Füsun Paşa

Füsun Paşa


Geçmişi bırak ve yeniden hayata başla

Geçmişi bırak ve yeniden hayata başla

Neden hala geçmişinde kalmak, yaptıkların ya da yapamadıklarınla ilgili kendinin yargıcı olmak, suçlu aramak, pişmanlık ve üzüntülerle, acı çekerek yaşamak  için çaba gösteriyorsun ki? Bırak her şeyi. Bugün senin yeniden doğuşun olsun.Şimdi yeniden hayata başla.

Birazdan üç paragraf okuyacaksın. Mümkünse bunu tüm kalbinle yüksek sesle oku. Kendi sesini duy. Okuduktan sonra gözlerini kapat. Kalbine odaklan.Ne düşünüyorsun, varlığının içinde ne oluyor bak.

'Bugüne kadar iyi ya da kötü, doğru ya da yanlış, hata ya da değil, ne yaşadıysam yaşadım, ne olduysa oldu, o kadar biliyordum o kadar yapabildim.  Çocuk azarlar gibi parmağım havada, kendimi yargılamayı, kendime kızmayı, keşke diyerek yaşamayı, korkularla kendimi durdurmayı, bekletmeyi, bekleyerek yaşamayı, geçmişle kavga etmeyi, mücadele etmeyi, savaşmayı, kurban,çaresiz, kurtarıcı tüm üstlendiğim rollerimi ve kendimi artık sabote etmeyi bırakıyorum.İnsanlar beni sevsin, beni kabul etsin diye kendimden , yapmak istediklerimden vazgeçmeyi, kendimi değersizleştirmeyi, bahaneler yaratmayı suçlu aramayı bırakıyorum.

Suçlu yok, yanlış yok, hata yok.  Bütün deneyimlerimi yaşarken o anki bilincim, gerçeğim sandığım neyse, ne hissettiysem, ne biliyorsam ne öğrendiysem  onu yaptım, o kadar yapabildim. Ben zaten yaptıklarımın ve yapamadıklarımın tüm bedellerini, yaşamak istediğim hayattan,hayallerimden kendimi uzak tutarak, kendimi yok ederek yok sayarak, iyi ve güzel olana, yeni olana direnç göstererek, kendimi mutsuz ederek ve kendimi  hayatın bir noktasında bir şekilde cezalandırarak hep ödedim. Her şey yaşandı ve bitti. Bunları tekrar tekrar yaşamaya ihtiyacım yok. ŞİMDİ  BİTTİ.

ARTIK ŞU AN İTİBARİYLE YAŞADIĞIM DENEYİMLERDEN ÖĞRENDİKLERİMİ, BANA İYİ GELEN HER ŞEYİ ALIYORUM, İSTEKLERİMİ HAYALLERİMİ GERÇEKLEŞTİRMEK İÇİN ŞİMDİ YENİ BİR BAŞLANGIÇLA YOLA ÇIKIYORUM. BU BENİM YENİDEN DOĞUŞUM. KENDİMİ MUTLU EDEREK YAŞAMAK İÇİN ŞİMDİ BENİM ZAMANIM BAŞLADI..BEN HAZIRIM'  ( buraya istediğiniz her şeyi ekleyebilirsiniz)

Bütün bunları okumak , kendi sesinden bunları duymak sana ne hissettirdi? Bir kaç defa daha istersen oku.  Sonra kendine ve yaşamına tekrar bak.

Sana bunları kimin söylemesini isterdin? Seni kim azat etmeli ?  Şu soruları da sor kendine.

Benim bilir kişim/ otoritem kim? Ben kime ve neye göre yaşıyorum? Kimin onayına,takdirine, aferin demesine ihtiyaç duyuyorum? ( Bu soruları cevapla ilk aklına kim / kimler geliyor)

Kendine farkındalıkla bakman, nasıl yaşadığını anlaman çok önemli .Ancak o zaman nerede değişime ihtiyaç duyduğunu anlayıp, o alanda değişimi daha kolay başlatabilirsin.

Önce ebeveyn onayına ihtiyaç duyan çocuk daha sonra öğretmen, arkadaş,patron, eş herkesten hatta daha sonra kendi çocuğundan bile onay, takdir, kabullenilme  arayışına geçiyor.

Çocuksun ebeveynlerinin onayı ve sevgisi için yaşıyorsun, yetişkin oluyorsun çocuğun oluyor, bu sefer çocuğunun onayı  ve sevgisi için yaşıyorsun. Bu yüzden çocuklara anne babalar hep soruyor. Beni seviyor musun? Neden sevmesin ki? Sana sevilmeyecek bir ebeveyn olduğunu düşündürten şey ne?

Çocukken hayırlı, söz dinleyen ve mükemmel bir evlat olmalısın, sonra da mükemmel bir ebeveyn olmalısın ki sevilebilir değerde ol gibi yaşanan hayatlar bunlar. Ne kadar yorucu farkında mısın?

Peki o zaman sen yaşadığın deneyimleri, seçtiğin işi, hatta eşini bile kendin için mi yoksa ailenin onaylayacağı şekilde mi seçen olursun? Seçimlerini kime ve neye göre yapıyorsun?

Diğer sorumda şu, hayatın içinde devamlı hatalı eksik yada suçlu hissetmenin ya da yanlışlar yaparak yaşamanın sebebi acaba başkalarına göre yaşadığın hayatlar olduğu için olabilir mi? Yani mutsuz evlilikler, sorunlu işler, borçlu yaşamlar , devamlı hasta olan bedenler gibi.

Kendini sabote etme şeklin böyle oluyor olabilir mi?  İstediğin ve sevdiğin bir şeyi yaparken de suçluluk duymayı sonrasında kendini cezalandırmayı buna dahil edebilirsin.

Bir örnek verelim, sonra sen her yönden hayatına bakarak kendini gözlemle.

Ailen mühendis olmanı istedi. Sen sanat yapmak istedin. Onlar HAYIR dediler. Elinde mesleğin olsun sanatı çok istiyorsan hobin olsun dediler. Onay ve takdir istediğin için onları mutlu edecek şeyi yaptın. Mühendissin  ama yaşam sevincin yok, yataktan zor kalkıyorsun, işinde devamlı sorunlar yaşıyorsun, şikayet ediyorsun. Belki iş bile bulamıyorsun, işsizsin. Bu belki de ailene,  kızgın ve öfkeli olan senin sesleniş tarzın. Sizin isteğiniz beni mutsuz etti demenin değişik bir yolu.

Aynı olayda, bu sefer sen onlara HAYIR, sanat yapacağım dedin ve yaptın diyelim.  Çocukluğundan beri onay arayışında olan sen, aile sevgisi için onların istediği gibi yaşayan sen, gün gelip kendini seçmiş gibi davranıp sanat yaptığında,  bir şekilde kendini sabote edebilirsin.Çünkü onlara karşı geldin. Mutsuz hatta kendini parasız bırakarak, onlardan para alarak kendini onlara muhtaç bırakabilirsin, belki kendini hasta bile edebilirsin ki sana baksınlar, seni sevsinler diye.

ASLINDA SEN KENDİ İSTEDİĞİNİ YAPMAK İÇİN , DAHA KARARLI VE NET DURARAK AİLENİ İKNA ETME YOLUNU SEÇEBİLİRSİN.  ONLARIN DESTEĞİNE, BİRLİKTE HEREKET ETMENİZE İHTİYACIN OLDUĞUNU, BUNU DENEMEK İSTEDİĞİNİ  SÖYLEYEBİLİRSİN.  İsteklerini gerçekleştirmek için yollar çok.

Şimdi kendine ve hayatına baktığında ne görüyorsun?

Ailenin beğenip onaylayacağı tarzda bir eş, patronun onaylayacağı bir proje, eşinin onayladığı arkadaşlar, eşinin istediği gibi süren bir yaşam tarzı, iş, kazanç vs ??? Nasıl yaşıyorsun? Kendine ne yapıyorsun?

Sen hayatın neresindesin? Kendin için yaşamayı ne zaman düşünüyorsun?

Önce sen kendini seçen, seven, kendini takdir eden, isteklerin için kendini onaylayan, kendini olduğu gibi değer vererek kabul eden, isteklerinin sorumluluğunu alan  olacaksın. Dışarıdan beklediğin her şeyi sen kendine vereceksin. Yapmak istediğin neyse denemeden bilemezsin. İsteklerin karşısında sevgi ve kabullenilmeyi pazarlık konusu yapamazsın. Her şartta sevilebilir değerde olduğunu kabullenmelisin.

Ailen, dostların, seni gerçek anlamda seven insanlar, sen mutlu ve keyifli olduğun müddetçe mutlu olur. Aile olmak, gerçek dostluk demek zaten sevgi ve kabullenilme demektir. Ne olursa olsun seni her zaman severler. Buna inanmayan sensin. Çocuğun varsa ya da çocuğun olsa o kendi istediği hayatı yaşadığı için sevmeyecek misin? Bunların hepsi sadece bir deneyim. Deneyimlerde iyi ya da kötü yoktur. Doğru ya da yanlış yoktur. Bunu bu şekilde anlamlandıran insan bilincidir.Her deneyimle farklı bakış açıları elde edersin, öğrenirsin, gelişirsin büyürsün. Sana iyi hissettiren, seni mutlu eden, keyif veren deneyimler ya da mutsuz eden ve enerjini düşüren deneyimler vardır. Hepsi bir seçimdir ve öğrenme yollarıdır. Bir sonrakinde ne istediğini daha iyi bilmeni sağlar.

