Financial Times gazetesini hepiniz biliyorsunuz. Dünyanın finansal ve ekonomik gelişmelerinin nabzını tutup anında bize haber veren global yayın organı. Bir kaç gün önce Financial Times’da bir söyleşi yayımlandı. Kimle mi? AKP iktidarının Enerji Bakanı Alparslan Bayraktar’la. Sıkı durun. Bayraktar diyor ki:” Biz Türkiye olarak Exxon Mobil şirketiyle doğal gaz alımı anlaşması yapma müzakereleri yürütüyoruz.” Exxon Mobil şirketi kim? ABD’nin kaya gazı (shale gas) üretiminde bir numara haline gelen enerji şirketi. Exxon Mobil, kaya gazı sektörünün öncüsü Pioneer Natural Resources’ı geçen yıl 59.5 milyar dolara satın almıştı.
Yıllardır, enerji ihtiyacının büyük bölümünü Rusya’dan sağlayan, hatta ilk nükleer santralı olan Akkuyu’yu işletmesiyle birlikte Ruslar’a teslim eden Ankara nasıl bir U dönüşü yapıyor? Amaç satın aldığı enerjinin tedarik menşeini çeşitlendirmek mi, yoksa Rusya’ya olan doğal gaz ve petrol bağımlılığından kurtulmak mı? Bakalım Alparslan Bayraktar Financial Times gazetesine neler söylemiş?
Financial Times’ın haberi şöyle: “Bayraktar, Türkiye’nin enerjideki bağımsızlığını arttırmak için çeşitli adımlar attığını söyledi. Türkiye’nin doğal gaz ihtiyacının neredeyse tamamını ithal ettiğine dikkat çeken Bayraktar, tek bir tedarikçiye bağımlı kalmadan (yani Rusya) yeni bir tedarik portföyü oluşturmayı hedeflediklerini anlattı. Bayraktar şöyle dedi:’Bu kapsamda Exxon Mobil ‘le uzun vadeli bir anlaşma için görüşüyoruz. Anlaşmayla Türkiye yılda 2.5 milyon ton LNG ( sıvılaştırılmış doğal gaz) satın alacaktır. Bunun bugünkü maliyeti yaklaşık 1.1 milyar dolardır. Exxon Mobil’le görüşmelerin tamamlanması halinde anlaşma 10 yıl süreyle yürürlükte olacaktır.
“‘Tedarik güvenliği için bir yerden gaz almamız gerekiyor. Bu Rusya olabilir, Azerbaycan olabilir, İran olabilir veya LNG seçenekleri olabilir. Rekabetçi bir noktadan değerlendirmemiz gerekiyor. ‘ Bayraktar ayrıca Türkiye’nin ilk nükleer santralı Akkuyu’nun yapımında Rusya’yla işbirliği halinde olduklarını da anımsatarak, Sinop’ta benzer bir nükleer santral projesine Rusya’nın yanı sıra Güney Kore’nin de ciddi ilgi gösterdiğini söyledi.
“Türkiye’nin en büyük doğal gaz tedarikçisi Rusya. Geçen yıl Türkiye’nin tüketiminin yüzde 40’ından fazlası Rusya’dan alınan gazla karşılandı. Bayraktar, Türkiye’nin Rusya’yla ilişkilerini de savunarak, bu ülkeyle yapılan rekabetçi enerji anlaşmaları sayesinde Türkiye’nin Ukrayna savaşının patlak vermesiyle birlikte Avrupa ülkelerini saran enerji krizinden etkilenmediğini ileri sürdü.”
Bayraktar’ın açıklamaları olumlu. Enerjide yüzde 40’ın üstünde Rusya’ya bağımlıysanız tam sakalı ele vermişsiniz demektir. Sonunda galiba yavaş yavaş sağ duyu ön plana çıkıyor ve Rusya gibi, hegemonyacı bir gücün kucağına oturmaya ramak kala kendimize gelmeye çalışıyoruz. Yalnız bir noktayı daha akıldan çıkarmadan… Her başınız sıkıştığında ülkenin çeşitli yerlerinde doğal gaz ve petrol bulduğunuz balonunu üfürmekten de vaz geçin. Bunlara milletin karnı tok. Madem yerli enerji kaynakları buluyorsunuz o zaman benzine ve doğal gaza zam üstüne zam yapmak ne demek?
Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, benzine zam üstüne zam yapıldıktan sonra söylediği şu sözleri hala unutmadık: “Tayyip Erdoğan diyor ki bana, o dağlarda sekeceksin. O dağdan o dağa, o dağdan o dağa. Benim evlatlarım yalnız kalmayacak. Gabar Dağı’nda petrol çıkıyor. Şimdi ABD, Avrupa çıldırmaz mı? Daha yeni başladı. Nasıl bir petrol olduğunu da söyleyeyim. Benzeri Suudi Arabistan’da var. Çıktığı an traktörü çalıştırabilecek kabiliyeti var. Gravitesi çok yüksek.”
Tanıdıklarım traktörü Gabar Dağı’ndaki petrol musluğuna dayadılar ama traktör çalışmadı. Ne iş?
Yorum Yazın