Mustafa Tiğrek

Mustafa Tiğrek


Abdülhamid’in 48 yıllık markası: Hamidiye Su

Abdülhamid’in 48 yıllık markası: Hamidiye Su

Kaç gündür medyada yan yana iki su şişesi ilişiyor gözüme. Biri, bildiğimiz Hamidiye su şişesi. Diğeri de Hamidiye su şişesi ama üzerinde HMD yazıyor.

Haber şöyle: “CHP’li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, adını 2. Abdülhamid’den alan belediye iştiraki ‘Hamidiye Su’ markasını ‘HMD’ olarak değiştirdi. Üzerinde ‘Hamidiye’ yerini ‘HMD’ yazılı şişelerin bulunduğu sular piyasaya sürüldü. 125 yıllık markanın değiştirilmesine sert tepkiler geldi.”

Kıyametin kopması bundan.

İBB, belediye şirketi Hamidiye Su'nun isminin "HMD" olarak değiştirilmediği,  "HMD" isimli ikinci bir su markasının piyasaya sunulduğunu açıkladı.

Tabii meseleyi “2. Abdülhamid hazımsızlığı” diye adlandırırsanız, “Ecdada ve değerlerine kin ve düşmanlık” diye değerlendirirseniz, “Osmanlı düşmanı CHP zihniyeti” dersenizkıyamet, normal.

Esenler Belediye Başkanı İBB AK Parti Grup Başkanvekili Tevfik Göksu, “4 yılda İstanbul’a “bir bardak” yeni içme suyu kaynağı kazandıramayan İBB Başkanı bu konudaki vizyonsuzluğunu, beceriksizliğini ve çaresizliğini tarihi “Hamidiye Suyu” ismini değiştirerek kapatmaya çalışmış.” dedi.

Vizyonsuzluğunu, Hamidiye Su’nun adını değiştirerek kapatmaya çalışıyorsa, İmamoğlu hakikaten vizyonsuzmuş. Böyleyse eğer, Göksu haklı.

İstanbul’un bir başka ilçe belediye başkanı “Hamidiye Kaynak Suları, sadece bir marka değil, Sultan II. Abdülhamid Han’ın İstanbul'a içme suyu sağlamak için kurduğu tarihi bir değerdir. Adını “HMD” yapmak da bir marka değişikliği değil, tarihe çok ileri derece bir hürmetsizliktir. Bu kadarı sizin için bile fazla, yapmayın!” dedi.

“Seccadeye basma vakası”nda kimse “Bu kadarı sizin için bile fazla, yapmayın!” deme ihtiyacı hissetmemişti. Demek ki “HMD Vakası” seccadeye basmaktan daha fena.

Sultan II. Abdülhamid Han'ın 4.Kuşak Torunlarından biri "HAMİDİYE" sularının ismi "HMD" olarak İBB tarafından değiştirilmiştir. Bu yapılan ecdadımızın aziz hatırasına saygısızlıktır.” diyor.

“Dedem Sultan 2.Abdülhamid Han'ı İngiliz sevmez, Alman sevmez, Fransız sevmez, Rus sevmez, Papa sevmez, Yahudi sevmez..!!Bunları anladıkta, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu neden sevmez onu anlamadık.” diye devam ediyor.

Yani Alman, Fransız, Rus, Papa, Yahudi… fırsatını bulsa, İmamoğlu’ndan önce onlar Hamidiye Suyu’nun ismini HMD yapacak.

Konuya müdahil olanlar elbette bu kadar değil. Daha yığınla gazeteci, siyasetçi, vatandaş vs. var. Adeta minik bir kıyamet.

Halbuki Ekrem İmamoğlu’nun 2019’da seçimi kazanmasının ardından bakanlıklar, kamu kuruluşları ve AK Partili belediyeler, Hamidiye Su alımını sonlandırmıştı. Yani boykot edilen, Abdülhamid’di. Bu uygulamaya o zaman ses etmeyenler, Abdülhamid’i boykota ortak olmuşlardı.

***
Aslında Hamidiye Su’nun isminin falan değiştiği yok. HMD diye ikinci bir marka söz konusu.

THY’nın bile AnadoluJet diye ikinci bir markası var. Hamidiye Su’nun HMD’si niye olmasın ki?

Ayrıca İSKİ bir marka değildir. Veya İtfaiye, Emniyet Karayolları, DSİ, vs… Bütün bunlar kamu kuruluşlarıdır. Kamu hizmeti verirler. Abdülhamit’in Hamidiye Suyu da öyledir.

Hamidiye Suyunun marka olması Abdülhamit’le değil, 1974 yılında İstanbul’un CHP’li Belediyesi tarafından şişelenip satılmasıyla söz konusu olabilir. Hamidiye Su, 1902’den değil, 1974’den buyana yani 48 yıllık bir markadır.

İmamoğlu markaya fena bir şey yapıyorsa, 121 yıllık Abdülhamid’in markasına değil, 48 yıllık CHP’li belediyenin markasına yapıyor olmalı.

***
Burada tuhaf bir durum var. Aslında itirazlar; şimdi şişenin üzerine HMD yazılırken değil, ilk ne zaman yazıldıysa… şişenin üzerine “Hamidiye” yazıldığı zaman yapılmalıydı.

Abdülhamid sadece padişah değil, halifedir aynı zamanda.

Etimolojik olarak "halife" kelimesi, half (arka) kelimesinden türetilen ve "ardından gelen, makamını işgal eden, yerine geçen veya temsil eden" anlamlarında kullanılan bir kelimedir. Allah’ın elçisinin temsilcisidir yani.

Tek kullanımlık plastik su şişesinin üzerinde, Halife Abdülhamid’e ithafen Hamidiye yazacak… İçtikten sonra yerlere, çöplere atacağız.

Belki de boş şişeyi; üzerindeki etiketi sökmeden, suyla doldurup tuvalette kullanacağız… Yolda yürürken rastladığımız plastik şişenin üzerinde “Erikli” mi yazıyor “Hamidiye” mi yazıyor diye bakmadan, tekme atacağız. Olur mu?

Bir internet sitesinde “Muhammed ismi koymak mekruh mu?” sorusuna verilen cevap çok yerindedir: “Mekruh değil. Koyduktan sonra hürmet lazımdır.”

Su şişesine; boşaldıktan sonra hürmeti esirgemeyeceksek, Hamidiye yazmasında bir sakıncası yoktur. Yani içtikten sonra; yerlere, çöplere atmayıp; yüksekçe bir yere, hürmetle bırakmak gerekir.

Aynı site “Peygamber Efendimize saygıda kusur olmasın diye Ecdadımız, Muhammed ismini “Mehmed” şeklinde kullanmıştır.” diyor.

Amerika’yı yeniden keşfetmenin gereği yok. Şişenin üzerine “Hamidiye” yerine “HMD” yazmak, ecdadın bulduğu çözümdür.

Dünya Kupası için hazırlanan ve üzerinde pek çok ülkenin bayrağı bulunan futbol topları, Suudi Arabistan bayrağının taşıdığı Kelime-i Tevhid yüzünden gösterilen tepki üzerine piyasadan geri çekilmişti.

“Kur'an-ı Kerim harflerini çoraba yazdılar! Vatandaşlar A101'e isyan etti” haberi henüz yeni.

Yani İmamoğlu’nun HMD diye yeni bir marka piyasaya sürmesi yetmez. Hamidiye’leri de piyasadan çekmesi gerekir.

telif

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar