TİP Genel Başkanı Erkan Baş, Yargıtay’ın, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında Anayasa Mahkemesi’nin ikinci kez verdiği "hak ihlali" kararına uymamasına dair "Yargıtay, cadılar dairesi, 'Ne 400 milletvekilini ne de bu ülkenin çoğunluğunu takarım' diyor. İlgili Anayasa maddesini yok sayarız. Bu ne demek biliyor musunuz? Başak bir Anaaysa maddesi diyor ki; 'Ceza sorumluluğu şahsidir' Bei hakim dese ki 'Ceza sorumluluğu şahsidir' ilkesini ben kabul etmiyorum. Şu kişi suç işledi ben bu kişinin bütün sülalesini cezalandırıyorum. Eğer Yargıtay'ın bu kararı hukuki bir değer taşıyorsa bu karar doğru. Beş Yargıtay hakimi çıkıp 'Cumhurbaşkanı olmak için 50+1'e gerek yok. Yüzde 30 oy da alsa Erdoğan cumhurbaşkanıdır' diyebilir mi? Diyemez. O yüzden bu kararın da hiçbir hukuki hükmü yok" dedi.
Yerel mahkemenin dosyayı gönderdiği Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) Can Atalay hakkındaki hak ihlali kararını görüştü. Daire 3 Ocak'ta açıkladığı kararda, “AYM'nin hak ihlali kararının hukuki değeri yok” diyerek, karara uyulmamasını kararlaştırıldı.
TİP Genel Başkanı Baş, Sözcü TV'ye konuk oldu ve Yargıtay'ın AYM kararlarını tanımamasını değerlendirdi.
Baş'ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şu şekilde:
"Anayasa beğenmesek de uymak zorunda olduğumuz bir temel metin. Şmibi durada bir daha altını çizelim. Anayasa Mahkemesi kararları Resmi Gazete'de hemen yayınlanır. Yasama, yürütme ve yargı makamlarını bağlar. Tartıştığımız konu bu bakın.
Yargıtay, cadılar dairesi, ne 400 milletvekilini ne de bu ülkenin çoğunluğunu takarım diyor. İlgili Anayasa maddesini yok sayarız. Bu ne demek biliyor musunuz? Başak bir Anaaysa maddesi diyor ki; 'Ceza sorumluluğu şahsidir' Bei hakim dese ki 'Ceza sorumluluğu şahsidir' ilkesini ben kabul etmiyorum. Şu kişi suç işledi ben bu kişinin bütün sülalesini cezalandırıyorum. Eğer Yargıtay'ın bu kararı hukuki bir değer taşıyorsa bu karar doğru. Beş Yargıtay hakimi çıkıp 'Cumhurbaşkanı olmak için 50+1'e gerek yok. Yüzde 30 oy da alsa Erdoğan cumhurbaşkanıdır' diyebilir mi? Diyemez. O yüzden bu kararın da hiçbir hukuki hükmü yok.
Hukuka aykırı işler normalleşsin istiyorlar. Bu normalleştiğinde hiçbir vatandaşın herhangi bir konuda özgürlüğü ve güvenliği yok."
"Geçici olarak devlet gücünün elinizde bulunması size istediğiniz her şeyi yapma hakkı vermez"
Gezi Direnişi'ni örnek gösteren Baş, "Bu ülkede Gezi'ye sahip çıkan milyonlarca insan olmaasaydı o ağaçların yerine herhangi bir yandaşın parasına para katan bir avm olacaktı. Gezi'de haksız hukuksuz olmasına rağmen halka karşı güç kullanan, şiddet uygulayanlar nerede? Oradaki emniyet güçleri, polisin müdürü, güvenlik şube müdürü, amirler nerede? Hepsi darbeci olduğu için cezaevinde. o yüzde uyarıyorum; geçici olarak devlet gücünün elinizde bulunması size istediğiniz her şeyi yapma hakkı vermez, vermemeli" dedi.
"Kocaman adalet sarayları yapmışlar; utanç verici"
TİP'in bundan sonraki yol haritasına ilişkin olarak Baş, şöyle konuştu:
"TİP dün bu karar geldiğinde sokağa davet edebilirdi. Yapmadık bunu çünkü bu mesele sadece TİP'in değil. Ana muhalefet partisi elbette ki bu durum karşısında bir tavır almak zorunda. bizim açımızdan mesele şu ki TİP tüm toplumsal güçlerle birlikte... Baroların sorumluluk alması lazım mesela. Hukukçu kimliği taşıyan herkesin mesleğine bir saldırıyla karşı karşıyayız. Güçlerimizi birleştirerek bir karşı duruş örgütleyeceğiz.z. Adalet terazisi bozulduktan sonra bizi birbirimize bağlayacak bir şey kalmaz. Bütçe sürecinde Adalet Bakanı'nın yaptığı konuşmayı bütün yurttaşların izlemesini öneririm. Siz Adalet Bakanısınız. Yargıda rüşvet tartışılıyor. Rüşveti alanlar değil, verenler tutuklanıyor. bakıyorsunuz yargıda bir zengin ve yoksul karşı karşıya geldiğinde biliyorsunuz; karar, zenginden yana çıkacak. İktidardan biri ve muhalif biri karşı karşıya geldiğinde biliyorsunuz ki karar, iktidardan yana olanın lehine çıkacak. Türkiye'de herkes şunu biliyor; tarikat, cemaatler yargı içinde örgütleniyor. Ülkenin Adalet Bakanı tarikatlara, cemaatlere teslim olmuş bir yapıda, zenginin istediği her kararın çıktığı, yoksulun sürekli olarak ezildiği bir tabloda ne anlattı biliyor musunuz? Kocaman adalet sarayları yapmışlar. Utanç verici bir şey."
Baş, Filistin konusunda iktidarın iki yüzlü davrandığını belirterek, "Filistin meselesine bakın. Anlatırken ben utanıyorum. Çıkıyorsun kürsüye 'İsrail şöyle, böyle' diyorsun. Senin oğlun İsrail'le ticaret yapıyor. İsrail ile ticaret hacmi genişliyor. Bu yandaş basına konu bile olmuyor" ifadelerini kullandı.
Yorum Yazın