ABD’nin önde gelen yayın organlarından The Washington Post’un sahibi olan Jeff Bezos, gazetesinin başkanlık yarışında herhangi bir adaya destek açıklamama kararının ardından ilk kez açıklamalarda bulundu. Bezos, tepkilere karşın gazetenin destek açıklamama kararını savundu, “Başkanlık destekleri seçimlerin kaderini değiştirmez” dedi.
Amazon’un milyarder kurucusu ve gazetenin sahibi Bezos, pazartesi akşamı gazetesinde yayımlanan yazısında, “Pennsylvania’daki hiçbir kararsız seçmen ’Gazete A’nın desteğine uyacağım’ demeyecek. Hiçbiri. Başkanlık desteklerinin gerçekte yaptığı şey bir önyargı algısı yaratmaktır. Bağımsız olmadıkları algısı. Bunları sona erdirmek ilkeli bir karardır ve doğru olanı da budur” ifadelerini kullandı.
Zamanlama hatasını kabul etti
Bezos, destek vermeme kararıyla ilişkin olarak “Keşke bu değişikliği daha önce, seçimden ve seçimle ilişkin duygulardan daha uzak bir zamanda yapsaydı. Bu yetersiz bir planlamaydı ve kasıtlı bir strateji değildi” dedi.
Açıklama, Post’un yayın kurulunun üç üyesinin Başkan Yardımcısı Kamala Harris’i desteklememe kararı üzerine istifa etmesinden ve binlerce okuyucunun gazeteye aboneliklerini iptal etmesinden saatler sonra geldi.
”Trump ile toplantı hakkında bilgim yok”
Post’un yayıncısı Will Lewis’in gazetenin herhangi bir adaya destek vermeme kararını açıklamasından sonraki saatlerde Trump, Bezos’un kurduğu uzay şirketi Blue Origin’in yöneticileriyle bir araya geldi. Bezos, köşe yazısında ”Trump’a yaranmak için destek vermediği iddialarını reddederek toplantı hakkında önceden bilgisi olmadığını” söyledi.
Bezos, Trump ile Blue Origin CEO’su Dave Limp arasındaki görüşmeyi öğrendiğinde “içini çektiğini” söyleyerek “Çünkü bunun, bunu ilkeli bir karardan başka bir şey olarak göstermek isteyenlere cephane sağlayacağını biliyordum. Ancak gerçek şu ki, toplantıdan önceden haberim yoktu” dedi.
Toplantı ile Post’un kararı arasında “hiçbir bağlantı” olmadığını vurgulayan Limp de aksi yöndeki spekülasyonları “yanlış” olarak nitelendirmişti.
Bezos, “Şunu da açıkça belirtmek isterim ki burada herhangi bir karşılık söz konusu değildir. Bu kararla ilişkin olarak ne kampanyaya ne de adaya herhangi bir düzeyde veya herhangi bir şekilde danışılmamış veya bilgi verilmemiştir. Bu karar tamamen şirket içinde alınmıştır” diye yazdı.
Bezos ayrıca yayını satın aldığından beri geçen 11 yıl içinde Washington Post’un işlerine müdahale etmediğini savundu.
Ne olmuştu?
ABD’nin en etkili yayın organlarından biri olan The Washington Post, 5 Kasım’daki seçimlerde herhangi bir adaya yönelik destek açıklamama kararı almıştı. Gazeteden yapılan açıklamada, ”Ne bu seçimde ne de gelecekteki herhangi bir başkanlık seçiminde herhangi bir başkan adayını desteklemeyeceğiz” denilmiş ve ”Köklerimize geri dönüyoruz” ifadeleri kullanılmıştı.
Bezos’un açıklama yazısı, Watergate raporlama efsaneleri Carl Bernstein ve Bob Woodward’ın kamuoyu önündeki eleştirileri ve yaklaşık iki düzine Post köşe yazarının imzaladığı açık bir bildiri de dahil olmak üzere, gazetesinin içinde günlerce süren tepki ve kargaşanın ardından geldi. Köşe yazarları “Washington Post’un başkanlık kampanyasında destek vermeme kararı korkunç bir hatadır. Bu, sevdiğimiz gazetenin temel editoryal inançlarının terk edilmesi anlamına gelmektedir” diye yazdı.
Post’un üst düzey çalışanları da durumun ele alınış biçiminden duydukları rahatsızlığı kamuoyu önünde dile getirmişti.
Aralarında Post’un eski genel yayın yönetmeni Marty Baron’un da bulunduğu eleştirmenler bu kararı, Kasım ayında Beyaz Saray’daki koltuğa yeniden oturması halinde eski Başkan Donald Trump’ı yatıştırmaya yönelik açık bir girişim olarak “korkakça” ve “ödlekçe” olarak nitelendirmişti.
2024 Pulitzer Editörlük Ödülü’ne layık görülen David Hoffman, pazartesi günü CNN’e verdiği röportajda Trump’ın ülke için oluşturduğu tehdit konusunda sessiz kalmak istemediğini söyleyerek yayın kurulu görevinden istifa etmişti.
Yorum Yazın