Hayvanlarında alkol tükettiği ortaya çıktı

Araştırmacılar, alkolün dünya genelindeki ekosistemlerde doğal olarak bulunduğunu belirtiyor. Şekerli meyve ve nektar üreten bitkilerin, yaklaşık 100 milyon yıl önce maya tarafından fermente edilebilecek kaynaklar sunmaya başlamasıyla birlikte etanol dünya çapında yaygın hale geldi. Olgunlaşmış meyvelerde alkol oranı yüzde 10’a kadar çıkabiliyor.

Exeter Üniversitesi’nden Anna Bowland, bazı hayvan türlerinin alkol içeren yiyeceklerle düzenli olarak beslenerek alkol tüketimine uyum sağladığını ortaya koydu. Örneğin, Güneydoğu Gine’deki vahşi şempanzelerin palmiyelerin alkollü özsuyunu aşırı miktarda tükettiği gözlemlendi. Ayrıca, Panama’daki Barro Colorado Adası’nda yaşayan örümcek maymunlarının etanol içeren “sarı mombin” meyvesine ilgi duyduğu keşfedildi.

Alkol tüketiminin hayvanlarda sarhoşluğa yol açıp açmadığı hâlâ tartışmalı. Ancak, Botsvana’da marula meyvesi ile sarhoş olan fillerden İsveç’te fermente elma tüketip başını ağaçlara sıkıştıran geyiğe kadar birçok sarhoş hayvan örneği mevcut. Öte yandan, kalem kuyruklu ağaç sivrisinekleri yüksek etanol tüketmelerine rağmen sarhoşluk belirtileri göstermedi.

Düzenli olarak fermente yiyeceklerle beslenen hayvanların alkolü hızlıca sindirdiği gözlemleniyor. Fakat etanole daha az maruz kalan bazı türler, aşırı olgunlaşmış meyveler tükettikten sonra kontrolsüz davranışlar sergileyebiliyor. Örneğin, Sedir ipekkuyrukları bu duruma örnek teşkil ediyor.

Alkolün hayvanlar üzerindeki etkileri özellikle böceklerde dikkat çekiyor. Araştırmalar, erkek meyve sineklerinin eş olarak reddedildiklerinde alkole yöneldiklerini gösteriyor. Ayrıca, bazı dişi böceklerin içki sonrasında eş seçme davranışlarının değiştiği belirtiliyor. Dr. Sophia Bouchebti, doğu eşek arılarının yüzde 80’e kadar etanol solüsyonu tüketebilen tek hayvan olabileceğini öne sürdü.

Central Florida Üniversitesi’nden Matthew Carrigan, vahşi hayvanların etanol içeren yiyecekleri bilinçli olarak tercih edip etmediğinin araştırılması gerektiğini ifade ediyor.