*Diğer taraftan hayatın bir noktasında istediklerin için ret edildiysen, sana kızıldıysa, suçlanıp yargılandıysan, alay edildiysen, korku odaklı ve baskı altında kalarak yaşadıysan bunların hepsine sen izin verdin. Başkalarına gücünü verdin ve sonrasında bu duyguları yaşamamak için belki kendin için bir şey istemekten bile korktun. Çünkü istediğin şeylerin zaten olmayacağına inandırdın kendini ya da olduğunda zarar göreceğini.

Hatta istemek, dilek dilemek, hayal etmekle ilgili kendine yasak koymuş bile olabilirsin. Bunu da isteklerim olmaz zaten inancıyla özdeşleştirirsen sadece sözde dilek diler, hayal eder ama asla kendini hayallerinle ilgili harekete geçiren, eylem halinde olan olmazsın.

Artık sonlandır bunları. Bunların hepsi geçmişte kaldı. Farklı bakış açısıyla kendine bakıp,  harekete geçtiğinde isteklerin kolaylıkla gerçeğin olacak.

 Gücünü, enerjini  odağını vermen gereken bilinç 'Kendi isteklerine göre, hayallerin için yaşadığında da ailene ve topluma dahil olabilirsin' olmalı.

İSTE, HAREKETE GEÇ, YARAT, AL VE YAŞA. Beğenmedin mi?  İSTEDİĞİN AN, İSTEDİĞİN HER ŞEYİ BIRAKABİLİR, DEĞİŞTİREBİLİR, BAŞKA BİR YOLU SEÇEBİLİRSİN. HER ŞEYE İZİNLİSİN VE HAKKIN VAR.

SEVGİ, GÜÇ, DEĞER, GÜVEN SENSİN. KENDİNİN, YAPABİLECEKLERİNİN FARKINDA OL.

ÖYLE BİR HAYAT YAŞA Kİ HER ANI KUTLAMALARLA GEÇSİN. YÜZÜN GÜLSÜN VE IŞIK OL YAŞAMA. BAŞKA İNSANLARA VE HAYATLARA DA HERKESİN YAPABİLECEĞİNİ GÖSTEREN ÖRNEK OL.

TIPKI MUSTAFA KEMAL ATATÜRK ÖRNEĞİMİZ. KİMSENİN ONUN HAYALLERİNE ,İSTEKLERİNE ENGEL OLMASINA İZİN VERMEDİ.İSTEDİ, HAREKETE GEÇTİ, ALDI ve BAŞARDI.

SEN DE HER KENDİNİ SEÇTİĞİNDE, İSTEKLERİN İÇİN İLERLEDİĞİNDE, IŞIĞINLA AİLENDE, ÇEVRENDE ÜLKEMİZDE PARLAYACAKSIN.  HER İNSAN BUNU YAPTIĞINDA BU TÜM DÜNYAYA BU BİLİNÇ YAYILMAYA BAŞLAYACAK. İYİLİKLE,  SEVGİYLE  GÜZEL BAKAN İNSANLAR ÇOĞALACAK, BİRLEŞECEK. HEDEF BİRLİĞİNDE BULUŞACAK.DÜNYAMIZ ÇOK DAHA İYİ, KEYİFLİ VE MUTLU BİR DÜNYA OLACAK.

BUGÜN HER ANLAMDA KUTLAMA GÜNÜ. 3 BÜYÜK KUTLAMA VAR. O ZAMAN KUTLAMALAR BAŞLASIN.

SEN KENDİ GEÇMİŞİNDEN, EZBERLERİNDEN ÖZGÜRLEŞEREK,GEÇMİŞ BİLİNCİNE SEVGİ VE SAYGIYLA VEDA EDEREK, YENİDEN DOĞUYORSUN. ŞİMDİ BAŞLIYORSUN. BU KUTLANMALI. ALKIŞLANMALI.

BUGÜN ÇOK ÖNEMLİ VE ÖZEL BİR GÜN. 19 MAYIS MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ün doğum günü.

BUGÜN 19 MAYIS ATATÜRK' ü ANMA, GENÇLİK VE SPOR BAYRAMI.

 ATATÜRK TÜRK GENÇLİĞİNE GÜVENDİ. ŞİMDİ SIRA BİZDE. HER ZAMAN, İNANÇLA KOCAMAN BİR SEVGİYLE O'NUN İZİNDE, IŞIĞA DOĞRU YÜRÜYORUZ.

ATA'M DOĞUM GÜNÜN  VE  19 MAYIS BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN.

KOCAMAN SEVİNÇLE ,BÜYÜK KUTLAMALAR ZAMANI. FARKINDALIKLA, IŞIK VE SEVGİYLE KALIN.

telif

Makale Yorumları

  • Leyla 19-05-2022 15:11

    İnanılmaz bir yazı yine

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar