Emekli Büyükelçi Tugay Uluçevik sokak köpeğiyle yaşadığı bir anısını paylaştı...
Paylaştığım bu fotoğrafta bana elini uzatmış olan bir sokak köpeğidir.
Ankara'da ve Bodrum'da sokaklarda dolaşarak sokak kedi ve köpeklerini besleyebildiğim yıllarda Ankara Çankaya'daki Botanik Parkı'nda 8-10 köpeğin yaşadığını gördüm. Hepsi de iri yapılı köpeklerdi.
Her birine mama verdim. Dinlenmek için bir banka oturdum. Biraz sonra fotoğraftaki koca siyah köpek karşıma geldi oturdu ve gözlerini bana dikip bakmaya başladı.
Kış günü karla kaplı Park'ta görünürde başka kimse yoktu.
"Endişelenmedim" desem doğru söylememiş olurum. Çünkü etrafımda huyunu suyunu bilmediğim 8-10 köpek vardı.
Birkaç dakika sonra hayrete düşüren ama rahatlatan, hislerimde mahcup duruma düşüren bir durum yaşadım.
Karşımda durup arka ayaklarının üzerine çöken ve bana dik dik bakmaya başlayan koca siyah köpek birden bire bana sağ elini uzattı. Önce ne yapacağımı şaşırdım. Sonra hemen elimdeki eldiveni çıkartıp uzatılan yumuşak ama buz gibi olmuş eli elimin içine aldım. Bir süre öyle kaldık. Sonra köpek benim elimi yaladı ve geri çekildi.
Evet bu güzel siyah köpek kendisini ve arkadaşlarını beslediğim için teşekkür etmişti. O gün onunla ve arkadaşlarıyla başlayan dostluğumuz, tokalaşmalarımız 4-5 yıl sürdü. Sonra bir gün onları Park'ta göremedim. Ve bir daha da hiç görmedim...
Onlar kaderin hazin bir cilvesi olarak sokak hayvanı olmuşlardı, ama dostluk, sadakat ve vefa nedir, minnet duygusu nasıl ifade edilir biliyorlardı. İnsana insanlık dersi veriyorlardı!
Aşağıdaki fotoğraf ilk karşılaşmamızdan sonraki buluşmalarımızın birinde, adını dişi olduğu için "Elmas" koyduğum bu güzel köpeğin elini uzatarak bana "hoş geldin" deyişini göstermektedir.
(Fotoğrafı rahmetli eşim çekmişti. Ruhu şad olsun!)
Yorum Yazın