Mustafa Tiğrek

Mustafa Tiğrek


Marteniçkaya bakıp darağacı görmek…

Marteniçkaya bakıp darağacı görmek…

Önce Mücahit Birinci’nin mesajı gözüme ilişti. Mesajı ilk gördüğümde Birinci’nin endişesini anlayamamıştım.

Kılıçdaroğlu’nun seçim afişini şu mesajla paylaşıyordu: “Milletimizin sinir uçlarıyla oynamamanızı önemle tavsiye ediyoruz. Bu imalarınızın bedelini siyaseten ödeyeceksiniz.”.

Afiş, bir dala asılı bir marteniçka resmi üzerine “Sana söz” ifadesi ile Kılıçdaroğlu’nun imzasından ibaretti.

Ben afişi görünce beğenmiştim. Grafik tasarım olarak başarılı bulmuştum. Sade ve sıcak bir afişti. “Sana söz” yazısının arka planında baharın gelişini simgeleyen marteniçka vardı. Yani Kılıçdaroğlu’nun seçim sloganı olan “Sana söz yine baharlar gelecek” ifadesi, görsel olarak oluşturulmuştu.

Marteniçka, Balkan kültüründe yaygın bahar geleneklerinden biridir. Kırmızı ve beyaz ipler ile yapılan bileklikler mart ayı başında takılmaya başlanır. Baharın gelişi münasebetiyle akrabalara veya arkadaşlara sağlık ve güç dileğiyle hediye edilir.

Üzerinizde taşıdığınız marteniçkayı, gördüğünüz ilk çiçek açmış dala asıyorsunuz diye biliyordum. Ama leylek veya kırlangıç görünce asılıyormuş

20 Mart’ta “Birleşeceğiz ve kazanacağız. Ama kime karşı?” başlığıyla, mutfağından yaptığı video yayınında, Kılıçdaroğlu’nun bileğinde de vardı..

Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesaplarından çiçekli bir ağaç dalına asılmış ‘marteniçka’ fotoğrafı paylaşarak ‘Sana söz’ notunu düştü. Belli ki leyleği görmüştü.

Sonra da bu içeriği, seçim afişinde kullandı.

***

Ensonhaber bu afişi “Kemal Kılıçdaroğlu'nun sokaklara astırdığı pankarttaki darağacı ayrıntısı dikkat çekti” diye manşet yaptı.

Haberin görseline de “ALÇAKSINIZ! Kol kola yürüdüğünüz Fetullahçıların taktiği bunlar” ifadelerini ekleyerek… 

Çöp gibi dala, birbirine dolanmış dikiş ipliği gibi kırmızı ve beyaz ipte, darağacını görmüştü.

Mücahit Birinci’nin mesajında sözünü ettiği “ima” bu darağacı ayrıntısıydı.

Sonra Melih Gökçek'in mesajını görünce olayı tam kavradım. Gökçek daha anlaşılır anlatıyordu:

“KILIÇDAROĞLU TRABZON’DA DARAĞAÇ’LI AFİŞ KULLANDI…

MESAJ AÇIK…

GELECEĞİZ, YARGILAYACAĞIZ VE ASACAĞIZ…

KİM YARGILAYACAK?

AFFEDECEĞİ FETOCU HAKİMLER Mİ?

KİMLERİ YARGILAYACAKLAR?

BAŞTA ERDOĞAN VE AK PARTİLİLERİ Mİ?

BAHÇELİ VE MHP’LİLERİ MI?

PKK’LILARI ÖLDÜREN ASKER, JANDARMA, POLİS VE ÖZEL HAREKATÇILARI MI?

VE KAÇ SİYASETÇİ,

KAÇ ASKER, JANDARMA, POLİS VE ÖZEL HAREKATÇI ASACAKLAR…

KILIÇDAROĞLU FETO’NUN 15 TEMMUZDA YAPTIĞI GİBİ SUBLİMİNAL MESAJLARI BIRAK ERKEK GİBİ AÇIKTAN KONUŞ.,.”

(Kendin de diyorsun ya “Dar ağaçlı afiş” kullanmış diye. Daha ne kadar açık konuşsun. Bi de büyük harflerle, bağıra bağıra söylüyor. Anlamamak mümkün mü?)

***

Bak şimdi geldi aklıma… Hani Kılıçdaroğlu seccadeye basmak suretiyle kutsallarımıza kast etmişti ya… Hatta Hasan Kaçan şiir gibi mesaj yazmıştı. Gerçi sonra sildi ama olsun, şiir gibiydi… Hah işte o meselede asıl mesajı gözden kaçırmışız. Kılıçdaroğlu, sübliminal mesajın dibine vurmuş.

Seccadeye basmış, orası tamam. Ama ayağındaki ayakkabılar bağcıklı.

Ayakkabı, gitmeyi temsil eder. İpli olması da “iple gideceksiniz” mesajı olabilir. 

Seccadeye de o yüzden basmıştır. Biz “Seccadeye bastı, kutsalı haram kıldı” diye o fotoğrafları paylaştıkça, subliminal mesajının yayılmasına alet oluyormuşuz.

Yani Bekir Bozdağ; Kılıçdaroğlu’nu, seccadeye bastığı için değil, ipli ayakkabı giydiği için kınamalıymış. Erdoğan elinde seccadeyle değil, bir çift ipsiz ayakkabıyla kürsüye çıkmalıymış. Yani ben öyle düşünüyorum.

Marteniçkadaki darağacı ayrıntısını yakalayan Ensonhaber, bağcıklı ayakkabıdaki subliminal ayrıntıyı yakalayamamış.

Tabii Ensonhaber ayrıntıyı kaçırıp manşete taşıyamayınca, Mücahit Bilici ve Melih Gökçek’in radarından da kaçmış.

***

Daha önümüzde Hıdırellez var. Hıdırellezde vatandaşlar ev, araba, çocuk gibi dileklerini bir kâğıda çizerek gül ağacının dalına asıyorlar. 

Burada ağaç var, dal var, asmak var…. Fazladan bir de dileklerin çizildiği kâğıt var.

O kağıtlarda önceden adam asmaca oynanmadığını nereden bileceğiz?

Kılıçdaroğlu, hıdrellezde “Sana söz” deyip, gül dalına kâğıt assa, Ensonhaber görmezden mi gelecek. Mücahit Bilici veya Melih Gökçek kayıtsız mı kalacak?

Kılıçdaroğlu “Vallahi TOGG çizdim, kurada bana çıksın diye…” derse inanacak mıyız?

***

Marteniçkalara ne zaman rastlasam fotoğraflarını çekerim. Yeni yapraklanmış incecik dallarda; beyaz çiçeklerin arasında kırmızı beyaz marteniçkalar, bahar tadında cıvıl cıvıl bir kompozisyon oluşturur. 

Bir marteniçkaya bakıp darağacı görmek… nasıl bir ruh halinin eseridir.

telif

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar