Batı Cumhuriyet Başsavcılığı, lise öğrencisi Hüseyin Ünal’ın katil zanlısı hakkında ”tasarlayarak çocuğa karşı kasten öldürme” suçundan 24 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırladı Maktulün aile avukatı Hilal Kurt: ”Katil zanlısı, Hüseyin’i defalarca bıçaklayarak katlederken uyuşturucu etkisi altındaydı. Uyuşturucunun hangi yaş gruplarına kadar düştüğünü düşünmek, görmek çok acı. Bunların hak ettiği cezaları alacağına eminiz”
ANKARA (AA) CEMİL MURAT BUDAK NERİMAN SENANUR TORUN Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara'nın Sincan ilçesinde sınıf arkadaşı olan lise öğrencisi Hüseyin Ünal'ı bıçaklayarak öldürdüğü öne sürülen Nurullah D. hakkında 24 yıla kadar hapis talebiyle iddianame düzenledi.
Başsavcılıkça hazırlanan iddianameye göre, 13 Şubat 2024'te Selçuklu Mahallesi İbni Sina Caddesindeki parkta lise öğrencileri Hüseyin Ünal ve arkadaşı Eray Nurullah D. arasında tartışma yaşandı.
Eray Nurullah D. yanında getirdiği bıçakla Ünal'ı kalbinden ve bacağından yaraladı. Hastaneye kaldırılan genç, burada yapılan müdahalede rağmen kurtarılamadı.
İddianamede ifadesine yer verilen şüpheli Eray Nurullah D, Ünal ile sınıf arkadaşı olduğunu, olay gününden bir gün önce okul çıkışında maktul ile "kız meselesi"nden ufak çaplı tartışmaları olduğunu ileri sürdü.
Ertesi gün Ünal'ın okula gelmediğini, sınıf arkadaşları Yakup B, Cihan Ö. ve Gökdeniz F'ye "Hüseyin nerede beni oraya götürün konuşacağım" dediğini aktaran Eray Nurullah D, arkadaşı Cihan Ö'ye maktulü arayıp, parka çağırmasını söylediğini daha sonra hep birlikte parka gittiklerini anlattı.
Eray Nurullah D, maktulün konuşmaları üzerine sinirlendiğini, bunun üzerine korkutmak amaçlı bacak kısmına doğru birkaç kez bıçağı savurduğunu, maktulün bağırması üzerine korkup kaçtığını iddia etti.
Pişman olduğunu söyleyen Eray Nurullah D, öldürme kastıyla hareket etmediğini ileri sürdü.
Tanık olarak ifade veren Buse E, ise Eray Nurullah D'nin sevgilisi olduğunu, olaydan bir gün önce sınıftan çıkarken Ünal'ın Eray'a bir şeyler söylediğini ancak tam olarak ne dediğini duymadığını ve olay günü evde bulunduğundan yaşananları görmediğini ifade etti.
Adli Tıp Kurumunca düzenlenen otopsi raporuna da yer verilen iddianamede, Ünal'ın ölümünün "kesici delici alt yaralanmasına bağlı büyük damar (femoral arter ve femoral ven) kesilmelerinden gelişen dış kanama ve buna bağlı gelişen komplikasyonlar olduğu" belirtildi.
İddianamede, şu tespitlere yer verildi:
"Yaşanan tartışmadan ötürü suça sürüklenen çocuk Eray Nurullah D. maktul Ünal ile hesaplaşma, karşılaşma isteği olduğu, şüphelinin başından beri sebatla maktul ile görüşme isteğinden geri dönmediği, maktulün olay günü okula gelmemesi nedeniyle okul çıkışında beklediği anlaşılmaktadır.
Maktulü görememesi nedeniyle diğer tanıkları da planını onlardan gizleyerek dahil ettiği, maktulü karar verdiği yere hile ile getirerek planını icra ettiği, maktulle konuşma bahanesiyle tartışma başlattığı sırada maktulü bıçaklamayı planladığı ve bıçak temin ettiği, kurduğu plana diğer ilgilileri dahil ederek amacına ulaştığı ve soğukkanlılıkla tamamladığı anlaşılmıştır. Şüpheli Eray Nurullah D'nin dosya kapsamındaki icra hareketleri kül halinde değerlendirildiğinde maktul Ünal'ı öldürmek için tasarlama suretiyle hareket ettiği belirlenmiştir."
İddianamede, fiili işlediği sırada 18 yaşını doldurmamış şüpheli Eray Nurullah D.'nin "tasarlayarak çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan 18 yıldan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.
Aile avukatı Hilal Kurt'un açıklamaları
Ailenin avukatı Hilal Kurt, maktul Hüseyin Ünal'ı arayarak olay yerine çağıranların farklı kişiler olduğunu söyledi.
Hüseyin'in olay yerine gelmesine sebebiyet verenlerin "bilgi sahibi" sıfatıyla ifade verdiğini anlatan Kurt, "Yani bu kişiler dosyada şüpheli sıfatına bile henüz geçirilmedi. Olay yerine ait kamera görüntülerini incelediğimizde katil zanlısı Eray'ın yanında Yakup'un olduğunu da görüyoruz. Yakup birebir olayın gerçekleşmesine iştirak eden kişidir." dedi.
Dosyada "bilgi sahibi" sıfatıyla adı geçen Buse E'nin de "Korkutmaya ve uyarmaya yönlendirdiği"nin açıkça belli olduğunu, "şüpheli" sıfatı taşımamasını hukuki olarak açıklamakta zorlandıklarını savundu.
Kurt, olaydan sonra kendilerine ulaşan bir tanığın Eray D'nin belinde bıçak olduğunu, olay anının öncesinde Yakup B'nin ve Buse E'nin de bu konuda bilgisi olduğunu iddia ettiğini fakat dosyada adı geçen şahısların aileleri tarafından tehdit edildiği için tanıklık yapmaktan vazgeçtiğini öne sürdü.
Avukat Kurt, şunları söyledi:
"Katil zanlısı, Hüseyin'i defalarca bıçaklayarak katlederken uyuşturucu etkisi altındaydı. Uyuşturucunun hangi yaş gruplarına kadar düştüğünü düşünmek, görmek çok acı. Bunların hak ettiği cezaları alacağına eminiz."
Kaynak: AA
Kaynak: AA
Yorum Yazın