Hayat içinde önlem amaçlı sağlık sigortası yaptırırsın, evini, eşyalarını, arabanı sigorta ettirirsin. Hayat sigortası, kaza sigortası, deprem sigortası, hatta kredi kartlarının çalınması durumuna karşı bile sigorta yaptırırsın. Bunlara ihtiyaç duyduğun bir gün geldiğinde dersin ki, iyi ki sigortam varmış.İyi ki önlem almışım. Umarım o gün o ihtiyaç duyma durumu hiç kimse için,hiç bir zaman gelmez ama yine de sigortan olduğu için hayat içinde kendini daha iyi hissedersin.
Sigorta yaptırırsın, önlem alırsın çünkü bilirsin ki her şeyin aslında bir ömrü, bir yıpranma payı vardır. Bunu uzatmak için, sahip olduğun malların gerekli bakımlarını zamanında yapmak,ömrünü uzatmak için uğraşır aslında her şeyi yaparsın. Peki ya sen? Kendin için, en dibe düşmeden, depresyona girmeden, hasta olmadan, işten atılmadan, ayrılık acısı yaşamadan aslında hayatınla ilgili bir şeyler kaybetmeden neden önlem almakta gecikirsin ya da bu durumlar için önlem almak hiç aklına bile gelmez.
BEDENİN, DUYGULARIN, DÜŞÜNCELERİN, DAVRANIŞLARIN, RUHUN İÇİN BU MUHTEŞEM ARMAĞANLARIN DEĞERİNE NE KADAR SAHİP ÇIKARAK YAŞIYORSUN? BUNLARI İYİ VE OLUMLU HİSSEDECEĞİN BİR ŞEKİLDE BESLİYOR MUSUN? KENDİNE, İÇ DÜNYANA ÖZEN GÖSTEREREK GEREKLİ BAKIMLARI YAPIYOR MUSUN? YOKSA BAZI KİŞİLERİN, YAŞADIĞIN DENEYİMLERİN, DUYGULARIN ASLINDA KENDİNİN KENDİNE ZARAR VERDİĞİNİ BİLMENE RAĞMEN, BİLDİĞİNİ OKUYARAK MI YAŞIYOR MUSUN? İNATLA AYNI ŞEKİLDE YAŞAMAYA DEVAM ETMEK GİBİ.
Bir çok insan diyor ki spor yapıyorum, alkol-sigara hatta zarar veren hiç bir şey içmiyorum, yediklerime dikkat ediyorum, sağlıklı besleniyorum. Bütün bunlar harika. Genellemeyeceğim ama birçok kişi bu şekilde yaşarken, hastalandıklarında peki sence, 'ben kendime çok iyi bakıyorum neden ben? Niye, bu nasıl oluyor?' diyerek acaba neyi sorguluyorlar ve işin içinden çıkamıyorlar.
Acaba sağlıklı beslenmek, uykuna dikkat etmek, spor yapmak sadece bütünün bir parçası olabilir mi?
Peki ya duyguların, düşüncelerin, hayatı yönetme ve yaşama şeklin nasıl? Bunlar sence önemsiz mi? İlişkilerin, iletişim ve etkileşim bilincin nasıl?
Ruhunu neyle besliyorsun?
SEN, bütünsel olarak kendine baktığında nasıl yaşıyorsun? Kendinde ne görüyorsun?
Kendinle olan ilişkinin, kendine nasıl davrandığının ne kadar farkındasın?
Sonuçta BEDENİN ve içinde kurulu olan şahane bir sistem, sana verilen doğuştan gelen büyük bir armağanın var. Acaba bunu para verip satın almadığın için mi değersizleştiriyorsun? Önemsiz davranıyorsun?
Hayatı yaşama, algılama şeklin, duyguların, düşünce şeklin, inançların, iletişim şeklin aslında kendini yaşama şeklin her şey bu sistemin içinde ve çok değerli. Onları yok sayarsan, gerekli özeni göstermezsen sana kendini bazen hastalık olarak hatırlatabilir.
İşte bu sistemin VARLIĞININ SİGORTASI DA SENSİN. SORUMLULUK SANA AİT.
Aşırı yüklenme olduğunda, evinin sigortası atar, çat sesini duyarsın ve bir anda kendini kapatır. Bunu kendini korumak için yapar.
Duygusal olarak sen de kendini iyi hissetmediğin zamanlarda, kendine özen göstermezsen, ihtiyacın olan değişimi yok sayarsan, kendini dinlendirmezsen, bedeninden gelen mesajları duymazsan, senin sigorta sisteminde aynı şekilde bir gün aşırı yüklenme nedeniyle kendini kapatabilir. Tıpkı, arabandan gelen sese kulak vermeyip, önemsemeyip bir gün yolda kaldığın gibi.
Ne yapılıyor da bedensel sisteminin sigortası kapanıyor?
Bu bir anda mı oluyor? Tabi ki hayır.
Sustuğun, görmezden geldiğin her şey, bir gün değişecek diye kendini bekletmelerin, içerlemelerin, kırgınlıkların, üzüntülerin, hayal kırıklıkların yavaş yavaş birikmeye başlıyor. Sonra o bir gün bardakta taşan son damla gibi boom diye şalter kapanıyor. BEDEN KENDİNİ KORUMAYA ALIYOR. İşte o zaman kendini görmeni, duymanı, kendine ne yaptığını anlamanı sağlayacak zorlu hayat hikayelerin başlıyor. Genelde bu durumlarda sağlık sorunları yaşanıyor ve kişinin kendi hayat sistemini yeniden yapılandırılması bekleniyor.
Sonuçta, hayatını yaşarken aslında ... gibi yaparak yaşarken, ihtiyacın olan değişimi yapabilecekken değişimi ret etmek
Kendini iyi hissederek yaşamak varken kendine geç kalmak
Başkalarına EVET diyebilmek için kendine HAYIR DEMEK
Sorunları sorun çıkaran insanlarla çözmek için inatlaşmak, kendi bakış açını, düşünce şeklini, davranışlarını değiştirmek yerine, hayatındaki kişileri iyi etmeye,değiştirmeye çalışmak
Sanki herkes iyi olmak istermiş gibi düşünerek onların iyi olması için, mutlu olması için çabalayıp durmak, devamlı kendinden vermek
Yardım istenmeden, talep edilmeden onlar adına karar vermek ve başkalarının ihtiyaçlarını karşılamak sonra da verdiğinin değersizleştirilmesine içerlemek, üzülmek. Kendini düşünmemek, yok saymak...
O kadar çok davranış şekli sayabiliriz ki burada sonuçta herkes kendi hayatına baktığında şunu görür. BEN DEĞİL BAŞKALARI ÖNEMLİ, ÖNCE AİLEM, ÖNCE ÇOCUKLARIM,İŞİM, ÖNCE ... diye diye yaşanır hayatlar. O önce diye başlayan hikayelerde insanları çok azı ÖNCE BEN, BENİM SAĞLIĞIM, BENİM DUYGU DURUMUM diyebilir. Sonuçta hayat biter, gerçekler pişmanlık olarak ortaya çıkar. Keşke diye başlayan hikayelere döner.
Başka neler sistemi kapatır?
Sorun çıkaran, devamlı şikayet eden, mutsuzluktan beslenen kişileri, olayları, üzüntüleri, acıyı,kederi bırakmayı ret etmek, devamlı vermek, almayı istemeyi bilmemek, iyi ve güzel bir şey verildiğinde gurur yapmak, borçlu hissetmek, korku, öfke, kızgınlık, endişe içinde yaşamak, başkalarını ama öncelikle kendini affetmemek, stres, gerginlik içinde yaşamak, istemediğin işte, ilişkide zorunluluk dahilinde mecburiyet olarak görüp kalmak, para için izin vermek, kendine iyi ve güzel bir hayat yaşatmayı hak olarak görmemek, oynanan kurban rolleri, acıların çocukları vs vs derken sizce sigortalar attığında beden kendini kapattığında acaba bir dönüp herkes kendine yaşamına nasıl ilişkiler yaşadığına ve yaşattığına mı bakmalı? Nelere izin verip vermediğini baştan gözden mi geçirmeli diyorum, ne dersiniz?
Sigorta yeniden yapılabilir, inen şalter kalkar, önemli olan bir daha o sigorta atmasın, o şalter inmesin hayatlar ışıldayarak yaşansın diye yeni bir sistem kurulsa şahane olmaz mı?
Toksik yaşanan bu hayatlar ,ilişkiler, toksik yaşanan iletişim şekilleri ne zaman son bulacak?
Ne zaman sizi üzen, rahatsız eden kişilere kendinizi tam olarak ifade etmeye başlayacaksınız?
SIRA NE ZAMAN SANA GELECEK?
SEN NE ZAMAN SINIRLARINI ÇİZECEKSİN?
SEN NE ZAMAN KENDİNE,HAYATINA DEĞER VEREREK, ÖZEN GÖSTEREREK YAŞAYACAKSIN?
SEN NE ZAMAN KENDİNİ MUTLU ETME HAKKINA SAHİP ÇIKARAK BUNUN SORUMLULUĞUNU ALACAK VE GEREĞİNİ YAPACAKSIN?
SEN NE ZAMAN BAŞKALARININ ONAYI OLMADAN KENDİNİ ONAYLAYARAK YAPMAK İSTEDİKLERİN İÇİN HAREKETE GEÇEREK KENDİNİ SEÇEREK YAŞAYACAKSIN?
SEN NE ZAMAN BENİ SEVSİNLER , BANA DEĞER VERSİNLER DİYE BEKLEMEYİ BIRAKIP, KENDİNİ SEVMEYE, KENDİNİ İYİ HİSSETTİRECEK ŞEKİLDE YAŞAMAYA BAŞLAYACAKSIN?
SEN NE ZAMAN KENDİ DEĞERİNE SAHİP ÇIKARAK YAŞAYANLARDAN OLACAKSIN?
SEN NE ZAMAN KENDİN İÇİN, HAYALLERİNİ GERÇEKLEŞTİRMEK İÇİN, BAŞKALARI NE DERSE DESİN BEN BUNU İSTİYORUM VE YAPACAĞIM DİYEREK YAŞAYACAKSIN?
Hayatına, kendine yaşam tarzına baktığında bu ve bunun gibi soruları kendine sorduğunda ne zaman bedel ödemeyi beklemeden, şalter inmeden kendini harekete geçireceksin?
Önümüzde 9 günlük şahane bir Bayram tatili var.
Kendine zaman ayırarak başla. Hayatını gözden geçir. Ezber haline gelen davranışlarına bak. Ne yaptığını ne yaşamak istediğinin kararlılığında ol. Bedenine iyi davran, özen göster, kutsal bir mabed gibi düşün varlığını. İçindeki hazineler çok değerli ve özel.
Yeni bir yaşam planı oluştur. Kişisel sınırlarını belirle. Ruhunu besle. Bütünsel bak kendine ve hayatına. İstemediğin ne varsa bırak özgürleş. Kendini özgürleştir her şeyden. İstemediğin hiç bir ortamda dahi olma. Kendini seçen ol. Kendine değer veren ol . Özen göster. Sahip çık kendine. Sen kendini koru kolla. Kimsenin enerjini düşürmesine, senin zamanından çalmasına, seni üzmesine izin verme artık.
Yeni yol arkadaşın olacak duygularını,düşünceleri, yeni davranış şekillerini seç. Yola çık. Kimseye hayır diyemiyorsan bir yerden başla. Eski alışkanlıklar peşinden gelmeye kalkarsa, ilk onlara Hayır! Dur! sizinle yeterince yol arkadaşlığı yaptık de ve bırak eski alışkanlık haline gelen, o ezberlenmiş şablonları. İhtiyacın yok onlara. Onlar iyi gelmiyor sana. Bırak tüm yüklerini, iyileştir kendini.
Yaşam seni nasıl görsün istiyorsan kendine artık o etiketleri yapıştır. Işıldayan, şanslı, sevgi dolu, çok değerli ve güven dolu vs. etiketler olsun üstünde. Buna göre de yaşa. Önce kendine dürüst ol.
Sonuçta güzel insan sen ve hayat birlikte çok eğlenerek yaşayabilirsiniz. Sen yeter ki kendine kendini mutlu etme, iyi hissetme iznini ver. Varlığının sigortasında şalterler hep yukarıda olsun. Önce kendinle sonra yaşamındaki her şeyle sevgi ve saygı dolu iletişim içinde kal ve kendine nazik, şefkatli ,anlayışlı ol.
Gülümse kendine ve hayata. Gülerek, eğlenerek, sevgiyi baş köşeye oturtarak her anlamda, her yönden iyi bak, iyi davran varlığındaki hazinene.
Ben sadece hatırlatma yaptım sana, umarım denersin.
Yeni yaşam planında sana keyifli yolculuklar.
Hepimize şahane bir Bayram tatili diliyorum. Kurban Bayramımız kutlu olsun.
Işık ve sevgiyle kalın.
Yorum Yazın