu talan, bu yağma bir an önce sona ersin. Ülke hepimizin, sorumluluk hepimizin" dedi.

İmamoğlu'nun X hesabından yapılan paylaşım şöyle:

"Ülkemin iş insanlarına, Akademisyenlerine, Medya Mensuplarına, Bürokratlarına, Sanatçılarına, Sivil Toplum Erbabına, Demokratik ve Müreffeh Türkiye Sevdalılarına Sesleniyorum

19 Mart darbesiyle ülkemizin içine düşürüldüğü halin hepinizi üzdüğünü, endişelendirdiğini, yorduğunu biliyorum. Memleketimizin zaten parlak olmayan ekonomisi artık daha kırılgan, uzun süredir güvensiz olan yatırım ortamı artık daha riskli. 2016'dan beridir susturulmaya çalışılan üniversitelerimiz, hapisle, ağır para cezalarıyla tehdit edilen medya dünyamız artık daha az özgür. Sarayın arka bahçesine çevirmek istediği bürokrasimiz daha çok gözetim altında. Sanat camiası ve sivil toplum dünyasından tam biat isteniyor.
Şundan eminim: 19 Mart darbesini savuşturmakta, bu iktidarı göndermekte geciktiğimiz her geçen gün daha kötüsü olacak. Dün sabah büyük bir üzüntüyle şahit olduğumuz gibi İBB bürokrasisinin, iktidarın tekerine çomak sokan isimleri, yakın çalışma arkadaşlarım, onların eşleri yine sabah karanlığında çocuklarının yanından, evlerinden alındılar. İstanbul daha dört gün önce depremle sarsılmışken, Türkiye'nin kalbi bu aziz şehri depreme hazırlamakla meşgul olması gereken hükümet İBB'yi çalışamaz hale getirmenin peşine düştü.

Sevgili Vatandaşlarım,

Bunlar iktidarda kaldıkça her şey daha kötü olacak. Ekonomi bugün dünden kırılgan. Yarın bugünden de kırılgan olacak. Yatırım ortamı iyileşmek bir tarafa, kimsenin serveti, dedesinden babasından devraldığı malı mülkü, kendi emeğiyle kurup büyüttüğü işi, şirketi hatta diploması güvende olmayacak. Üniversiteler, medya bugün dünden daha az özgür. Yarın bugünden daha az özgür olacak. iktidar aleyhine kimse konuşmasın, kimse yazmasın istenecek. Konuşmak, yazmak isteyenler ya hapsedilecek ya da hapis veya ceza korkusuyla susturulacak. Üniversiteler beton binalardan, gazeteler ve televizyonlar iktidara yakın duranlardan ibaret olacak. Bürokrasi yarın bugünden liyakatsiz olacak. Saraya daha fazla sadakat bürokraside tutunabilmenin tek ölçüsü olacak. Sanat ve sivil toplum dünyası etrafındaki kuşatma daha da büyüyecek. İtaat etmeyen rahat etmeyecek.

Aziz milletim,

Benim demokratik ve müreffeh Türkiye sevdalısı vatandaşlarım, Bu söylediklerimden ne kadar eminsem şundan da o kadar eminim: 19 Mart darbesini de bu karanlık günleri de savuşturacağız. Allah'ın izniyle bu iktidarı göndereceğiz. Ama tez, ama geç. En geç ilk seçimde... Milletin 19 Mart darbesine karşı ülkenin dört bir yanında verdiği tepki, vatandaşlarımın ülkelerinin, çocuklarının geleceğine sahip çıkmak için miting meydanlarını doldurması, 15,5 milyon seçmenin sandıklara koşarak cumhurbaşkanı adayına sahip çıkması, hepsi birden tek bir şeyi gösteriyor: Bu iktidardan kurtulmak artık sadece zaman meselesi. Ülkenin ekonomisini ve yatırım ortamını yeniden düzeltmek, memleketin üniversitelerini, medyasını ve sanat dünyasını özgürleştirmek, bürokrasisini iktidara değil devlete sadık kılmak artık sadece zaman meselesi.

Türkiye'nin bugün içine düşürüldüğü karanlıktan çıkmasını çabuklaştırmak isteyenler, İş İnsanları, Akademisyenler, Medya Mensupları, Bürokratlar, Sanatçılar, Sivil Toplum Erbabı,

Herkese sesleniyorum.

Hepimize iş düşüyor, sorumluluk hepimizin.

Gelin hep beraber bu işi daha çabuk kılalım.

Gelin bir an önce ülkenin ekonomisini rayına sokalım.

Gelin bir an önce herkesi malından, mülkünden emin kılalım.

Gelin bir an önce üniversitelerimizi, medyamızı özgürleştirelim.

Gelin bir an önce sanatı, sivil toplumu itaate zorlanmaktan kurtaralım.

Gelin bu güzel ülkenin müreffeh, özgür ve demokratik olması için birlikte çalışalım.

Gelin birlikte ses verelim.

Birlikte ses verelim ki sabahın kör karanlığında kimse polis baskınlarıyla çocuklarından ayrı düşürülmesin.

Birlikte ses verelim ki bütün devlet kurumları İstanbul'u depreme hazırlamakla meşgul olsun.

Birlikte ses verelim ki bu çarpık düzen, bu talan, bu yağma bir an önce sona ersin.

Ülke hepimizin, sorumluluk hepimizin."

Yorumlar
Aşağıdaki görselde işlemin sonucu kaçtır
Captcha Image
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *